İlköğretim okulları ve liselerde 2007-2008 eğitim ve öğretim yılının 1. dönemi tamamlanırken, 702 okulda yaklaşık 160 bin öğrenciye karne verildi. Karne dağıtım töreni 91 Bin Dev Öğrenci Okulu'nda yapıldı. Okullar 2 haftalık sömestr tatiline girdi.
91 Bin Dev Öğrenci İlköğretim Okulu'na gelen Vali Halil İbrahim Daşöz, Belediye Başkanı Cemal Akın ve Milli Eğitim Müdürü Mehmet Bulut, öğrencilere karne dağıttı. Burada bir konuşma yapan Daşöz, "Bu çocukları geleceğe iyi hazırlamalıyız. Çünkü ülkemizde en büyük sorunlardan biri de eğitimdir" dedi.
"Anlamlı bir okulda karne dağıtıyoruz. Bildiğiniz gibi bu okul öğrencilerin öncülüğünde yapıldı" diyen Vali Daşöz, çocukları geleceğe hazırlamak bakımından eğitimin önemini anlattı.
Belediye Başkanı Cemal Akın ise, "Çocuklar geleceğimizdir. Bunlar Türkiye'nin geleceğini imar edecekler. Bu nedenle iyi eğitmemiz gerekiyor. Bu karneler bir nevi de anne ve babaların karnesidir. Aileler, çocuklarını iyi yetiştirip, vatana ve millete iyi birer evlat olarak yetiştirmelidirler" diye konuştu.
Malatya'da 2007-2008 eğitim öğretim yılının ilk yarısında, 702 okulda 160 bin öğrencinin karne aldığı ve 8 bin 500 öğretmenin görev yaptığı kaydedildi.
Okullarda ikinci dönem 11 Şubat Pazartesi günü başlayacak.
MÜDÜRÜN UYARILARI
bU ARADA Malatya Milli Eğitim Müdürü Mehmet Bulut, "Karnenin okul başarısının göstergesi olduğunu belirterek, "Önemli olan hayat başarısıdır" dedi.
"Çocuğun zayıf yanlarının ön plana çıkarılması çocukta değersizlik duygusunun oluşmasına yol açar. Oysa karne çocuğun kapasitesini tümüyle yansıtan bir değerlendirme aracı değildir. Karnenin okul başarı durumunun göstergesi olduğu, önemli olanın ise "hayat başarısı" olduğu unutulmamalıdır" diyen Milli Eğitim Müdürü Mehmet Bulut, daha sonra şöyle konuştu:
"Anne babanın çocuğa yaklaşım tarzı başarısını önemli ölçüde etkilemektedir. Aile içi ilişkilerin dengeli ve düzenli olması, çocuk için iyi bir model oluşturmaları, disiplin anlayışları çocuğun başarısını olumlu yönde etkiler. Güven verici, destekleyici, sevgi ve hoşgörü anlayışının hakim olduğu aile ortamında çocuğun sorumluluk duygusu, kendine güveni gelişir. Çocuk, ailesinin kendisine olan güveninin, sevgisinin farkındadır, sorumluluklarını bilir, kendini her ortamda ifade edebilir. Böyle bir ortamda yetişen çocuk başarılı olur. Kötü karne getiren çocuk, aşırı baskıdan korktuğu için kaygı yaşar, kendisini değersiz ve başarısız hisseder. İlköğretim ve orta öğretimde okuyan öğrenciler ergenlik çağının getirdiği bazı duygusal ve fiziksel değişimler yaşamaktadır. Dolayısı ile bu dönemde derslerinde geçici bir düşüş yaşanması normal karşılanmalıdır. Öğrencinin okul başarısızlığı çok iyi tahlil edilmeli, karne kötü olsa bile yaklaşım doğru olmalıdır. Hiçbir anne-baba şunu unutmamalıdır ki kötü karne düzeltilebilir fakat çocuğun kişiliğine verilen zarar telafi edilemeyebilir."
Çocuğun karnesi nasıl olursa olsun mutlaka olumlu yaklaşım içinde olunması gerektiğini belirten Bulut, aşırı övgü ve hediyelerden kaçınılması gerektiğini, başarısızlıklara ise birlikte çözüm yolları aramanın önemli olduğunu ifade etti.
Öğrencilere de tavsiyelerde bulunan Bulut, "Sevgili öğrenciler; tatilde dinleniniz, seyahat ediniz.Mutlaka kitap okuyunuz ve spor yapınız. Tatilinizin iyi geçmesi dileği ile sizleri, size emek veren öğretmenlerinizi, anne ve babalarınızı kutluyorum" dedi.
