SON DAKİKA
SON DEPREMLER

2 Milyar Dolarlık Servete Ulaştı

0
Güncellendi - 2015-12-27 13:46:30
2 Milyar Dolarlık Servete Ulaştı
A- A+ PAYLAŞ
 
Malatyalı işadamı Erman Ilıcak'la ilgili bir röportaj Milliyet'te "Rusya’ya attığı ‘üçlük’ 2 milyar dolarlık servete dönüştü" başlığıyla yayınlandı.
 
Songül Hatısaru'nun imzasıyla yayınlanan röportaj şöyle:
 
"Kimi insanlar bir ömre birkaç hayat sığdırıyor. Rönesans Holding’in patronu Dr. Erman Ilıcak onlardan birisi... ODTÜ mezunu… Çalışmaya 24 yaşında, Enka’da, şirketin Rusya operasyonlarında genç bir mühendis olarak başlıyor. Zor koşullarda gece gündüz çalışıyor.
 
Sonra bu hayatı biçimlendirip servete giden yolu açıyor kendisine… 1993’te çalışanlarından biri kendisi, birisi muhasebeci, birisi tercüman olmak üzere St. Petersburg’da evleri boyamak için kurduğu, 5 kişinin çalıştığı şirketi bugün Rusya’nın en büyük ikinci yabancı müteahhitlik şirketi haline geldi. Kendisi de 45 yaşında, 18 yıllık iş hayatında yapıp ettiklerinden kazandığı 2 milyar dolarlık kişisel servetiyle Türkiye’nin en zengin 20 işadamı arasına girdi.
 
Ankara’da kral gibi 
 
Sıfırdan gelip zirveye tırmanan Hüsnü Özyeğin, Hamdi Akın gibi kendini yaratanlardan. Ama onlar kadar tanınmıyor; kısmen çok göz önünde olmaktan hoşlanmamasından kısmen de işlerinin yurtdışında olmasından. Bilmiyorum belki şirketinin merkezinin Ankara’da olması ve Ankara’da yaşamakla da ilgidir kamuoyunda çok tanınmaması.
 
Kepçe mühendisten kıymetliydi
 
Çünkü Erman Ilıcak Ankara’da kral gibi, İstanbul ise pek tanımıyor kendisini. Malum, İstanbul’dakiler için dünya çoğu zaman İstanbul’un, kimi zaman da güneşin etrafında döner ya! Ekşisözlük’te Erman Ilıcak hakkında yazılanların hemen tamamında mütevazı ve mesafeli olduğuna vurgu yapılıyor. Gerçekten tipik bir Ankaralı işadamı profili çizen Erman Ilıcak sorularımı yanıtladı...
 
* Yöneticilerinize maaş vermiyor, küçük ortak yapıyormuşsunuz...
 
18 yıl önce işe başladığımda sektörde kepçenin kendisi bir mühendisten daha kıymetliydi neredeyse. Bütün müteahhitlik sektörü işte önceliği ilişkilere, sonra makine parkına en son kadroya verirdi. Biz unutulmuş, pek önem verilmeyen çalışanları koyduk birinci sıraya. Yönetici ortak modeli dediğimiz sistemi geliştirdik.
22 yönetici arkadaşımız şirketin karından pay alma esasıyla çalışıyorlar. Para yüzünden hiçbir arkadaşımı kaybetmedim iş hayatında, insanlar aldıkları gelirden memnun bir şekilde çalışır bizde. İnşaat sektöründe bizden sonra insanların yöneticilere, genç mühendislere bakışı değişti. Bu inşaat sektöründe insan kaynakları anlamında bir devrim oldu.
Hüsnü Bey (Özyeğin) kendisine yüzde 1 hisse verilmeyince ayrılıp bankasını kurmuş ya. Öyle şeyler olmasın diye ben de başından beri bu modelle çalıştım!
 
* Sektörünüzde bir değişimden söz ediyorsunuz...
 
Eskiden bir müteahhit resmi vardı. Eşi ‘papatya’ olan, kendisi gece yemeklerde, gündüz davetlerde gezen, ilk avansıyla mutlaka Mercedes alan, sevgilisine kürk alan bir müteahhit modeli vardı. O model değişti. Bugünkü müteahhitlerin hepsi yöneticilerinden daha çok çalışan, gece gündüz elinde çanta iş kovalayan insanlar.
 
* Şirketinizi rakamlarla anlatır mısınız?
 
Geçen yıl müteahhitlik ciromuz 2 milyar dolar, gayrimenkul ve enerji gelirimiz de 180 milyon dolar oldu. Avusturya, Türkiye, Azerbaycan, Ukrayna, Rusya gibi gelişmekte olan ülkelerde iş yapıyoruz. Hepsi birbirine çok benzeyen, petrol, gaz çıkartan ve gelirinin büyük çoğunluğunu altyapı yatırımlarına harcayan ülkeler. Türkiye’nin ikinci en büyük müteahhitlik, Rusya’nın ikinci en büyük yabancı inşaat müteahhitlik şirketiyiz. Dünyanın en büyük 250 inşaat şirketi arasında ise 61’inciyiz.
 
* Kaç çalışanınız var?
 
Vietnam, Nepal’den gelen işçilerimiz var. 16 bin çalışanımız var, bunların 4 bin 500’ü Türk, 2 bini beyaz yakalı. 3 milyar dolarlık taahhüt işimiz var yurtdışında. Bunları 1.5 yıl içinde teslim edeceğiz. Rusya en büyük pazarımız, Libya, Irak, Katar, Türkmenistan hızla büyüyeceğimiz pazarlar...
 
18 yılda 2 milyar $’lık servetin formülü
 
* 18 yılda 2 milyar dolarlık servet yapmışsınız. Forbes’ın “En zengin 100 Türk” listesinde geçen yıl 11’inci sıradaydınız. Sizi bu sonuca ulaştıran formül nedir?
 
Her zaman 7 - 8 farklı işverenle çalışırım. Bir-iki işverene bağımlı çalışmak her zaman risktir. Rusya’yı ele alın, sadece Gazprom’a bağlı çalışırsanız yarın orada yönetim değişirse işinizi koruyamayabilirsiniz. Bir de karşı tarafın da en az benim kadar kazanmasını isterim. Bu sayede yıllardır süren iş ilişkilerim oluştu ve bugün hala işlerimin yüzde 70’i eski müşterilerimden gelir. Basketboldan öğrendiğim bir şey var: Son saniyeye kadar mücadele etmek, takımla hep paslaşmak zorundasın. Tek başına istediğin kadar yıldız ol, hiçbir şey yapamıyorsun. Basketin ilkelerini işte hep kullandım.
 
TÜSİAD ülkeyi düşünüyor Anadolu’ya kapılarını açmalı
 
* TÜSİAD yönetiminde yer almak size yeni pencereler açtı mı?
 
TÜSİAD’la birlikte bakışım çok değişti. Ümit Boyner bugüne kadar tanıdığım en demokratik lider. TÜSİAD’da çok farklı insanlarla tanışma imkanım oldu. Mehmet Ali Aydınlar, gerçek bir lider olan Tuncay Özilhan örneğin. TÜSİAD bu anlamda çok önemli bir platform. Ankara’dan bakınca hep İstanbul Dukalığı dediğimiz, büyük sermaye dediğimiz o işadamlarının ne kadar insan olduklarını, ne kadar milliyetçi olduklarını gördüm.
 
* Çıkar grubu olarak mı görüyordunuz önceden...
 
Her ODTÜ’lü biraz böyle görür. O yıllarda güvensizlikle bakardık. Tanıyınca görüyorsunuz ki bir milliyetçilik, bambaşka bir gerçekçilik, Türkiye’nin geleceğine önderlik misyonu var. Türkiye için çalışıyorlar. Bir çıkar örgütü olmadığını, üç beş şirketin hesabında olmadıklarını görüyorsunuz. TÜSİAD bence bu anlamda her Türk işadamının içinde yer alması gereken ciddi bir platform. TÜSİAD’ın bugün 600’lerde olan üye sayısını çok daha yukarılara taşımalıyız. 2 bin olmalı mesela. Çünkü Anadolu’dan gelen işadamlarını ne kadar çok bu çatı altına alırsak etki alanı da o kadar büyür.
 
Aydınlar’la Acıbadem’i Rusya’ya taşıyacak
 
* Projeleriniz içinde en beğendiğiniz hangisi?
 
En güzel çocuk daha henüz doğmadı diye bir şiir vardır ya hani, ben de henüz başlamadığım proje diyeyim. İzmir Optimum’u çok beğenirim, burada AVM anlamında hayal ettiğim birçok şeyi yapabildim. Önümüzdeki dönemde Türkiye’de de altyapı projelerine odaklanmak istiyoruz.
 
* Var mı arazisi alınan proje?
 
Mehmet Ali Aydınlar’la (Acıbadem’in sahibi) Rusya’da da işbirliği arayışındayız. Geçen ay üç gün Rusya’yı gezdik. Sağlık sektöründe neler yapılabilir diye baktık.
 
* Neler yapılabilirsiniz ortak Rusya’da?
 
Bizim hastaneler yapıp onların da o hastanelerin işletmecisi olabileceği bir model üzerinde beyin fırtınası yaptık. Özel sağlık hizmetlerinde Acıbadem grubu çok ileride. Bunları Rusya’ya, Irak’a, Libya’ya nasıl aktarabiliriz buna bakıyoruz. Mehmet Ali Bey’le bunu yapabilmekten gurur duyarım. Vizyonu çok ileride. Ataşehir’de birlikte bir arsa satın aldık, ofis binaları yapıyoruz. Toplam 150 milyon dolar civarında yatırım tutarı olan bir proje.
 
En büyük lüksü yarım saat Bentley sürmek
 
* Hayatınızdaki en büyük lüks nedir?
 
Kendi arabamı kendim kullanırken yarım saat boyunca arabada müzik dinlemek, bir saat kendi başıma kalıp da bir şey yapabiliyorsam bu benim için bir lükstür... Okul hayatımda hep basketbol oynadım. Sitede arkadaşlarla basket oynamaya vakit bulduğum zamanlarda hayatımın en lüks, en pahalı anları.
 
* Arabanız ne marka?
 
Bentley.
 
KONUT FİYATLARI DÜŞECEK
 
 Konut sektöründe bir durgunluktan bahsediliyor. Fiyatlar düşer mi?
 
Konutta ciddi bir stok oluştu. Bu stokların eritilmesi lazım. Bu nedenle fiyatlar mutlaka düşer. Stoku eritmek için indirim yapmak, vadeyi uzatmak zorundasınız. Bu nedenle önümüzdeki mart, nisana kadar ev almak isteyenler için iyi fırsatlar çıkabilir." 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız