SON DAKİKA
SON DEPREMLER

26 İlde Deprem İçin Ansızın Alarm Verilecek

0
Güncellendi - 2019-10-09 22:39:26
26 İlde Deprem İçin Ansızın Alarm Verilecek
A- A+ PAYLAŞ

Kahramanmaraş ve çevre illerde gerçekleştirilecek deprem tatbikatında belirli iller için ansızın alarm verilecek ve saha ekiplerinin kapasite ve yetenekleri ile Afet Yönetim ve Karar Destek Sistemi’nin (AYDES) işlerliği test edilecek.

AFAD, Türkiye’de modern afet yönetim sisteminin kurulmasında önemli bir kilometre taşı olan Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) kapsamında, 9 - 11 Ekim 2019 tarihleri arasında Kahramanmaraş merkezli ulusal deprem tatbikatı gerçekleştirecek. 26 il ve ulusal düzeyde hizmet gruplarının katılımıyla gerçekleştirilecek olan tatbikatta, yerel ve ulusal düzeyde hizmet grubu planları, saha ekiplerinin kapasite ve yetenekleri ile Afet Yönetim ve Karar Destek Sistemi’nin (AYDES) işlerliği test edilecek. İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu, AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu ve AFAD üst yönetimi tarafından eş zamanlı olarak Ankara’daki AFAD Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezi’den de takip edilecek.

26 il sorumlusu ve Ulusal Düzey Hizmet Grupları katılacak

Tatbikat, Kahramanmaraş’ta 7.5 büyüklüğündeki bir deprem senaryosu üzerine gerçekleştirilecek. Tatbikata, 26 il ve ulusal düzey hizmet grupları katılacak. Adıyaman, Gaziantep, Kahramanmaraş ve Malatya depremden en çok etkilenen iller olarak ulusal seviyede; Kilis, Osmaniye ve Şanlıurfa az etkilenen iller olarak il seviyesinde tatbikata katılacak. Bu iller dışındaki 19 il, 1. ve 2. derece destek iller ile ulusal seviyede yardım eden iller olarak görev alacak.

Gruplar koordineli çalışacak

Tatbikatın daha verimli yürütülmesi, ulusal ve yerel düzey katılımcılar arasında tam bir uyum sağlanabilmesi için, bahse konu illerdeki yerel düzey hizmet grupları süreç içerisindeki çalışmalarında, ulusal düzey hizmet grupları ile koordineli olarak çalışacak.

Tatbikat gerçek zamanlı icra edilecek

2 gün süresince devam edecek olan tatbikatta, 1.gün gerçek zamanlı icra edilecek olup afetin ilk 24 saati canlandırılacak; 2.günde ise afet sonrası ilk 72 saat sonrası canlandırılarak, ilk 72 saatte aktif olmayan Hizmet Gruplarının da tatbikata dahil edilmesi sağlanacak.

AYDES kullanılacak

Tatbikat süresince Coğrafi Bilgi Sistemleri üzerine inşa edilmiş, afet ve acil durumlarda tüm kaynakları etkin bir şekilde yönetebilen, karar destek mekanizmalarına sahip web tabanlı bir uygulama olan AYDES kullanılacak.

Ankara, iha 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

2 yorum yapılmış

  • Ss (4 yıl önce)
    Depremde ne yapacağız nasıl dışarı çıkacağız herkes nereye toplanacak en sağlam yer nerede o önemli.bu bilgiler muallakta kalmasın.tatbikat olur gırgır şamata o da önemli bişey ama bir yönlendirme lazım millet e.
    0
    0
    Yanıtla
  • Yaşar KARAASLAN (4 yıl önce)
    Deprem, sel ve heyelan gibi doğal afetlerin yaşanmaması Malatya için bir mucize. Mucize olarak tanımlamamın nedeni de Malatya’nın önemli bölümü Deprem, sel ve heyelan riski altında. Dünyanın en önemli 3 fay hattından biri olan Doğu Anadolu Fay Hattının yanı sıra Malatya-Ovacık Fay Hattı ile Çöşnük (Venk) Mahallesinden başlayıp Sürgü’ye kadar devam eden Çöşnük Fay Hattı ile 600 bin insanımızın yaşadığı (Battalgazi- Yeşilyurt) merkez yerleşim alanları için sel tehlikesi (İnderesi- Karagöz Deresi, Hasan Mandallı ve Tecde Dere yatağı) ile onbinlerce insanımızın yaşadığı ve Yıkık Han mevkii olarak (Çevreyolu altı Yıldıztepe- Taştepe arası) bilinen bölgenin heyelan bölgesi olduğu bilimsel gerçekler. Yaşanılmaması mucize olan bu yıkımlara(afet öncesi-afet anı ve sonrası)için seçilmiş-atanmış yöneticilerimiz tarafından gerçek önlemler alınıyor mu? Koskoca bir HAYIR! Gerçek önlemler nedir? diye soracak olursanız hemen yanıtlayayım 1- Hazırlıklı olma- Bilgilendirme- bilinçlendirme (teorik ve pratik eğitimler) 2- Yapılaşma, yanı değişik ölçekteki imar planları Göstermelik tatbikatlarla, hamasi nutuklarla doğal afetler tehlikesine çözüm üretmeye çalışıyoruz. Bu durum ders alınması gereken 1999 Marmara depremi sonrasında da devam etti, üzülerek belirteyim ki hala devam ediyor. Son 20 yılda yapılan ve hala da yapılmaya devam eden tatbikatlar vatandaşa eğitmekten çok seçilmiş-atanmış yöneticilerin propagandasına hizmet eder bir organizasyondan öteye geçmiyor. Yaşanmış bir anı; Göstermelik tatbikatlar ve düşük ölçekli gerçek deprem sonrası.. Sanırım 2009-2010 yılları idi. Afetle ilgili büyük bir tatbikat yapılacağı duyurulmuştu. Tatbikatta, deprem öncesi hazırlıklar, deprem anı davranışları ve deprem sonrası yapılacak işler gibi planlamalar yer alıyordu. Okullar, kurumlar, kuruluşlar velhasıl mülki ve yerel idarelerin oluşturduğu kriz masası marifeti ile gerçekleştirilen (Kriz Merkezi Sabancı Kültür Sitesi alanı idi)tatbikat, görsel ve işleyiş anlamında yöneticilerden tam not almıştı. Amma yapılan tatbikatın propaganda olduğu birkaç gün sonra meydana gelen düşük şiddetli depremle ortaya çıktı. Akşamın ilerleyen saatlerinde meydana gelen düşük şiddette bir deprem meydana geldi. Can derdine düşen insanlar sokağa dökülmüş ne yapacaklarını bilemez halde sağa- sola koşuşturup duruyorlardı anlayacağınız tam bir kaos ortamı. Üst düzey yöneticiler de dahil birkaç gün önce afralı-tafralı tatbikat yapan kriz masası bileşenlerine biz gazeteciler dahi ulaşamıyorduk. Ve3 sabaha karşı (2-3 gibi) nihayet kriz masasından bir açıklama geldi de insanlar normale döndü. Biz bu kaosu birebir yaşadık. Sanırım bugünde pek bir şeyin değiştiğini sanmıyorum Ya imardaki planları Yerel yönetimler tarafından değişik ölçeklerde (nazım-uygulama- gibi)hazırlanan imar planlarında yaşanacak olan doğal afet riskleri göz önüne alınıyor mu? Üzerine basa basa söylüyorum HAYIR- HAYIR HAYIR 1999 depreminden sonra Malatya’daki yapılaşmanın (hem de planlara uygun olarak) bir bölümü özetle; Deprem fay hattı üzerinde olmasının yanı sıra heyelan riski olan Yıkık Han mevkii (Çöşnük-Taştepe) bölgesine dikine yapılaşma hızla devam ediyor, (Son 3-4 yılda bölgede bulunan binalarla ilgili kaymalar olduğu yönünde şikayetler oldukça arttı) Yumuşak zeminli ve tarıma elverişli bölgelere (Bostanbaşı- Orduzu- Hanımın Çiftliği- Battalgazi-Şahnahan-Hatunsuyu ve benzeri gibi) ve tarıma elverişli alanlar çok katlı yapılaşmaya açıldı ve yapılaşma hızla devam ediyor, 12-15 metrelik sokaklara karşılıklı 7-10 hatta 13 (30-40’ar metre yükseklikte) katlı binalara izin verildi (En son örneği 15 metrelik Güngör Caddesinde yükselen 10 kattan fazla bina) Can ve mal güvenliği açısından depreme dayanıksız riskli yapıları dönüştürme amacıyla uygulamasına başlanan kentsel dönüşüm projeleri, tek veya 2 katlı ev-islim damı gibi can- mal emniyeti bakımından risksiz gecekonduları hedef almaya devam ediyor, (Büyükşehir tarafından Yeşiltepe Afet evleri- özel sektör tarafından da –Tecde yolu, Meyvecilik Araştırma karşısı örneğindeki gibi) Kent merkezinde boş olan her arsaya yapılar dikilerek tam donanımlı (ulaşım- gıda- sosyal ihtiyaçları giderme –kanalizasyon gibi- tesislerinin yer aldığı) alanların yapılaşmaya açıldı, (Şeker Fabrikası alanı, Şehir Mezarlığı karşısında bulunan bölgenin hizmet grupları sitesine dönüştürülmesi gibi) Her biri bir top sahası büyüklüğünde olan Okul bahçeleri (nitelik yerine nicelik anlayışı öne alınarak) betona dönüştürüldü Göstermelik tatbikatlar ve doğal afet risklerini (bütüncül olarak) dikkate almayan ve değişik ölçekte yapılan imar planlar dahilinde süren yapılaşmalarla gerçek anlamda önlem alınmış mı oluyor? Olur diyorsanız; SÖYLEYECEK SÖZÜMÜZ-YAZACAK SATIRLARIMIZ YOK!
    %100
    %0
    Yanıtla