SON DAKİKA
SON DEPREMLER

3 Milyon Dolar Vermiş, Göndermiş!..

A- A+ PAYLAŞ

Milletvekili adaylarını davet ettiği, sadece AKP’li 4 adayın katıldığı kahvaltılı toplantıda, ortakları arasında yeraldığı, Sümerbank’ı satın alan grubun bir mensubu olarak, CHP genel başkanı Deniz Baykal’ın, fabrikanın satışına ilişkin iddiaları hakkında konuşan o arada da Malatyaspor’la ilgili konulara değinen “işadamı” Mustafa Başdemir, eski başkan Hikmet Tanrıverdi tarafından “ağır şekilde” eleştirildiği kongreden 1 yıl sonra, yeni iddiaları ortaya attı. Malatyaspor’da Tanrıverdi’nin başkanlığı bıraktığı 24 Haziran 2006 tarihli kongrede sözalıp Tanrıverdi’ye eleştirilerde bulunduktan sonra “uçağının kalkmak üzere olduğu” gerekçesiyle salonu terk eden Başdemir, yaklaşık 1 yıl sonra bugüne kadar hiç konuşulmayan, bilinmeyen iddialarla ortaya çıktı ve Tanrıverdi’yi, “cebine 3 milyon dolar koyup Malatya’ya kendisinin gönderdiğini” öne sürdü. O kongrede Tanrıverdi’nin, salonu terk eden Başdemir hakkındaki eleştirilerine başkan adayı Haşim Karadağ da destek vermişti.

24 HAZİRAN 2006 KONGRESİNDE.
Bir ara Malatya Eğitim Vakfı Başkanlığı da yapan Başdemir, 24 Haziran 2006 tarihli kongrede sözalıp Malatyaspor’la ilgili değerlendirmeler yapmış, karşı olduğu bilinen Tanrıverdi’nin 2.5 milyon dolarlık alacağını silmesini istemiş, daha sonra konuşmasını bitirip uçağa yetişeceğini söyleyerek salondan ayrılmıştı. Başdemir, salondan ayrılırken Tanrıverdi ve bazı yöneticiler, Başdemir’e tepki göstermişlerdi.

Tanrıverdi daha sonra sözalmış ve şöyle konuşmuştu:

“Bugün buraya gayet sakin bir şekilde ve sakin bir konuşmayla sadece geçmiş yılların özetini yaparak konuşarak sizlere veda etmek istiyorum.Fakat biliyorsunuz bir sözüm vardı, kim ne söylerse söylesin herkese verilecek hesabım var, bu kim olursa olsun. Ben gerginlik yaratmadan, yinede bir çok şeyi konuşmadan burada ama keşke kalsaydı. Sayın Mustafa Başdemir’e bir şeyler söylemek istiyorum, sayın Rektörüm ( Prof.Dr.Mesut Parlak) kusuruma bakmayın içim dolu bir çok şey onları söyleyeyim bari. Çıkıp burada konuşmasaydı, kimseye bir şey söylemeyeceğim. (Araya İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Mesut Parlak giriyor: “Söylenenleri benim söylediğimi varsay, ortamı germeyelim” Ancak Tanrıverdi devam ediyor) Ama sayın Rektörüm kimse için bir şey söylemeyeceğim.Mustafa Başdemir bir şeyler söyledi ona karşılık vermek istiyorum.Bir kaç arkadaşımızda ona katıldılar burada.Bir takım bilgiler vermek istiyorum. Şimdi sayın Mustafa Başdemir, benim ilk girdiğim yönetimde beni Malatyaspor’a sokan, girmemi isteyen, beni Yönetim Kurul üyesi yapan kişidir. Sayın Başkanım Mehmet Yaşar Çerçi ile sayın Mevlüt Aslanoğlu’da burada.Ben girerken bana dediği kelimede sayın Mevlüt Aslanoğlu ile sayın Necip Olgun’da hatırlar, İstanbul Güneş otelde, Aslanoğlu, Olgun ve Mustafa Başdemir oturduk, “Ya Hikmetciğim biz versek versek 3 bin dolar veririz.Bilemedin 10 bin dolar olur, 10 bin dolarıda bir rakam geçmez, biz girelim ayıp olmasın, gözükelim orada ” dedi. ( Tanrıverdi bu sırada “Değil mi Necip Bey, bu şekilde söyledi” şeklinde Necip Olgun’a bakıyor. Necip Olgun’da kafasını sallayarak teyit ediyor ) Ve biz geldik yönetim kurunla girdik. O günkü şartlarda “Ya abi o kadar para veremeyiz” diyerek kendisine söyledim.Yok dedi “ben 10 bin dolara kefilim 10 bin dolardan fazla verdirtmeyeceğim” dedi. Ondan sonra ilk toplantımız yaptık, biz as başkan olduk. Arkadaşlarımız bizi İstanbul’daki yöneticilerin Başkanı yaptılar. Kendi aramızda ilk başta 10’ar bin dolar verecektik, sayın Mustafa Başdemir’in 10 bin dolar vermesi gerekiyordu, gitti bizden 3 tane makbuz aldı biri Zeki Baykal diğerini hatırlamıyorum. Üç kişiden toplam 7500 dolar aldı.Kendisi de verdi mi vermedi mi bilmiyorum, verdi herhalde!. 5 yıl geçti, bu arkadaşımız Malatyaspor’un olduğu her ortamda bulundu, sayın rektörüm heryerde de konuşmadı mı? Bu adam her yerde de konuştu. Bugüne kadar 2500 doların dışında belki bir geceye geldi, çok net hatırlıyorum, Malatyaspor gecesi yapıyorduk, “ben bir şartla masa alırım” dedi. O da “masam önde olursa” dedi. Numarasını da kendisi söyledi. Şimdi buraya çıkıp da ahkam kesmesiyle rahatsız oldum. Bir şey daha söyleyeceğim diğer ortakla alınmasın, içimde yara. Bu arkadaşlar gittiler Sümerbank’ı aldılar, 5 milyon dolar verdiler 5 milyon dolara makinaları sattılar, şu anda 100 milyon dolarlık yerin üstünde oturuyorlar. En büyük hissedarı da Mustafa Başdemir’dir. Gelsin açıklasın. (Karadağ’a dönüp soruyor) Sayın Haşim Karadağ burada milli piyango parası topluyorduk sayın rektörüm telefon açtı, 5 milyar verecekti Mustafa Başdemir kaç saat bekledin sayın Haşim Karadağ? (Haşim Karadağ oturduğu yerden: “5 Saat bekledim”) 5 saat kapısında bekledi 5 milyar için. Aldın mı sayın Karadağ? (Haşim Karadağ olumsuz işaret verip: “Hayır alamadım “diyor.) Ondan sonra insanlar çıkıp buraya konuşuyor bizde cevap vermeyince sıkıntı oluyor. Sizler bazı gerçekleri göremiyorsunuz veya bilemiyorsunuz. Hepinizden özür diliyorum gerginlik olsun istemiyorum ama bazı şeyler var içimizde kalsın konuşmayalım dedik. Ama bazı konuları aktarma gereği duydum.”

Daha sonra Haşim Karadağ sözalmış, Başdemir’le ilgili olarak, “Malatyaspor üzerinden prim yapanlardan biri demin gitti, net olarak. ( Mustafa Başdemir’i kasdederek ). Ben sevgili başkanımdan (Tanrıverdi’den) biraz da net açıklamalar yapmasını beklerdim. Açıklamalarında tatmin oldum. Malatyaspor’a kimler ne verdi? Sadece yönetimde değil dışarıda da..Kendi şahsım adına söyleyeyim benim yaptıklarım ortada. Kendime güvenmesem aday olmam, yaptıklarımı Malatyalılar görecek. Eğer delegeler bana yetki verirse, ben herkesin önünde söz veriyorum: Malatyaspor üzerinden kimsenin kendisine prim yapmasına izin vermeyeceğim. “demişti.

3 MİLYON DOLAR VERİP GÖNDERMİŞMİŞ!..
1 yıl önceki kongredeki konuşmasıyla eski ve mevcut başkanın böyle tepkisini toplayan, hakkındaki eleştiriler karşısında 1 yılı aşkın zaman konuşmayan Başdemir, Perşembe günkü kahvaltılı toplantısında, yeni iddialarla ortaya çıktı ve Tanrıverdi’yi başkan olduğu dönemde kendisinin 3 milyon dolarla Malatya’ya gönderdiğini öne sürdü, Tanrıverdi’ye suçlamalarda bulundu.

Başdemir, şunları söyledi:

“Ben 35 yıldır İstanbul’da yaşıyorum. Ben geçen sene yazın yapılan kongrede dedim ki Haşim yapamaz, Necip’te yapamaz, Hikmet’te çekiliyor, gelin bunları birleştirin sayın Vali sen 500 bin dolar ver, sayın Belediye Başkanı sen 1.5 milyon dolar ver. Başkan olan da bunu versin diye örnekler verdim. Bende uçağa gidiyorum başka olmaz dedim. Bende size 2 milyon dolar veriyorum dedim. Nasıl? Bende İstanbul’da 20 tane işadamından 100’er bin dolardan 2 milyon dolar vermeyi taahhüt ediyorum 100 bin dolar benden 19 tane arkadaşımı getireceğim dedim. Uçağa gidiyorum allahaısmarladık dedim. Arkasından Hikmet Tanrıverdi hemen kalktı Malatya Sümerbank’ın en büyük rant sahibi bu adamdır, burada konuşuyor dedi.Peki burası satılırken sen neden gelipte ihaleye giripte almadın.? Hikmet Tanrıverdi’yi ben Malatya’ya getirmeden kimse Malatyalı olduğunu biliyor muydu? Hayır..3 milyon dolar GİSAD’dan cebine para koyarak Malatya’ya gönderdim ben. Nerde parası vardı. Plazalar neyle yapıldı? Malatyaspor’un paraları nereye gitti, neler oldu? Ben bunları tartışmak istemiyorum. Ama delikanlıca karşıma çıksınlar çatır çatır hepsine ders vereyim. Oktay Çevik’e ( Malatyaspor’un eski futbolcusu) araba verdim para aldım mı? Anahtar teslim bir araba verdim, plakanın sonu 44’dü.Metin Çağlayan döneminde 20 milyar hisse senedi verdiniz senetlerde benim kasamda basın gelsin vereyim, aldım mı yok.Ondan sonra çıkıp Mustafa Başdemir Malatya’ya bir şey yapmamış deniyor.Yapmamışımda bunları kim vermiş? Malatyaspor’un Başkanı mıyım, Yöneticisi miyim yok. Ama Malatyaspor bizim ya. Ben İstanbul’daki bir işadamı olarak her sene Malatyaspor’a 10 bin dolar verebilmeliyim, veriyorum da, veriyoruz da, Vakfa veriyoruz,MİAD’a veriyoruz.MASTÖB’e veriyoruz. Bunların hepsi Malatya için arkadaşlar. Bunlardan benim ne faydam olur?”

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız