SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"30 Bin Hekim Açığımız Var"

0
Güncellendi - 2015-12-27 22:49:39
A- A+ PAYLAŞ

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’nın hayata geçirileceğini ifade ederek, “İlk 6 ay içerisinde kanser enstitüsü ve Türkiye Sağlık Akreditasyon Enstitü Başkanlığını ilk 6 ay da kurmak” dedi. 

Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Stratejik Düşünce Enstitüsü üyelerine Sağlıkta 2023 Vizyonu çerçevesinde hazırlanan, ‘Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı ve Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi’ projelerinin detaylarını açıkladı.

Bakan Müezzinoğlu, sağlık hizmet alanında teknoloji, ilaç sanayi ve yetişmiş insan gücünde Türkiye’nin dünyanın en gelişmiş ülkeleri arasında yer alacağını kaydederek, Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı’nın hayata geçirileceğini ifade etti. İlk aşamada 6 enstitü kurulacağını kaydeden Bakan Müezzinoğlu, yıl sonuna kadar Kanser Enstitüsü ve Sağlık Akreditasyon Enstitüsü'nün hayata geçirileceğini kaydetti.

Bakan Müezzinoğlu, “77 milyon vatandaşımıza hakkaniyetli sağlık hizmeti alımına ulaşımında bütün yolları açtık. Tıbbi işlem olarak hastaneye, hekime, aile hekimine müracaat var. 1 milyonun üzerindeki hasta insana, her gün hizmet veren bir sektörüz” dedi.

Kısa vadede çözülemeyecek bir sorun olduğunun altını çizen eden Bakan Müezzinoğlu, “20 bin uzman hekim açığımız var. 10 bin pratisyen açığımız var. Önümüzdeki 5-10 yıl arasında en temel uzman ve hekim açığımız alanında olacak” dedi.

Bakan Müezzinoğlu, Sağlık Enstitüleri ile ilgili kanunun TBMM alt komisyonunda kabul edildiğini ve kanunun genel kurula da çok yakında geleceğini belirterek, “Türkiye Sağlık Enstitüsü Başkanlığında amaçladığımız hedeflediğimiz temel bakış açısı biz dünya ile yarışabilecek AR-GE ve bilimsel alanda dünya da yarışabilecek, Türkiye’ye ve Türk milletine, marka değeri olan bize ait olan ürünleri üretebilmek. Biz bu enstitülerden sağlık TÜBİTAK’ı dinamiklerini buraya getirip buralarda bunu başarabilmek. İlk 6 ay içerisinde kanser enstitüsü ve Türkiye Sağlık Akreditasyon Enstitü Başkanlığını ilk 6 ay da kurmak. Ama 3 yılın içerisinde Sağlık Biyoteknoloji Enstitüsünü, Halk Sağlığı ve kronik Hastalıklar Enstitüsünü, Anne, Çocuk ve Ergen Sağlığı Enstitüsünü, Geleneksel ve Tamamlayıcı Tıp Araştırmaları Enstitüsü bütün bunları ilk 3 yılın içerisinde ilk ikisini 6 ay içerisinde diğer geri kalanları da 3 yıl içerisinde tamamlanacak” diye konuştu.

Bakan Müezzinoğlu, ‘Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nin İstanbul’da kurulacağını da açıkladı. Müezzinoğlu, Türkiye Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nde Tıp Fakültesi yanında hemşirelik gibi alanlarda eğitim verecek Sağlık Bilimleri Fakültesi ile master ve doktora eğitimi amacıyla Sağlık Bilimleri Enstitüsü olacağını da belirtti.

Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını cevaplandıran Bakan Müezzinoğlu, geçtiğimiz gün yapılan ‘İş Yeri Hekimliği’ sınavına ilişkin çıkan haberlere ilişkinsoru sorulması üzerine, “Sınavın içeriği nedir? Sonuçlar nedir? Sağlığın flaş haberi olmaz. Flaş haberler ile sağlık yönetilmemeli, manşete çekilecek bir boyutu var mı? Yok mu? Bilmiyorum ama Türkiye’de tıp eğitimi çok iyi diyebileceğim kadar iyi” ifadelerini kullandı.

‘Paralel yapıyı nasıl değerlendiriyorsunuz?’ sorusuna ise Bakan Müezzinoğlu, şöyle karşılık verdi: “Paralel yapı ile ilgili 77 milyona hizmet eden bir anlayış herhangi farklı bir anlayışın devlet anlayışı, yönetim anlayışı ret etmek yani her anlayıştan her düşünceden, her misyondan bu ülke insanının görev alması sorumluluk alması ve oralarda katkı sağlaması devletin dinamikleri için doğrudur, önemlidir, anlamlıdır ama bir anlayışın bir alana ve bağlı olduğu aklını ve iradesini farklı bir yere angaje ettiği bir yapıyı devlet anlayışı, devlet yönetimi reddetmeli.” 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız