SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'7 Yılda Ne Yaptınız?'

A- A+ PAYLAŞ

MHP il başkanı Ömer Ekici, Başbakan ve bakan ziyaretlerinin Malatya'ya bir yararı olmadığını, milletvekillerinin tayin terfi işleri ile uğraştıklarını öne sürdü.

Ekici, düzenlediği basın toplantısında şöyle dedi:

"İktidar partisi tarafından 2009 yılı ile ilgili yapılan değerlendirmeler; Vatandaş tarafından ülke gerçeklerin görülmesiyle iktidara yüksek sesle verilen tepkilerin neticesinde panik ve savunma içgüdüsünden kaynaklanan gerçek dışı tesbitlerdir.

Yapılan açıklamalarda konular çarpıtılmıştır,yanlış ve eksik bilgiler verilerek vatandaş uyutulmaya çalışılmıştır. Oysa vatandaş her şeyi gayet net görmektedir.
Mesela işsizlikle ilgili verilen rakamlar tamamen yanlış ve asılsızdır.Açıklamada 2004 yılında 15 bin olan işsiz sayısını 2008 yılına kadar 10 bin 169’ a indirdikleri fakat 2009 da 25 bine yükseldiğini ve bu yükselmede göçün büyük etkisi var deniyor, bu doğru değildir.Tamamen yalan ve yanlıştır.

Bu mantıkla zaten bu problem çözülmez.Eğer başarısızlığınızı nüfus artışına ve göçlere endekslemişseniz azalan ve küçülen nüfus , yani insansız kent sorunsuz kent mantığı çıkar.O zaman kimseyi Malatya’ya sokmayın.Sayın Başbakan’ın dediği ‘’3 çocuk çağrısını’’ da çocuksuz aile sloganıyla bu işi çözün gitsin.

Oysa Malatya ile ilgili TÜİK verileri, AKP’nin söylemlerini tamamen yalanlamaktadır.Malatya nüfusu azaldığı halde AKP’nin döneminde işsizlik iki katına çıkmıştır.25 bin değil sadece kayıtlı işsiz 52 bin.Umudunu kesip İŞ- KUR ‘a müracaat etmeyenleri de katarsan bu sayı 100 binlere çıkmaktadır.

TÜİK VERİLERİNE GÖRE YILLAR VE İŞSİZ SAYILARI
1980 : Nüfus 606.996 – İşsiz sayısı: 9.634
1990: Nüfus 702.055 – İşsiz sayısı : 20.031
2000: Nüfus 853.658 – İşsiz sayısı : 30.615
2008: Nüfus 733.789 – İşsiz sayısı : 52.127
İşsizlikle mücadele konusunda AKP Malatya’da çözüm noktasında hiçbir somut adım atmamıştır, var olan istihdam alanlarını da peş keş çekerek, özelleştirerek, boşaltarak yok etmiştir.Sümerbank,Tekel ve yakında kapanacak Şeker Fabrikaları’nın yerine ne yapılmıştır?Veya bunu telafi edici, istihdama yönelik hangi fabrikalar yapılmıştır?

Vekillerin sık sık Malatya’ya geldiğini söylüyorlar.Vekiller Malatya’ya uçakla gelip, tayin – terfi işleriyle uğraşmaktan veya özel ilgi alanlarını takip etmekten başka Malatyalı’nın hangi derdine çare üretmişlerdir?

Belki karayoluyla gelip gitselerdi, diğer illerin sınırlarından geçtiklerinde Malatyayla bir kıyaslama imkanı doğardı da, duble yol dedikleri yoldan Malatya’nın nasıl mahrum bırakıldığını görmüş olurlardı.

Allah aşkına Malatya’nın hangi iller güzergahı duble yola kavuşmuştur?

Bir ortak heyecanımız, her Malatyalı’nın ortak değeri görülen Malatyaspor sizin iktidarınız döneminde ‘’Nerden - Nereye’’getirilmiş , şimdi ne durumdadır?

Sağlık konusunda ilk defa bu dönemde sağlık ocakları dahi ücrete tabi tutulmuştur.Ücretsiz muayene hastanelerde kaldırılmıştır.

Başbakan geliyor, bakanlar geliyor.Peki;

Geliyorlar da ne oluyor?

Malatya’da ne değişiyor?

 Hiç bir şey…

Gezmeyi çok seviyorlar herhalde imkan varken heryere gidelim diyorlar.

Yoksa, Malatya’da 7 yılda yapılan gelişleriyle ilgili hiçbir yatırım veya gelişlerini belli edecek bir iyileşme görülmedi.

Sanki, kayısı mı çok iyi yerlere getirildi?

Tütün pancar üreticisi mi iyi yerlerde?

Çürümeye terk edilen vagon onarım fabrikası mı 7 yılda işletmeye açıldı?

 Hiç biri…

Netice olarak; Taştepe aynı,Taştepe,

Kiltepe , Melekbaba aynı ,

Beydağı, Yamaç, Kernek aynı,

7 yılda değişen nevar?
Malatya’da ne yaptınız?

Sümerbank’ın yerine birkaç işadamına yaptırdığınız iş merkezinin dışında ve Bölge müdürlüklerinin kapatılarak , şubeye çevrilmesi, kurumlara taraftarlarınızı yerleştirerek yaptığınız kadrolaşmayla size bağlı sendikaları yüzde 500 büyütmenin dışında?

Sayın Başbakan’ın gelişlerinde tamamen uzaktan kumanda ile market,TOKİ evleri, birkaç fabrika gibi gösterilen depo açılışlarının dışında, devlet yatırımı olarak; Malatya’da hiç bir önemli fabrika hizmete açılmamıştır.

Bunlara; Beylerderesi viyadüğü de dahil birkaç kez gelişinde bu açılışları tekrarlamıştır.Kayısıya ise yiyerek destek vermiştir.

Kimin kaç sefer Malatya’ya geldiği önemli değildir.

Malatya’lı ne durumundadır?Önemli olan budur.

Çıkın dolaşın,her alan da Malatya içler acısı, her gün daha da kötüye giden bir yaşam mücadelesi içerisindedir.

Sağlıkta devrim diye sundukları hastane Malatya’nın ihtiyacına cevap verecek kapasite de olmadığı gibi vatandaşı yoğun trafikte ulaşım güçlüğü çekmeye ve mağdur olmaya mahkum edecektir.

Çünkü şehrin giriş ve çıkışında mevcut iki hastanenin kapasitesi 1000 yatak kapasitesi trafik yoğunluğunun giderek artacağı görülen şeker arazisine 640 yatağa düşürülerek Malatyalı’nın ve Malatya’daki sivil toplum örgütlerinin tepkisine rağmen yapılmak istenmektedir ve buna da sağlıkta devrim diyebilmektedirler.El insaf !...

Bugün Malatya, bir yanda ‘’açlığın, adaletsizliğin, diğer yanda ise ‘’yokluğun , yolsuzluğun yoksulluğun ve yozlaşmanın ‘’acımasız yüzüyle ve bunların kaynağı olan iktidar gerçeğiyle karşı karşıyadır.

Yıllardır, bugün değilse yarın diyerek sabırla ve belki düzelir ümidiyle,ısrarla bekleyen Malatya’nın bu ağır tabloyu daha fazla taşımasının imkanı kalmamıştır.

İzlenen teslimiyet; kaos, mağduriyet, göz boyama anlayışının içte ve dışta yol açtığı büyük tahribatın onarımı: ilkeli, güvenilir ve onurlu ilişkilerin yeniden tesisi, güçlü ve tek başına yeni bir iktidarın başta bulunmasını artık kaçınılmaz hale getirmiştir.

Siyasal, sosyal ve ekonomik gidişat millet iradesinin tazeleneceği ‘’seçim sandığını’’ işaret etmektedir.

Sandıkta 7 yılı aşkın süreyle tek başına iktidar olduğu halde, sorun çözeceğine sürekli şikayet ederek mağdur politikaları üreten; ehliyetsiz, liyakatsiz kadrolara hak ettiği cevabı verecektir diyor."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız