SON DAKİKA
SON DEPREMLER

ABD'den Erdoğan'a Yanıt

A- A+ PAYLAŞ

ABD Dışişleri Bakanılığı Sözcüsü Philip Crowley, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Wikileaks belgeleriyle ilgili olarak, "ABD’li diplomatların dedikodu, magazin, iddia ve iftiralardan oluşan gayri ciddi yazışmaları" ifadesi hakkında, "Diplomatlarımız ülkelerde yaşanan gelişmelerle ilgili samimi ve dürüst değerlendirmelerini sunarlar. Bu faydalı ve önemli" dedi.

Crowley, New York’ta Yabancı Basın Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında, bir gazetecinin, "Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, belgelerdeki asılsız suçlamalar nedeniyle Amerikalı diplomatlara karşı yargı yoluna başvuracağını açıkladığı ve diplomatları ’dedikodu’ diplomasisi yürütmekle eleştirdiğini" belirterek, bunu nasıl değerlendirdiğine ilişkin bir sorusu üzerine, "Diplomatlarımız ülkelerde yaşanan gelişmelerle ilgili samimi ve dürüst değerlendirmelerini sunarlar. Bu faydalı ve önemli. Diplomatlarımız bunu yapmaya devam edecek. Diğer ülkelerin diplomatları da aynısını yaparlar" diye konuştu.

ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’a, geçen haftaki Kazakistan ve Bahreyn ziyaretleri sırasında bir dışişleri bakanının, "endişelenmeyin, bizim sizler hakkında ne raporlar yazdığımızı bir görseniz" dediğini aktaran Crowley, sözlerine şöyle devam etti: "Diplomatların yaptığı budur. Kendi bakış açılarını ve değerlendirmelerini sunarlar ve bu değerlendirmeler, belirli bir zamanda neler gördükleri ve neler hissettikleriyle alakalı olabilir ve olaylar geliştikçe onların bu yargıları da gelişir. Yazışmalarda sıkça gördükleriniz, sadece bir fotoğraf karesi. Bazı durumlarda bu, bir diplomatın hissettiklerine değil, ona bir başkası tarafından neler söylendiğine dayanabilir. Diplomasinin doğası budur.

Diplomatlarımızdan istediğimiz, Washington’daki politika yapıcılara kendi en iyi değerlendirme ve yargılarını sunmalarıdır".

-"YAKIN VE ETKİLİ İŞBİRLİĞİMİZ VAR"-
Türkiye ile ABD arasında yakın ve etkili bir işbirliğinin bulunduğunu ifade eden Crowley, bunun hem ABD hem Türkiye hem de bölgenin yararına olduğunu söyledi.

"NATO müttefikiyiz ve yakın dostuz" diyen Crowley, İran’ın nükleer programıyla ilgili Tahran ile "5 1" ülkelerinin bir sonraki toplantısının İstanbul’da olacağına dikkati çekerek, "Türkiye’nin, bölgenin geleceği açısından çok önemli bir diyalog niteliğindeki ikinci toplantıya ev sahipliği yapma arzusuna minnettarız" diye konuştu.

Crowley, Clinton’ın geçen hafta Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile Washington’da "çok yapıcı" bir görüşme yaptığını hatırlatarak, "Türkiye ve ABD’nin karşılıklı çıkarları paylaştığı geniş boyuttaki bir dizi konuda işbirliği içinde olmaya devam edeceğiz" ifadesini kullandı.

Diğer ülkelerle karşılıklı çıkar ve saygıya dayanan ilişkilerinin, Wikileaks belgeleri yüzünden değişmediğini vurgulayan Crowley, "kısa vadede zor zamanla geçirebileceklerini, ancak uzun vadede, sahip oldukları daha büyük çıkarların üstün geleceğini" belirtti.

Crowley, bir gazetecinin, "Wikileaks belgelerinde, Başbakan Erdoğan’ın İsviçre’de banka hesaplarının olduğu gibi bazı suçlamaların yer aldığını" belirterek, bu konuda herhangi bir Türk yetkiliyle temasa geçip geçmediklerini sorması üzerine, belgelerin içeriğine dair yorum yapmayacağını söyledi.

Clinton ve Davutoğlu’nun geçen hafta Washington’da baş başa yarım saat süren bir görüşme de yaptığını ve Wikileaks konusunu konuştuklarını hatırlatan Crowley, "İki bakan, ilişkilerimizi güçlendirmek için çalışmaya ve hem Türkiye hem de ABD açısından önem taşıyan konularda işbirliğine devam etme taahhüdünü yeniden ortaya koydular" dedi.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız