SON DAKİKA
SON DEPREMLER

ABD'nin Malatyalı Demokratı

0
Güncellendi - 2015-12-27 15:21:51
ABD'nin Malatyalı Demokratı
A- A+ PAYLAŞ

Malatya’da doğup büyüyen, ardından Elektronik Mühendisliği okuyarak ABD’de burslu olarak Master ve Doktora yaptıktan sonra üniversitelerde ders veren, daha sonra ticarete atılan Malatyalı Murat Güzel, ABD’de siyasetle uğraşan nadir Türklerden birisi. 

ABD Başkanı Barak Obama’nın mensubu olduğu Demokrat Parti’nin 4 Seçici Delege üyesinden biri olan ve Obama’nın tekrar ABD Başkan Adayı olmasında imzası bulunan hemşerimiz Murat Güzel, Belediye Başkanı Ahmet Çakır’ı makamında ziyaret etti.

BAŞKANA ZİYARET..

Murat Güzel’in Amerika’da önemli bir işadamı olduğunu ve ziyaretten dolayı memnuniyetini dile getiren Belediye Başkanı Ahmet Çakır, Murat Güzel’in Malatya’nın dünyaya tanıtılması adına güzel hizmetler yaptığını söyledi. 

Malatya kayısısının ABD’de pazarlanmasının büyük bir önem ve değer taşıdığını kaydeden Başkan Çakır, “Aynı zamanda Murat Beyin Demokrat Partiden delege olması da yine bizi temsilen olduğu kadar, ülkemizi temsilen de güzel olay. Sadece ticaretle sınırlı kalmaması siyasette ve yönetimde de var olması gerçekten kendisinin göstermiş olduğu gayretlerin çabaların bir neticesi olarak düşünüyorum. Bu da bizim açımızdan sevindirici bir görev. Kendisine çok teşekkür ediyoruz” dedi. Başkan Çakır ziyaret anısına Murat Güzel’e el dokuma halı hediye etti.

"MALATYA HIZLA GELİŞİYOR.."

Malatya’nın hızla geliştiğini ve her gelişinde Malatya’nın gelişerek değiştiğini görmekten büyük bir bahtiyarlık duyduğunu kaydeden Murat Güzel, Belediye Başkanı Ahmet Çakır’a yaptığı hizmetlerden dolayı teşekkür etti. 

Başkan Çakır’a ‘Kadim Dostum’ şeklinde hitap eden Güzel, “Çok değerli ve kadim dostum, her daim samimiyetine, dürüstlüğüne, çalışkanlığına ve halk adamı olduğuna şahitlik ettiğim, zamanın ve koşulların hızla değişmesine rağmen hassasiyetlerinden ödün vermeyen Belediye Başkanımız Ahmet Çakır Bey’e, doğup büyüdüğümüz memleketimiz Malatya’mıza yaptığı hizmetlerden dolayı canı gönülden teşekkür ediyorum. Malatya’mız hızla gelişiyor. Her geldiğimde Malatya’mızın gelişerek değiştiğini görmekten de büyük bir bahtiyarlık duyduğumu ifade etmek istiyorum. Bu vesile ile tüm hemşehrilerimin Kurban Bayramını tebrik ediyor, en hasbi duygularla selam ve saygılarımı sunuyorum” dedi.

Şu anda ABD’de ticaretle uğraştığını ve ülkenin önde gelen firmalarına Türkiye’den kuru meyve, donmuş meyve ve meyve konsantresini temin ettiğini söyleyen Güzel, başarısının sırrını anlattı.

"EMEKSİZ'DEN MEZUN OLDUM.."

İşte Murat Güzel’in anlattıkları:

"Eski ismiyle Emeksiz Lisesi şimdiki ismiyle Malatya Lisesinde mezun oldum. Üniversiteyi Hacettepe Elektronik Mühendisliğinde bitirdim. İki yıllık öğretim görevliliği ardından Amerika ya Milli Eğitim Bakanlığından burslu olarak Master ve doktora için gittim. Üniversitede ders verdim. Daha sonra özel sektöre geçtim. On yılı aşkın bir süredir de ticarete atıldım. Su an Amerika’nın önde gelen firmalarına ülkemizin kuru meyve donmuş meyve ve meyve konsantresini Türkiye’den sağlıyorum.

Şu anda Amerika’da yaklaşık 1 milyon kişinin yaşadığı Lehing Vailey Bölgesinden, Sn. Başkan Obama’nın Partisi Demokrat Parti Kontenjanından 4 Seçici Delege üyesinden biri oldum. Sn. Başkan Obama’yı resmen tekrar Başkan adayı gösteren süreçte imzası olan tek Türk olmamı da; aziz milletimizin hissiyatına tercüman olma noktasında bir fırsat görüyorum.

 Eğer ortada Zahiri bir başarı söz konusuysa bunu şahsen Allah'ın mutlak takdirinin bir tecellisi olarak görüyorum. Biz bu takdirin tecellisi için gayret etmeyi, koşturmayı, bütün gayretimizle çabalamayı da takdirin sahibine olan hürmetimizin bir gereği olarak görüyoruz. 

Yine ortada bir başarı varsa bu başarı evlatlarını bin bir güçlükle okutan, yetiştiren Anadolu İnsanımızın başarısıdır. Bu başarı yetişmemde büyük katkısı olan Malatya’mızın başarısıdır. Ben bu vesile ile üzerimde hakkı olan başta ailem olmak üzere, hocalarıma, hemşerilerime ve devletimize şükranlarımı arz ediyorum.

Unutmayalım ki dünyada 600 yıl boyunca adaletle hükmetmiş, hakkın ve hukukun üstünlüğünü tesis etmiş bir ecdadın varisleri olmak da boynumuza böylesine ağır sorumlulukları yüklüyor. Bizlerin amacı malımıza mal katmak, makam ve mevkileri işgal etmek değil; aziz milletimizin kültürünü, değerlerini tüm insanlığa ulaştırmaktır. Barışın, selamın, esenliğin, huzurun, güvenin, demokratik değerlerin esintilerini tüm insanlığın solumasını sağlamaktır.

Eğer dünyanın dört bir tarafında acıyla, elemle, gözyaşlarıyla, bomba sesleri altında sabahlayan yetimler, öksüzler, dullar, bağrı yanık, yüreği kavruk insanların umudu, ümidi olmak gibi ulvi bir derdimiz varsa ve sadece yakınmak, şikayet etmekle yetinmek istemiyorsak sesimizi insanlığa ulaştırabilecek çağdaş yöntemleri, demokratik kanalları kullanmamız gerektiğini düşünüyorum.  

Allaha ham olsun, bugün Anadolu insanı; dünyanın dört bir tarafında gönüllü barış elçiliği yapmaktadır. Bu sayede Dünyada bazı mihrakların hortlatmaya çalıştığı İslami Fobia'ya karşı da ciddi bir mücadele verilmekte ve İslam’ın dırahşan yüzü insanlıkla buluşturulmaktadır.

Anadolu insanının samimi, içten, azimli, gayretli olduğuna olan inancım tamdır. Yeter ki var olan bu potansiyeli ortaya çıkarabilecek, geliştirebilecek, kanalize edebilecek ortamlar oluşturalım. İnsanımıza güvenelim, evhamlarımızdan kurtulalım.

Kendi insanımıza güvenelim, insanımızın farklılıklarını zenginlik görelim, bu zenginliği bir takım evhamlara kurban etmeyelim. Eşrefi mahlûkat olan insanımızı yüceltelim. Kendimize ve istikbalimiz olan neslimize güvenelim.

Neslimizi zihni ve ruhi açıdan geliştirelim. Her şeyden önce karakterli, şahsiyetli, onurlu, her girdiği kabın şeklini ve rengini almayan bilakis rengini verebilen öz güven sahibi, inancıyla, kültürüyle, örfüyle, sosyo- kültürel değer ve çevresiyle barışık, ufku açık, vizyon sahibi bir nesil yetiştirelim. 

Çocuklarımıza toplumda yaşamanın önemli sonucu olan siyasi bir duyarlılık kazandıralım. Doğru ve güzel nerden gelirse gelsin almayı öğretelim. Her türlü fanatizmden, körü körüne bağlılıklardan koruyalım.

Bir Çin atasözü diyor ki: “Bir yıllık fayda bekleyen pirinç eksin. 10 yıllık fayda bekleyen ağaç diksin. Yüz yıllık fayda bekleyen insan yetiştirsin” der. Hülasa insan yetiştirelim.

İnsanı diğer yasayan canlılardan ayıran en önemli nokta; idraki, seçebilme hakkı ve özgürlüğüdür. Bu fıtratın en önemli vasfıdır. İnsan ekonomik açıdan daha dar imkânlarda yasayabilir ama özgürce seçebilmesinin ve düşüncesini serbestçe ifade edebilmesinin engellendiği ortamlarda yasayamaz. Eğer bizler bu gün zihinlerimize zincir vuracak statüko, yada her türlü antidemokratik anlayıştan uzaklaşmak istiyorsak; sesimizi yükseltmemiz lazım. Eğer insan haklarının ikame edilmesini istiyorsak, hak, adalet, özgürlük, demokrasi diyorsak bunun mücadelesini vermemiz gerekiyor. Bu bizim insanlığımızın, inancımızın ve aldığımız sosyo kültürel ahlâkın gereğidir. Bu konuda gerekli hassasiyetleri göstermiyorsak yakınmaya hakkımız olmadığını düşünüyorum. 

Hamd olsun bugün gelinen noktada Türkiye artık ağırlıklarını sırtından atmaya başlamış ve bu konuda ciddi mesafeler almıştır. Türkiye, içerideki kamburlarını attıkça dünya kamuoyundaki itibarı da ciddi anlamda artmıştır. Ben bu değişimin öncülerine de bilhassa Türkiye’nin itibarını tüm dünya kamuoyunda artıran Sn. Başbakanımıza bu coğrafyanın bağrından çıkmış bir Anadolu İnsanı olarak müteşekkirim. Bu teşekkür kadirşinaslığın ve vefanın bir gereğidir. Sn. Başbakanımız sadece Türkiye’nin değil tüm mazlum halkların umudu olmuştur ve tüm dünya da bu gerçeği, bu hakikati görmektedir. Sn. Başbakanımız Recep Tayip Erdoğan’ın gerçekleştirdiği insan hakları ve demokrasi mücadelesi tüm dünyada yakinen izlenmektedir.  Ayrıca; Türkiye Osmanlı gibi bir payitahtın varisi olarak bölgesindeki ve dünyadaki hiçbir gelişmeye bigane kalamaz. Bu açıdan da Türkiye’nin gütmüş olduğu aktif dış politikayı da bir kazanım olarak gördüğümü ifade etmek istiyorum. 

Globallesen Dünyada Müteşebbislerin dünyadaki gelişmeleri yakinen takip etmelerinin, iletişim araçlarını doğru kullanabilmek önemlidir. Bunda sonra dünyaya hakim olan güç, ideoloji yada inançlardan beslenen ekonomik güçle mümkündür.  Eğer ülkemizde ve dünyada söz sahibi olmak Anadolu insanımızın ekonomik olarak kalkınması gerekmektedir.

Bu konuda çaba serdeden müteşebbis hemşerilerimize yardımcı olmaktan da memnun olacağımı belirtmek isterim."

 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız