SON DAKİKA
SON DEPREMLER

‘Acemi’ Kızdırdı, Eleştiri Köpürttü!

A- A+ PAYLAŞ
AKP Malatya Milletvekili Mustafa Şahin (fotoğrafta sağdan 2. sıradaki), Kürecik’e kurulmakta olan ve buradan elde edilecek istihbarat bilgilerinin İsrail’le de paylaşılacağı Amerika tarafından resmen duyurulan Füze Kalkanı Sistemi’ni destekleyici açıklamasını ve açıklamanın yöntemini eleştiren malatyahaber.com’a, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir televizyon programında cevap verdi. 
 
Ufuk TV’de katıldığı Haber Aktüel programında İsmail Demirci’nin Füze Kalkanı Sistemi ile ilgili sorularını yanıtlayan Mustafa Şahin, malatyahaber.com yazarı Niyazi Doğan’ın Şu Bizim Radar Mücahitleri (http://www.malatyahaber.com/haber/su-bizim-radar-mucahitleri#f4671) başlıklı yazısındaki eleştirilere ve malatyahaber.com editörlüğü tarafından hazırlanan Kulis – Neler Oluyor? (http://www.malatyahaber.com/haber/neler-oluyor-1#f4442) başlıklı yazının ‘Acemi Golü’ bölümündeki objektif tespitlere verdiği çelişki dolu cevapları yorumsuz olarak okuyucularımızın bilgisine sunuyoruz: 
 
Soru: Kürecik’e kurulacak radar sistemi hakkındaki tartışmalar için ne düşünüyorsunuz? 
 
Milletvekili: Yaklaşık 15 gün evveldi. Dışişleri bakanlığımızdan 5 vekil arkadaşımıza bir davet geldi. Arkadaşlarımızdan birisi yurt dışındaydı, bir tanesi de sanıyorum böbrek taşı rahatsızlığı vardı. Bütün vekillerimize bilgi mahiyetinde davet geldi.
 
Diğer üç vekille birlikte gittik, dolu birisi Allah işini rast getirsin belki hariciyede bugüne kadar gelmiş geçmiş takdir toplayan ender şahsiyetlerden birisi. Kendilerinin bize verdiği bilgi, bizim sorularımız vardı. Şimdi burada bu ayrıntılara girmek istemiyorum. Bize vermiş olduğu bilgiler çerçevesinde, biz de belki kalben normalde ben vicdanen rahat etsem mi etmesem mi, o bizim tabi iç dünyamızla alakalı ama ben hayatımın hiçbir kesitinde siyonizme yahudilere, şu an  siyonizm adı altında faaliyet gösteren, orda hala bizim inanmış olduğumuz değerlere baktığımızda hala  devlet dahi olamamış olan o terör ülkesinin lehine olacak, saçımın bir telinin ucuna kadar  hiçbir gelişmeye ne onay veririm ne imza atarım. Bu aynı duyguları bizim dışişleri bakanımız da aynen o ifadeleri kullandılar. Diğer komşu ülkelerimden herhangi birinde aleyhinde olacak herhangi bir karara aynı duygularla bizim rıza göstermemiz mümkün değil, biz bu anlayıştan geldik biz hiçbir zaman geldiğimiz yeri inkar etmiyoruz geldiğimiz yer uğruna mutlaka bu noktaya geldiysek geçmişteki hayat çizgimiz bizi bu noktaya getirmiştir geldiğim için de birilerinin keyfi için kalkıp da geçmişime küfrettirecek veya lanet okutturacak veya yarın evlatlarıma bırakacağım bir mirası böyle lanetle yad edecek bir pozisyona inşallah girmem, temennim bu. Dışişleri Bakanlığımızın verdiği bilgi burası bir füze kalkan üssü değildir, füze kalkanının üssü yanılmıyorsam Romanya’dır burası bir radar üssüdür, artı karargahın organın merkezi de Almanya’dır. Bunlar işte İsrail Kalkanı diyorlar akıllarına ziyan diyorum bu insanların. Yani böyle anlatılmasına rağmen burada bir füze rampası olmayacak gelen füzeleri burada karşılayan bir rampa da olmayacak burası normal bir radar üssü eskiden de vardı daha önce var olan pasif durumda olan bir radar üssünü tekrar aktif hale getireceklerini söyledi dışişleri bakanımız bunların hepsi ayan beyan ortada iken hala İsrail kalkanı diyorlar. 
 
Ya siz daha düne kadar İran’a karşı bizi Humeynicilikle suçluyorlardı.  Ben üniversitede iken beni dinci şeriatçı İrancı Humeynici olmakla suçluyorlardı. Bugün bakıyorum bu alevi kardeşlerim, bu Marksist kardeşlerim kalkmışlar İran’ın hamisi oluyorlar İran’ı savunuyorlar. Peki ne adına savunuyorsunuz siz? İran din devleti ya. Dün karşı iken bugün niye yanlarında yer alıyorsunuz. Çünkü Ak Parti’nin yapmış olduğu bir icraata olayı malzeme yapma ihtiyacı hasıl olduğu için. Yine inanmış insanlarımızın nezdinde İsrail’in yani ben ne kadar bunu keskin dillerle ifade ediyorsam bütün beni tanıyan arkadaşlarım da geçmişimle beraber birlikte olduğumuz insanlar da aynı duygular içinde İsrail’e bakışları böyledir. Yani bugüne kadar İsrail’e gözünün üstünde kaşın var diyemeyecek kadar aciz olan insanlar bugün kalkıyor İsrail’e kafa tutmaya çalışıyorlar. Yani biz sizin cemaziyelevvelinizi de biliyoruz ahirinizi de biliyoruz. Bugün de kalkıp bu şekilde erkeklik taslamasınlar veya bunu siyasi malzeme yapmasınlar. Ayrıca Başbakanımızın da İsrail’e karşı tavrını bugüne kadar Türkiye Cumhuriyeti Başbakan’ı olarak ilk kez şahit olmuşuz. Var mı bundan öncesi? Bugüne kadar bir tanesi kalkıp da. 28 Şubat’ı düşünün ya. Başbakanlara rağmen Çevik Bir’leri vs’si şuyu buyu gittiler, onların bağırlarına yapıştılar. O zaman hiç bunların bir tanesinin gıkı çıkmadı. İsrail’e uşaklık ettiğini söylemediler. Bugün ne yapıyorlar, yani ben Dışişleri Bakanımın ifadelerini söylüyorum. Ben şimdi oradan almış olduğum bilgileri kamuoyu ile paylaşıyorum.
 
Ki kamuoyu ile paylaşım noktasında bir konuyu daha ifade etmek zorundayım.
 
Onunla alakalı akıllara ziyan bir kişinin yazmış olduğu bir yazı var. Yani sen medya mensubu olabilirsin köşe yazarı da olabilirsin 6 ay yatıp da 6 ayda ancak toplamış olduğun zekanla bir yazı da yazabilirsin. Ama önce şunu söyleyeyim. 6 ay düşünüp bir gün yazı yazabilecek bir donanıma sahipsen, benim tavsiyem o insanlara, açarsınız muhatabınıza Allah için sorarsınız ya dersiniz ki ‘Arkadaş seninle ilgili şöyle şöyle bir yazı var. Bunu bana bir teyit eder misiniz’? Yazı yayınlanıyor, ben çıkıyorum telefon açıyorum, bunun yanlış olduğunu kendisiyle medeni ölçüler içinde görüşeyim. Demek ki yüreksiz insanlar, telefona dahi çıkmayacak kadar aciz insanlar. Arkasından bakıyorum başka bir yazı yazılıyor. Ve o yazıyı yazarken de, kesinlikle basın mensuplarına, benim bir teşkilat terbiyem var. Teşkilat terbiyesini almış olan bu şahsiyet, yapmış olduğumuz görüşmeleri bir milletvekilimizin kaleminden sekretaryasından çıkmaması için de mutlaka il teşkilatımızın, ben bu terbiyeyi almışım, il teşkilatımızın bunu yayınlaması şartıyla arkadaşlarıma öneriyi getiriyorum. Arkadaşlarım da kabul ediyorlar ve arkadaşlarım da daha önceki bakanlarla yapmış olduğumuz açıklamayı benim ricam üzerine il başkanlığımızın kaleminden basına duyurusu servis edildi. İkincisinde aynı şeyi söylememe rağmen ki onun farklı boyutları da vardı bunu herkes de biliyor, oradan alınan bilgileri normalde il başkanlığına gönderirken yanlışlıkla basına da gönderiyor benim sekretaryam. Ama bütün hata da sekretaryamdadır, onun hatasıyla sevabıyla bütün sonuçlarına katlanıyorum. O konuda zerre kadar bir alınganlığım söz konusu değil. Ama gayri ihtiyari olarak düşünün yani siz hem aynı anda teşkilata gönderiyorsunuz, işte sekretaryamızın acemiliği insanlık hali dil sürçmesi olur hata insanlar içindir insan olmayan bir mahlukta hata arar mısınız? Aramazsınız o arkadaşım aynı maili basın mensuplarına gönderince yaygara koptu. Bana acemi vekil dediler. Yani siz bana acemi vekil demek için beni tanıman lazım arkadaş, aslanım. Yani biraz gelip Mustafa Şahin’i tanıyacaksın. Ben enaniyet içinde olmadım kendi içim çalışmadım hayat çizgimden bugüne kadar ödün vermedim. Cenab-ı Allah da bana vekil sıfatı taşıdığım için geçmişimden dolayı zerre kadar nedamet duyacak geçmişime helal getirecek bir icraata imza atmayı Cenab-o Allah bize nasip etmesin. Vekil havasına beni sokmasın. Ben hep söylüyorum biz insanların hep hizmetkarı olacağız hükümdarı olmayacağız. Yani sen basın mensubu da olsan hükümdar olamazsın çıkarsın muhatabınla bir konuşursun. Ben her zaman için basının eleştirisel noktada bize yol göstermesine dünyalar kadar ihtiyacım var. Ama hakaret etmeye hiçbir kişi ve kimsenin ne hakkı ne haddi var. Herkesin haddini bilmesi lazım. Herkesin insanı değerler içeresinde bizim de belli bir çizgimiz varsa o çizgimizi sonuna kadar koruruz. Ben nasıl ki basında bir eksiği bir hatayı bir yanlışı düzeltmek için arıyorsam eğer varsa onunla alakalı zihin bulanıklığını gidermek için açsınlar telefonlarımız 24 saat açık, açıp sorsunlar. Kimseye karşı bir minnetimiz yok. Şu anda orda kurulan radar üssü İran’a karşı değil de İsrail’e karşı kurulsaydı şu anda feveran edenler bundan kırk kat daha bağırıp çağırırlardı. Biz onların geçmişte yahudilerin ne kadar uşaklığını yaptığını biliyoruz.
 
Soru: Mazlumder de Füze Kalkanı’nı protesto ediyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
 
Milletvekili: Bakın arkadaşım ben şunu söyleyeyim. Mazlumder de olsa başkası da olsa kim olursa olsun ben kendimi sivil toplum örgütlerine göre adapte etmiyorum. Onların lisanı ile konuşmuyorum ben Mustafa şahin kimliği ve kişiliği olarak almış olduğum kültür, gelmiş olduğum gelenek, beslenmiş olduğum kaynaklar itibariyle benim bu konudaki duruşum belli. Yani hiç kimse bana diyemez ki dün İsrail’e karşıydın bugün İsrail’in uşaklığını yapıyorsun. Bunu diyenler kesinlikle İsrail’in uşaklığından daha da aşağı ve zelil durumdadır. Ben yahudilerin siyonistlerin bugüne kadar dünya üzerinde geçmişten bugüne kadar nasıl bir millet olduğunu yani bizim hayat kültürümüzde var ya bunu anlatıyoruz. Kimse bizi bununla suçlamaya kalkmasın. Ama İran’ı savunmak da bu ülkenin solcularına Marksistlerine kalmamıştır. Bu ülkenin Marksistleri İran’ı ağzına alacak kadar da yürekli değillerdir. Ama karşılarında AK Parti olduğu için onların yer aldıklarını söylüyorlar Daha dün dışişleri bakanları geldi İran’ın. Onlar ne söylediler, radar üssü ile ilgili? Ülkede hiçbir muhalefetimiz yok, hiçbir ihtilafımız yok aynı şekilde Barzani de aynı şeyi söylediler. Yani bunlar en yetkili kişiler bunları söylerken bunlara bu Marksistlere ne oluyor da İran’ın hakkını savunacak bir noktaya geliyorlar. Bunların amaçları farklı bir şey. Her zaman olduğu gibi kesinlikle üzüm yemek değil bağcıyı dövmek. Gidin bakın Soykan Parkı’ında zevat kim füze kalkanında da aynı şeyler işte seslendirilen zevatın aynı kesim aynı şahsiyetler olduğunu göreceksiniz. 
 
Not: TV kaydından çözümleme yapılmıştır. "Eğitimci" kökenli milletvekilinin üstteki metinde yeralan anlatım bozuklukları konuşmanın orjinalliğini bozmamak için düzeltilmemiştir. 
 
FOTOĞRAF: Üstteki fotoğraf AKP'li 3 Malatya milletvekilinin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na "Füze Kalkanı Radarı" ile ilgili olarak yaptıkları ziyarette çekilmiş ve bu ziyaret sonrası milletvekili Şahin tarafından yapılan açıklamalar Malatyahaber.com'da "Şu bizim radar mücahitleri" başlıklı yazıda eleştirilmişti.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız