Malatya Belediye Meclisi'nin aniden gündeme getirilen ve Salı günü yapılan "olağanüstü" toplantısında AKP'li üyelerin oylarıyla aldığı, 5 ay önce başlatılan imar yolsuzluğu ve usulsüzlüğü soruşturmasına konu dosyaları, kişi ve şirketleri "aklama girişimi" olarak da nitelendirilen kararlara MHP'den büyük tepki geldi. Basın toplantısı düzenleyen il başkanı Ömer Ekici, ağır eleştirilerde bulunduktan sonra, meclis hakkında savcılığa suç duyurusunda bulunacaklarını, ayrıca meclis kararının iptali için idari davalar açacaklarını duyurdu.
MHP İl Başkanı Ekici, basın toplantısında şöyle konuştu:
"Malatya Belediye Meclisi dün asıl gündemi Belediyeye bağlı MOTAŞ şirketinin otobüs alımı için borçlanması amacıyla meclisten onay alınması olarak açıklanan Olağanüstü Meclis Toplantısında bir oldu bitti ile AKP li Belediye Başkanının teklifi ve Meclisin AKP li üyelerinin oyları ile 2 Kasım 2009 tarihinde Belediye İmar Müdürlüğü arşivinin mühürlenmesi ve sonrasında sahte tapu ve evrakta tahrifat yapmak suretiyle yoğunluk transferi ve dolayısıyla kamu zararına neden olacak şekilde imar yolsuzluğu suçundan halen Cumhuriyet Savcılığında Soruşturması devam eden 11 firma ve şahıstan 6 sı hakkında bu müteahhitlerin yoğunluk transferi suretiyle Yaka köyünde aldıkları arsaların Belediyeye bağışının kabulüne karar verilmiştir.Karar siz değerli Malatya basınında ve halkımızın vicdanında geniş yankı bulduğu gibi partimizce de hayret ve endişe ile takip edilmiştir.Karar son derece vahimdir.Kamu vicdanı bu kararla ciddi şekilde zedelenmiştir.
Bilinmelidir ki; bu karar 8 yıldan beri Türkiye de iktidarda bulunan ve garip gureba edebiyatı ile iktidara gelerek; aziz milletimizin geniş kesimlerinin yoksullaştırdığı ve yardıma muhtaç duruma getirildiği halde tüyü bitmemiş yetim hakkını bir takım türedi zenginlere ve yandaşlara pay etmekte hiçbir sakınca görmeyen AKP zihniyetinin son örneği ve en son pervasızlığıdır.AKP zihniyeti tarafından olağan hale getirilen adaletsizlik ve sürekli tekrarlanan tarafgirlik sonucu mecliste alınan bu kararla kamu vicdanı derin bir yara almıştır.
Göreve geldikleri ilk günlerde önceki Belediye Başkanı döneminde ki yoğunluk transferi uygulamasını hakkaniyetli ve etik bir uygulama olmadığı ve kamu zararına yol açabileceği dolayısıyla kaldıran bu Meclis ve Belediye Başkanının 3 Şubat 2010 tarihli Meclis Toplantısında yoğunluk transferi uygulamasını bir kereye mahsus olarak yeniden uygulamaya koymasının sebebi dün alınan kararla şimdi daha iyi anlaşılmıştır.Sayın Belediye başkanının gelecek çalışmalarına referans olacak bu kararla günlerdir kamuoyunda endişeyle beklenen imar usulsüzlükleri mahkeme kararı beklenmeden kendileri ve yandaş firmaları kurtarma operasyonuna dönüşmüştür.
Biz daha önce birkaç televizyon programımızda dile getirerek; ihbarda bulunduğumuz ve birkaç firmanın bir araya gelerek yaka köyünde ortak arazi aradıkları ve bu arsaları geçmişte yapılan sahtekarlığı örtmek için Belediyeye verecekler diye söylemiştik.Bugün görünen o ki; Belediye meclisi de bilerek veya bilmeyerek sahtekarların hırsızlıklarını örtbas etmelerine yardımcı olacak kararlar almışlar,dürüst, kanunlara riayet eden insanları; rencide etmişlerdir.Hukuksuzluğa, hırsızlığa, yolsuzluğa prim vermişlerdir.
Malatya Belediye Başkanı ve söz alan bir AKP li Belediye Meclis Üyesi tarafından dünkü karara gerekçe olarak Sahte tapu ve evrakta tahrifat gibi suç teşkil eden şekilde bir takım taşınmazların Belediye mülkiyetine geçmemesi nedeniyle oluşan kamu zararının tazmini için bu kararı aldıklarını ve esasen savcılığa intikal eden bu 13 dosya eğer hibeleri sahte olmasaydı zaten bu hakları kazanacaklardı şeklinde ifade etmektedir.Yani daha önce bazı firma ve şahıslarca sahte tapu ve evrakta tahrifat ile yoğunluk transferi ve ruhsat alındığını kabul etmekte ve fakat konu Savcılığa intikal ettiği ve hibeleri sahte çıktığı ve Belediye bu tapulardan mahrum kaldığı için kamu zararı meydana geldiğini ve bu zararın karşılanması için söz konusu Yaka köyündeki taşınmazların Belediyeye kazandırılması ile kamu zararının giderilmeye çalışıldığını,yoksa bu kişilere İmar Kanununun ilgili maddeleri gereğince gerekli cezanın zaten uygulandığını ifade etmektedir.Bu ifadeye en kibar şekilde söylenecek olan Türkçemizde ki en güzel özlü sözlerdenÖzrü kabahatinden büyük sözüdür.
Malatya Belediye Başkanı dün herkesi yanıltmış,gözünüzün içine bakarak gerçekleri saptırmış ve bu karara oy veren Meclis Üyeleri ile birlikte tüm kamuoyunun önünde açıkça suç işlenmiştir.Sahte işlem ile yoğunluk kullanan inşaatların sonradan arsa hibesi kabul edilmiş ve bu şekilde aslında bu kişilerin suçlarına ortak olunmuştur.Belediye asıl görevi olan ruhsatsız veya ruhsata aykırı bir şekilde kaçak inşaatlarla ilgili İmar Kanunu 32.maddesinin kendisine verdiği kaçak inşaatların tespiti ve gerektiğinde yıkmak görevini bu kararla yapmaktan kaçınmış ve sadece kanunun 41 ve 42.maddelerinde belirlenen idari para cezası uygulamakla yetinmiştir.
3194 sayılı İmar Kanununun 32.maddesinde Ruhsatsız veya Ruhsat ve Eklerine Aykırı Olarak Yapılan Yapılarla ilgili olarak Ruhsat olmadan yapıya başlandığı veya ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapıldığının idarece tespiti halinde yapı mühürlenerek inşaat derhal durdurulur.Durdurma yapı tatil zaptının yapıya asılmasıyla yapı sahibine tebliğ edilmiş sayılır.Bu tarihten itibaren en çok 1 ay içinde yapı sahibi yapısını ruhsata uygun hale getirerek mührün kaldırılmasını ister.Ruhsata aykırılığın giderilmiş olduğunun idarece tespiti halinde mühür kaldırılır.Aksi takdirde ruhsat iptal edilerek ruhsata aykırı yapı Belediye Encümeni kararını müteakip yıktırılır ve masrafı yapı sahibinden tahsil edilir denilmektedir.
Buna göre bazı Meclis Üyelerinin de; ifadelerinden anlaşıldığı kadarı ile Malatya Belediyesinin 3 Şubat 2010 tarihli Meclis Toplantısından hemen sonra 5 Şubat 2010 tarihinde söz konusu inşaat sahiplerine yasal tebligatı yaptığı anlaşılmaktadır.Şayet Belediye tarafından bu tebligat yapıldı ise ve yasal süresi içinde şartları düzeltilmeyen kaçak inşaatların yıkımı kararı alınması gerektiği halde aradan 40 gün gibi bir süre geçtikten sonra arsa hibesinin kabul edilmesi ile ayrıca suç işlenmiştir.Tüm bu hukuka aykırılıklara ilişkin Milliyetçi Hareket Partisi olarak bugün itibariyle ilgililer hakkında Savcılığa Suç Duyurusunda bulunacak ve alınan bu meclis kararlarının yürütmesinin durdurulması ve iptali için idari dava açacağız.
Bu kararla yolsuzluk bir kez daha yapanın yanına kar kalmıştır.Kamunun hakkı ilgili kişilerden alınmamıştır.Zaten doğru bir uygulama olmayan yoğunluk transferi uygulaması sırasında dahi sahtelik ve evrakta tahrifat yoluna başvuranlar bu kararla adeta ödüllendirilmiş ve kendilerine örtülü bir af uygulanmıştır.Bu kişilerin yaptıkları ve ortaya yerde duran ruhsatsız veya ruhsata aykırı inşaatlar görmezden gelinmiştir.Bugüne kadar kamuoyu oyalanarak sonuna kadar gidilecek mesajı demek ki ;sonuna kadar aklama kılıfı aramakmış.Nihayet; kanunu dolanarak ve hülle yaparak bütün icraatlarınızı hülle usulüyle yapmakmış. Anlaşılıyor ki; AKP de bu alışkanlık devam ediyor.
Bu kararla kamu zararının telafi edilmesi de mümkün değildir.Zira Malatya merkezde ruhsatsız veya ruhsata aykırı yapıldığı anlaşılan ve tek bir dosya da dahi 800 m2 olarak ifade edilen fazladan kazanılan kaçak alan kullanımına karşılık Belediyenin Yaka köyünden hibe olarak aldığı arsalar mı kamu zararını karşılayacaktır.Yaka köyünde bir dönüm arazi 5-6 bin TL inşatların yapıldığı muhitte ise bir dönümü 350-400 bin TL dir.Bu yoğunluğu nasıl böyle dengesiz bir şekilde karşılayabiliyor.
Bu kararla daha önce etik ve hakkaniyete uygun bulunmadığı için kaldırılan yoğunluk transferi uygulaması Belediyenin sözde kamu zararının karşılanması için sarıldığı can simidi olmuştur.Yani aslında kendilerinin de doğru bulmadıklarını söyledikleri uygulama doğru olmamakla birlikte zararın karşılanması adına başvurdukları bir uygulama olmuştur. Doğru değil ama zararı karşılamak için bu doğru olmayan yola bir defaya mahsus olmak üzere bizde başvuralım.
Değerli basın mensupları, soruyorum bir belediye böyle bir anlayışa sahip olabilir mi?Belediye böyle bir anlayış ile yönetilir mi? Dünden bugüne ne değişmiştir?Dün etik olmayan bugün etik bir duruma mı gelmiştir?Şayet öyle ise sıradan dürüst ve sade vatandaşa aynı şartlarda yoğunluk transferi imkanı neden tanınmamaktadır.
Kararın bir başka gündem zikredilerek Meclise Olağanüstü Toplantı yapılmak suretiyle bir oldu bittiye getirilmesi hususunu da aziz Malatyalı hemşerilerimizin takdirlerine sunuyor, Milliyetçi Hareket Partisi olarak; bu usulsüzlüklerin takipçisi olacağımızı ifade ediyor, saygılar sunuyorum."
