SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Acıya Muharrem Ayıyla Ortağız'

0
Güncellendi - 2015-12-27 19:41:26
'Acıya Muharrem Ayıyla Ortağız'
A- A+ PAYLAŞ

Muharrem ayı etkinlikleri için Malatya’da bulunan Senarist-Yazar Ahmet Turgut, İnönü Üniversitesinde de bir konferans verdi. Bir öğrenci topluluğunun ev sahipliğinde gerçekleştirilen konferansın başlığı “Kerbelâ ve Hz. Hüseyin” idi.

Hoca Ahmet Yesevî Salonu’nda düzenlenen konferansa, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. İsmail Özdemir, Prof. Dr. Asım Künkül, Rektör Danışmanı Doç. Dr. Cafer Mum, Genel Sekreter Yrd. Doç. Dr. Kadir Kartalcı, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Saffet Sancaklı, Genel Sekreter Yardımcısı Cevdet Atalan, öğretim üyeleri, Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Ramazan Demirhan, Meşale Derneği Başkanı Tamer Çalhan ve çok sayıda öğrenci katıldı. Konferansa şehir merkezinden de çok sayıda insanın katıldığı görüldü.

Konuşmasında, “Muharrem ayındayız. Bizler, Hz. Muhammed’in matemini, evine düşen acıyı muharrem ayında hatırlarız.” diyen Senarist-Yazar Ahmet Turgut, İslam tarihinden küçük bir olayı hatırlatarak şunları söyledi: “Resulullah, bir gün yanında ashabıyla birlikte yolda yürürken, üzgün hâlde duran küçük bir kız çocuğunu gördü ve onun yanına giderek neden üzgün olduğunu sordu. Küçük kız, çok sevdiği kuşunun öldüğünü söyler. Kuşunun nerede öldüğünü sorduğu küçük kızın elinden tutan Hz. Peygamber, ashabıyla beraber onun gösterdiği ağacın altına kadar giderler. Orada, küçük kıza, ‘Başın sağ olsun,  Allah sabır versin.’ dedi ve yanındakiler de o küçük kıza başsağlığı dilediler. Bu olay sonrasında küçük kız, yalnız olmadığını ve acısının paylaşıldığını gördü. Hz. Muhammed ise, muhatabının bu acılı deminde onun yalnız olmadığını söylemek istedi bu hareketiyle. Muharrem ayı, Hz. Peygamber’in yasının, acısının yaşandığı bir aydır. Kuşun hatırına bile olsa, acıdaki birliği yaşamalıyız. Acıda birlik olmadan umutta birlik olmayız. Biz en sevgilinin acısına Muharrem ayıyla ortağız.”

Şehitlik kelimesini ve Kerbelâ’yı açıklayarak konuşmasına devam eden Ahmet Turgut, Hz. Hüseyin’i “şehidü’ş-şüheda” kılan şeyin, 72 kişinin 30 bin kişiye karşı duruşu şeklinde istatistikî bir durum olmadığını söyledi. Kerbelâ’nın bir sınıf mücadelesi olmadığını belirten Turgut, her iki tarafta da zenginlerin ve fakirlerin yer aldığını hatırlattı. Turgut, etnik bir okuma ile bu olaya yaklaşmanın da doğru olmadığını, çünkü her iki tarafta aynı kavim ve kabilelere mensup insanların bulunduğunu belirtti. İslâm tarihinde o an itibarıyla henüz mezheplerin teşekkül etmediği gerçeğine işaret eden konuşmacı, Kerbelâ olayının bir mezhep çatışması olmadığını, bu nedenle mezhep tartışmalarına malzeme yapılamayacağını söyledi. Ebu Hanife ve diğer Sünnî mezhep imamlarının daima Ehl-i Beyt’in yanında yer aldığını ve onlarla beraber Emevî-Abbasîlere karşı durduğunu hatırlatan Ahmet Turgut, Kerbelâ olayının Alevisiyle Sünnisiyle bütün Müslümanların ortak acısı olduğunu belirtti. Konuşması boyunca, o gün itibarıyla henüz mezheplerin teşekkül etmediği, dolayısıyla Yezid’in herhangi bir mezhebinin bulunmadığı hatırlatmasında bulunan konuşmacı, Kerbelâ olayını bir mezhep çatışması olarak göstermenin tarihî gerçeklere aykırı olduğunu ifade etti.

Senarist-Yazar Ahmet Turgut, “Kerbelâ’nın taraflarına bakmak gerek, Kerbelâ’daki Hüseynîler, en sevdiklerine itaat ettiler ve kurtuluşu ondan beklediler. Yezidîler, Yezid’i sevdiler ve kurtuluşu itaat ettikleri makamdan beklediler. Dolayısıyla Allah’tan değil, kuldan beklediler ve dünyalık istediler. Hz. Hüseyin onlara “Ey insanlar, dininizi sattınız bari özgürlüğünüzü satmayın, başkasının menfaati için kendinizi ateşe atmayın.” dedi.

Kerbelâ’nın kendisinin bir mektep olduğunu, o mektebin en büyük muallimesinin ise Hz. Hüseyin’in kız kardeşi, Hz. Muhammed’in torunu Seyyide Zeynep olduğunu ifade eden Turgut, Seyyide Zeyneb’in Kerbelâ’da gözlerinin önünde üç oğlunun parça parça, sekiz kardeşinin lime lime, yirmiden fazla yeğeninin parçalanarak öldürüldüğünü ve kendisine, ‘Allah bizden yanadır.’ diyen ve işkence yapan Yezid’e, ‘Ey gâfil, ben rabbimden Kerbelâ gününde de evvelinde de ahirinde de güzellikten başka bir şey görmedim.’ cevabını verdiğini söyledi.

Konferans sonunda, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Asım Künkül, öğrenci topluluğu tarafından hazırlanan plâketi konuşmacıya takdim etti.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız