SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"AK Parti Devletler Kuran Atalarımızın Varisidir"

0
Güncellendi - 2018-08-19 03:11:51
A- A+ PAYLAŞ

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "AK Parti kağıt üzerinde 60 kurucu üye tarafından kurulmuş bir partidir ama asıl kurucusu da sahibi de milletimizin bizatihi kendisidir." dedi.

Başkan Erdoğan, Ankara Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti 6. Olağan Büyük Kongresi'nde yaptığı konuşmasına, "Sevgili AK Parti'liler, aziz dava ve yol arkadaşlarım, dünyanın dört bir köşesinden gelerek heyecanımızı bizlerle paylaşan devlet başkanları, hükümet başkanları, bakanlar, siyasi parti temsilcileri, hanımefendiler, beyefendiler, sizleri en kalbi duygularımla selamlıyorum." diyerek başladı.

Erdoğan, vatan toprağının neresinde olursa olsun, fabrikada makine başında, atölyede tezgah önünde, inşaatta iskele üzerinde, ekmek teknesi olan aracının direksiyonunda, dükkanında iş yerinde nafakasını temin etmek için çalışan tüm emekçilere selamlarını sundu.

Pamuk, fındık toplayan, çay, ekin biçen, ürününü hasat eden, pancarını sulayan, serasını hazırlayan, hayvanını otlatan, balığa çıkmak için ağlarını hazırlayanlara selamlarını gönderen Erdoğan, ülkesi ve kendisi için üreten, ihraç eden, kazanan, yatırım yapan herkese selamlarını gönderdi.

Okullarda, üniversitelerde bilgisi ve gayretiyle ilim öğreten ve öğrenen hocalara, öğrencilere selam sunan Erdoğan, sınırlar içinde ve dışında dağlarda, ovalarda, şehirlerde, en izbe yerlerde ülkenin ve milletin güvenliği için hayatlarını ortaya koyarak görev yapan güvenlik güçlerini de selamladı.

15 Temmuz'da ve her nerede olursa olsun vatan müdafaası yolunda fedakarlık yapmış olan şehit yakınları ve gazilere selamlarını sunan Erdoğan, bu vesileyle tüm şehitlere Allah'tan rahmet, gazilere hayırlı uzun ömür diledi.

Ülkeye, millete, AK Parti ve şahsına muhabbet duyan herkese selamlarını gönderen Erdoğan, "Allah'ın selamı, rahmeti, bereketi, hepinizin, hepimizin üzerine olsun." dedi.

Erdoğan, salı günü idrak edilecek Kurban Bayramı'nı tebrik etti ve hac farizası için kutsal topraklarda bulunanların ibadetlerinin kabul olmasını diledi.

- AK Parti'nin kuruluşu

Kongrenin parti ve ülke için hayırlara vesile olmasını temenni eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Tam 17 yıl önce AK Parti'yi kurarken 'Bugün Türk siyaset tarihine hizmete sevdalı insanların kurduğu AK Parti'nin doğum günü olarak geçecektir.' demiştik ve devam ederek 'Bugünden sonra Türkiye'mizde hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.' demiştik. Hamdolsun milletimize verdiğimiz sözü tutmuş olmanın bahtiyarlığı ile karşınızda bulunuyorum. Bu duygu ile kurulduğu 14 Ağustos 2001'de bugüne kadar AK Parti teşkilatında görev almış genel başkanından, teşkilat yöneticilerine, milletvekillerine, belediye başkanlarına, mahalle temsilcileri ve sandık müşahitlerine kadar herkese şükranlarımı sunuyorum. Dava ve yol arkadaşlarımızın ahirete irtihal etmiş olanlara Allah'tan rahmet diliyorum."

Erdoğan, Türkiye'de teşkilatın faaliyetlerindeki her seviyede, kadrolarında hanımlara ve gençlere özel önem veren tek partinin AK Parti olduğunu aktardı.

- "İnşallah daha nice 17 yıllara"

Kadınlara ve gençlere özellikle teşekkür eden Erdoğan, "AK Parti'yi sizlerle bugünlere getirdik. İnşallah daha nice 17 yıllara da sizlerle birlikte ulaştıracağız. AK Parti kağıt üzerinde 14 Ağustos 2001'de kurulmuş bir partidir. AK Parti kağıt üzerinde 60 kurucu üye tarafından kurulmuş bir partidir ama asıl kurucusu da sahibi de milletimizin bizatihi kendisidir." diye konuştu.

- "AK Parti Anadolu'daki tüm izlerimizdir"

Erdoğan, AK Parti'nin ne olduğunu anlayabilmek için önce medeniyet ve tarihe vakıf olmak gerektiğini vurgulayarak şunları kaydetti:

"AK Parti başlangıçtır. Hazreti Adem'in dünyaya gelmesiyle başlayan imtihanımızın takipçisidir. AK Parti hicrettir, Peygamber Efendimizin tüm cihanı aydınlatan nurunun, tüm insanlığı kucaklayan mesajının müntesibidir. AK Parti Malazgirt'tir, sadece Allah'ın rızası için kendisinden kat ve kat üstün düşmanın üzerine 'Ölürsem kefenim üzerindeki elbisemdir.' diyen Sultan Alparslan'ın yolundan gidendir. AK Parti, Anadolu'daki tüm izlerimizdir. AK Parti İznik, Söğüt, Bursa, Edirne, Konya, Sivas, Kayseri, Erzurum, Alanya, Kastamonu, Malatya, Balıkesir, Manisa ve Antalya'da devletler kuran atalarımızın varisidir. AK Parti Selçuklu'dur, Osmanlı'dır. Coğrafyamıza diktikleri çınarları 3 kıta 7 iklime yayan ecdadımızı takip edendir. AK Parti fetihtir, İstanbul'u alarak çağ açıp çağ kapatan Fatih Sultan Mehmet Han'ın mirasçısıdır. AK Parti hadimdir. AK Parti Hicaz'ı topraklarına katarak kutsal emanetlere sahip çıkan, kutsal beldelerin hizmetkarlığına talip olan Yavuz Sultan Selim Han'ın yoldaşıdır. AK Parti müdafidir. Dünyanın çalkantılı bir döneminde devletimiz onlarca yıl boyunca hem koruyup hem geliştiren Sultan 2. Abdülhamit'in hakkının hukukunun savunucusudur. AK Parti Çanakkale'dir, Kut'ül Amare'dir. AK Parti, yedi düvelin en modern silahlarla, en büyük ordularla üzerimize geldiği anda bile imanı ve cesaretiyle zincirleri kıran, oyunları bozan ecdadın torunudur."

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Zahirde bize stratejik ortak gibi gözüküp de attığı her adımla bizi stratejik hedef haline getirmeye çalışanlara teslim olmadık olmayacağız. Kısa çöpün uzun çöpten hakkını bir gün mutlaka alacağına inandık, inanmayı sürdüreceğiz." dedi.

Başkan Erdoğan, partisinin 6. Büyük Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, hiçbir zaman mücadeleden kaçan, davası ve ülkesinin yıpranması pahasına kendi alanını korumaya çalışan bir parti olmadıklarını, olmayacaklarını belirtti.

Görülen her haksızlık, adaletsizlik, zulüm ve riyakarlık karşısında seslerini yükseltmekten geri durmadıklarını, durmayacaklarına işaret eden Erdoğan, hak, vatan, millet, insanlık için kavga verilirken pencereden seyretmediklerini, bundan sonra da seyretmeyeceklerini vurguladı. Erdoğan, şöyle devam etti:

"Zalimler vurdukça sinenlerden, teröristlere boyun eğenlerden, acılardan çıkar sağlamaya çalışan menfaatperestlerden olmadık, olmayacağız. Önde yiğitler, aslan gibi vuruşurken arkada başka hesaplar içinde el ovuşturanlara benzemedik, benzemeyeceğiz. Ülke yanarken fırsatçılık peşinde koşanlara itibar etmedik, etmeyeceğiz. Dünyayı sömürerek kendilerine refah düzeni kuranlara boyun eğmedik, eğmeyeceğiz."

Erdoğan, hayatlarını ve geleceklerini kurtarmak için yollara dökülen masum insanlar, denizlerin, okyanusların, ırmakların karanlık sularında, tel örgülerin, yüksek duvarların önünde ağlarken gülenlerden, onlara çelme takanlardan olmadıklarını, olmayacaklarını dile getirdi.

- "Bizi stratejik hedef haline getirmeye çalışanlara teslim olmadık"

Filistinlilere zulmedilirken, ilk kıble Kudüs'teki kutsallar çiğnenirken kafasını başka tarafa çevirenlerin safına katılmadıklarını ve katılmayacaklarını vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:

"Sınırlarımızın dibinde oluşturulmaya çalışılan terör koridoruna rıza göstermedik, göstermeyeceğiz. Zahirde bize stratejik ortak gibi gözüküp de attığı her adımla bizi stratejik hedef haline getirmeye çalışanlara teslim olmadık, olmayacağız. Kısa çöpün uzun çöpten hakkını bir gün mutlaka alacağına inandık, inanmayı sürdüreceğiz. Zalim Nemrut'u öldüren küçücük sineğin hikmetinden şüphe duymadık, duymayacağız. Kimsenin hakkına göz dikmediğimiz gibi kendi hakkımızın gasbedilmesine izin vermedik, vermeyeceğiz. Kendi umutlarımızı, hayallerimizi, hedeflerimizi başkalarının insafına terk etmedik, etmeyeceğiz. Kazandığımız her başarıyı bir sonraki başarıların başlangıç noktası olarak gördük, göreceğiz. Rabb'imizin ihsanından, lütfundan, yardımından, kereminden asla şüphe duymadık, duymayacağız. Tarihin dolgu malzemesi değil, inşacısı olduğumuzu unutmadık, unutmayacağız."

Masa başı siyaset yapmadıklarını aktaran Erdoğan, asla karanlık odakların dümen suyuna girmediklerini, siyaset mühendisliklerine itibar etmediklerini belirtti.

- "Milletimizin talep ve beklentilerine göre icraat yaptık"

Rakip bulamadıklarında kendi kendileriyle yarıştıklarını anlatan Erdoğan, güçlerini darbecilerden, vesayet odaklarından değil milletten aldıklarını bildirdi. Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Elimize tutuşturulan programlara göre değil, milletimizin talep ve beklentilerine göre icraat yaptık. Merhum Aliya, 'Büyük milletlerin imtihanı da büyük olur.' derdi. Milletimizin büyüklüğünden şüphe etmediğimiz gibi sınamalarımızın büyüklüğünü de hiçbir zaman unutmadık. Bir ayağımızla İstanbul'a, Ankara'ya, 81 vilayetimize sıkı sıkıya basarken, diğeriyle Bosna'dan Bakü'ye, Semerkant'tan Hartum'a bölgemizin ve dünyanın dört bir yanını adımlıyoruz. Biz medeniyetimizin köklerini Medine'nin mimberinde, Mescid-i Aksa'nın kubbesinde, coğrafyamızın dört bir yanındaki kürsülerinde, Selimiye'nin, Süleymaniye'nin, Fatih'in, Sultanahmet'in minarelerinde ararız. Biz geçmişimizi Dede Korkurt'un hikayelerinde, Yunus Emre'nin şiirlerinde, Hacı Bayram Veli'nin öğütlerinde, Buhurizade Itri'nin tekbirinde, Karahisari'nin hattında buluruz. Vatanımıza sadece nüfus cüzdanımızla değil, kalbimizle ruhumuzla, her şeyimizle bağlıyız. Böyle olduğu içindir ki gerektiğinde onun uğruna canımızı dahi feda etmekten çekinmeyiz."

Türkiye'yi çok sevdiklerini ifade eden Erdoğan, bu nedenle "Türkiye'ye birinci sınıf demokrasi, ekonomi, hizmet yakışır." dediklerini, AK Parti'nin kuruluşundan bugüne kadar da bunun için çalışıp mücadele ettiklerini söyledi.

Erdoğan, kimlik siyaseti değil millet siyaseti, kavga siyaseti değil hizmet siyaseti yaptıklarını, hep inşa etmenin, üretmenin, büyütmenin peşinde olduklarını dile getirdi.

Hiç kimseyi aynı kalıba sokmaya çalışmadıklarına işaret eden Erdoğan, tüm renkleri zenginlik görerek olduğu gibi kabul ettiklerini bildirdi.

"Soframızın paylaştıkça bereketlendiği inancıyla yardım eli için uzanan hiçbir eli boş çevirmedik." diyen Erdoğan, Türk milletinin birliği, beraberliği güçlendikçe Türkiye'nin gücünün arttığını, imkanlarının genişlediğini anlattı.

- "Ekonomik darbe yapmaya kalktılar"

Aynı zamanda husumetlerin de çoğaldığını aktaran Erdoğan, "Dışarıdan kurdukları tuzaklar yetmedi, içerideki ihanet odaklarını da harekete geçirdiler. Sokak darbesi, yargı-emniyet darbesi, çukur eylemleriyle terör darbesi, ülkemiz dışından taciz atışlarıyla sınır darbesi, seçim sonuçlarını bahane ederek siyaset darbesi yapmaya kalktılar. Kuru, dövizi, faizi kullanarak ekonomik darbe yapmaya kalktılar." değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, 2012'deki kongre konuşmasına, "Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır / Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır / Aşk celladından ne çıkar, madem ki yar vardır / Yoktan da vardan da öte bir var vardır / Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır / O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır / Sakın kader deme, kaderin üstünde bir kader vardır / Ne yapsalar boş, göklerden gelen bir karar vardır / Gün batsa ne olur, geceyi onaran bir mimar vardır / Yanmışsam, külümden yapılan bir hisar vardır / Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır / Sırların sırrına ermek için sende anahtar vardır / Göğsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır / Senden umut kesmem, kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır/ Sevgili, en sevgili, ey sevgili." dizelerini okuyarak başladığını hatırlattı.

Bu şiiri okuduğu tarihten itibaren geçen dönemde yaşanılanları göz önüne getirdiğini ifade eden Erdoğan, kaderin üstündeki kaderin tezahürüne her vesileyle şahit olunduğuna dikkati çekti. Başkan Erdoğan, şunları kaydetti:

"Son 5, 6 yılda yaşadığımız her hadiseyle gördük ki bir, iri, diri, kardeş olduğumuzda, hep birlikte Türkiye olduğumuzda hiç kimsenin bize gücü yetmez. Bugün her türlü tehdidin karşısında dimdik ayakta kalan bir Türkiye'yi bu duruşumuza borçluyuz. Hep söylediğim gibi, bana böyle bir milletin evladı olmayı nasip eden Rabb'ime binlerce kez hamdediyorum. Rahmetli Cengiz Aytmatov, 'Gün olur asra bedel.' diyor. Türkiye'nin AK Parti'li yıllarında da milletimiz asırlara bedel hizmetlere kavuşmuştur. Her fırsatta, özellikle de illerimize her gittiğimizde bu hizmetleri kısaca özetleyerek ülkemizi nereden nereye getirdiğimizin muhasebesini yapıyoruz."

ktidara gelirken Türkiye'yi eğitim, sağlık, adalet ve emniyet üzerinde yükselteceklerini söylediklerini hatırlatan ve söyledikleri gibi de "Eğitim, sağlık, adalet ve emniyet" dediklerini ifade eden Erdoğan, AK Parti'nin bugüne kadar yaptığı hizmetlerin yer aldığı 14 dakikalık videonun tekrar izletilmesini istedi.

- "Eğitim bütçemizi 10,5 milyar liradan 135 milyar liraya yükselttik"

Başkan Erdoğan, Türkiye'yi dört temel üzerinde yükseltecekleri ilk adımın eğitim olduğunu söyledi.

Eğitimde, 12 yıllık zorunlu eğitimi 4+4+4 olarak üç kademeli hale getirerek çocukların önünde yeni bir dönem başlattıklarını anımsatan Erdoğan, üniversiteye girişteki tüm ayırımcı uygulamalara son verdiklerini dile getirdi.

Çocukların medeniyetlerini ve tarihlerini daha iyi öğrenebilmeleri için ortaokuldan itibaren Kuran-ı Kerim ve Siyer-i Nebi gibi seçmeli dersler getirdiklerini aktaran Erdoğan, Fatih Projesi kapsamında sınıflara 432 bin etkileşimli tahta, yaklaşık 46 bin çok fonksiyonlu yazıcı kurduklarını ifade etti.

Öğrencilere ve öğretmenlere 1,5 milyona yakın tablet bilgisayar dağıtıldığını belirten Erdoğan, "Eğitim bütçemizin büyüklüğünü 10,5 milyar liradan 135 milyar liraya yükselttik. İlköğretimde öğrenci sayımız 9,5 milyon civarında sabit kalmasına rağmen 288 bin yeni derslik yaparak okul sayımızı 51 binden 81 bine çıkardık. Bu okullarımıza 605 bin yeni öğretmen atayarak toplam öğretmen sayımızı 920 bine ulaştırdık." diye konuştu.

Başkan Erdoğan, okullardaki spor salonları sayısını 2 bin 781'den 9 binin üzerine, laboratuvar sayısını 22 binden 37 bine yükselttiklerini anlatarak, geçen eğitim-öğretim yılında öğrencilere 213 milyonun üzerinde ders kitabını ücretsiz dağıttıklarını söyledi.

- "Üniversite sayısı 76'dan 207'ye ulaştı"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İmam Hatip Ortaokulları ve liselerindeki öğrenci sayısının, bu kurumlara yönelik kasıtlı uygulamalar sebebiyle 64 bine kadar düştüğünü, bugün bu sayının bir milyon 240 bin düzeyinde olduğunu bildirdi.

Meslek liselerindeki öğrenci sayısını da 885 binden bir milyon 686 bine çıkardıklarını vurgulayan Erdoğan, fen liselerinde de bu sayının 12 binden, 119 bine ulaştığını kaydetti.

Üniversite sayısının 76'dan 207'ye ulaştığını belirten Erdoğan, akademik personel sayısının da 76 binden 160 bine yükseldiğini ifade etti.

Erdoğan, gençlere spordan, sanata kadar her alanda hizmet veren gençlik merkezlerinin sayısını 9'dan 286'ya çıkardıklarını aktararak, şöyle devam etti:

"Sadece geçtiğimiz yıl itibarıyla bu merkezlerde düzenlenen faaliyetlere 13 milyona yakın gencimiz katılmıştır. Yükseköğrenimdeki gençlerimizin barınma sorunlarını çözmek için yurtlarımızın yatak kapasitesini 188 binden 667 bine ulaştırdık. Yurtlarda kalan öğrencilerimize 330 lira beslenme yardımı yapıyoruz. Bu yıl 17 bin, önümüzdeki yıl 60 bin, 2020'de ise 41 bin kapasiteli yeni yurtları hizmete alıyoruz. Başvuran her öğrencimize lisans için 470 lira, yüksek lisans için 940 lira, doktora için de bin 410 lira burs veya kredi veriyoruz. Ülkemizdeki spor tesislerinin sayısını 3 bin 500'ün üzerine çıkardık. Futboldan basketbola, atletimizden yüzmeye kadar her branşta sporcularımızın yetişmesi için özel programlar uyguluyoruz. Milletimize söz verdiğimiz toplam 750 bin seyirci kapasiteli 32 yeni modern stadyumdan 15'ini tamamladık. 11'nin inşası, diğerlerinin proje çalışmaları sürüyor. Şimdi bunlara Kütahya, Denizli, Uşak, Tokat ve Sinop'ta 5 yeni stadyumu da ekleyerek, sayıyı 37'ye yükseltiyoruz."

Erdoğan, hastane ve diğer tedavi birimlerinde birinci basamakta yapılan test sayısını iki kattan fazla artırdıklarına işaret etti.

Sağlık çalışanlarının sayısını 378 binden 928 bine çıkardıklarını vurgulayan Erdoğan, hastanelerdeki cihazların sayısını da 20 kata kadar artırdıklarını bildirdi.

Ambulans sayısını 618'den 5 bine çıkardıklarını vurgulayan Erdoğan, daha önce hiç olmayan uçak, helikopter, bot ve paletli ambulansları hizmete sunduklarını belirtti.

Ambulans hizmetlerinden bu yılın ilk 6 ayında 2 milyon 600 binin üzerinde vatandaşın istifade ettiğini anlatan Erdoğan, "Şehir hastaneleri sağlık alanında milletimize verdiğimiz hizmetlerin en üst çıtasını oluşturuyor. Şu ana kadar Yozgat, Isparta, Mersin, Adana, Kayseri ve Elazığ şehir hastanelerini tamamlayıp, hizmete aldık. Ankara Bilkent, Manisa ve Eskişehir şehir hastanelerini bu yıl içinde hizmete alıyoruz. İnşaatı süren ve ihale sürecinde olanlarla toplam 44 bin 409 yatak kapasiteli 31 şehir hastanesini ülkemize kazandırıyoruz." ifadelerini kullandı.

Başkan Erdoğan, 16 yılda 245 adalet sarayı inşa ederek mahkemeleri köhne binalardan kurtarıp modern çalışma alanlarına kavuşturduklarını dile getirdi.

Hakim ve savcı sayısını 9 bin 349'dan 17 bin 179'a, adalet personeli sayısını da 26 binden 62 bine çıkartarak hizmetlerin daha hızlı ve kaliteli verilebilmesini temin ettiklerini vurgulayan Erdoğan, adli tıp sistemini geliştirerek, ülke geneline yaygınlaştırarak, delillerin en doğru ve en hızlı şekilde değerlendirilmesini sağladıklarını kaydetti.

İstinaf mahkemelerini hayata geçirerek yargılama sürelerini kısalttıklarını aktaran Erdoğan, arabuluculuk ve uzlaştırma sistemlerini getirdiklerini, bu reformlarla mahkemelerle birlikte Yargıtay ve Danıştayın da iş yükünü hafiflettiklerini söyledi.

Anayasa Mahkemesine doğrudan başvuru imkanı getirdiklerini, kamu denetçiliği sistemini hayata geçirerek vatandaşlara yeni bir hak arama yolu açtıklarını anlatan Erdoğan, şu ifadeleri kullandı:

"Temel kanunlarımızın tamamını yeniledik. Vatandaşlarımızın lekelenmeme hakkına riayet için soyut ve genel ihbarlarla şikayetleri soruşturma konusu olmaktan çıkarttık. Emniyette vatandaşlarımızın huzur ve güven içinde hayatlarını sürdürebilmeleri gayesiyle her alanda çok önemli reformları hayata geçirdik. İllerimizin tamamında, ilçelerimizin büyük bir bölümünde hizmete geçirdiğimiz plaka tanıma ve kamera sistemiyle suçların aydınlatılma oranında ciddi artış sağladık. Mobil plaka tanıma ve elektronik denetleme sistemlerini yaygınlaştırarak bu alandaki etkinliğimizi daha da artırdık. Balistik inceleme, DNA analizi, parmak izi, yüz tanıma sistemi gibi yeni teknolojilerin kullanımını etkinleştirerek ülkemizin her yerinde suçla ve suçluyla mücadelemizi güçlendirdik. Merkezi nüfus idaresi sistemiyle kamunun vatandaşa verdiği hizmetlerde büyük bir devrim gerçekleştirdik. Bugün kamu hizmetlerinin tamamı bu sistem üzerinden ve tek bir kimlik numarasıyla yürütülebiliyor. Adrese dayalı nüfus kayıt sistemiyle de hem nüfusumuzun demografik dağılımını hem de nüfus hareketlerini kolayca takip edebilir, hizmetleri buna göre planlayabilir hale geldik."

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Birileri bizi güya ekonomi, yaptırım, kur, döviz, faiz, enflasyonla tehdit ediyor. Onlara diyoruz ki oyununuzu gördük ve meydan okuyoruz." dedi.

Başkan Erdoğan, AK Parti 6. Olağan Büyük Kongresi'ndeki yaptığı konuşma sırasında, Dünya haritasının üzerinde Sultan Alparslan, Osman Gazi, Fatih Sultan Mehmet ve Recep Tayyip Erdoğan'ın resimlerinin bulunduğu "Tarih tekerrürden ibaret" yazılı bir pankartı işaret etti ve "Bu ne güzellik... Layık olabilirsek ne mutlu bizlere.." dedi.

"Ayın 26'sında Malazgirt'e var mıyız?" diye soran Erdoğan, salondan "Evet" cevabını aldı.

- "AK Parti, Türkiye'dir"

"AK Parti, İstiklal harbimizdir" ifadesini kullanan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"AK Parti, cumhuriyetimizdir. 'Artık yıkıldı, yok oldu' denilen bir milleti, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün liderliğinde küllerinden yeniden doğarcasına ayağa kaldıran milli mücadele ruhunun temsilcisidir. AK Parti, çok partili hayattır. Rahmetli Menderes'in bedelini canıyla ödediği demokrasi mücadelesinin bugünkü sancaktarıdır. AK Parti, kalkınmadır. Rahmetli Özal'ın binbir meşakkatle açtığı kalkınma yolunun günümüzdeki takipçisidir. AK Parti bugündür. Geçtiğimiz 16 yılda Türkiye'yi demokraside, ekonomide geliştirerek, 2023 hedefleriyle buluşturarak milletimizin hayalini gerçekleştirendir. AK Parti, gelecektir. Gençlerimize 2053 ve 2071 vizyonlarını emanet ederek, ülkemizin önümüzdeki yarım asrını, bir asrını aydınlatandır. AK Parti, Türkiye'dir."

Bunun için "AK Parti'yi milletimiz kurmuştur" dediklerini hatırlatan Erdoğan, AK Parti'nin tarihinin milletin tarihi kadar eski olduğunu söyledi.

Başkan Erdoğan, "Bunun için AK Parti'ye tüm gücümüze sahip çıkıyor, partimizi gözümüz gibi koruyoruz. Her bir AK Parti'linin de bu şuurla partisine ve davasına sahip çıktığına inanıyorum. Bu şarkının sonu yok." dedi.

- "Biz zalimlerin karşısına işte bu inançla dikiliyoruz"

AK Parti'nin misyonunu en güzel Mehmet Akif Ersoy'un dizelerinin anlattığını belirten Erdoğan, İstiklal Şairinin "Zulmü Alkışlayamam" şiirini okudu.

Erdoğan, "Biz zalimlerin karşısına işte bu inançla dikiliyoruz. Biz, mazlumlara gönlümüzü ve imkanlarımızı işte bu anlayışla sonuna kadar açıyoruz. Biz ecdadımıza işte bu hissiyatla tüm gücümüzle sahip çıkıyoruz. Biz, istiklalimiz uğrunda gerektiğinde canımızı işte bu şuurla ortaya koymaktan çekinmiyoruz." dedi.

AK Parti'nin seçim şarkısı "Yoktur mazimde zulme teslim olan" şarkısının dizelerinin yer aldığı pankartı okuyan Erdoğan, "AK Kadınlarımıza teşekkür ediyorum." dedi.

- "Milletimizin ayağına takılmaya çalışılan prangaları parçalayıp atıyoruz"

Başkan Erdoğan, "Biz işte bu imanla, ülkemizin ve milletimizin ayağına takılmaya çalışılan prangaları parçalayıp atıyoruz. Biz, işte bu sorumlulukla, soysuzlara zağarlık yapmak yerine onlara meydan okuyoruz. Ne demek zağarlık, av köpeği..." değerlendirmesinde bulundu.

Hazreti Ali'ye atfedilen "Haksızlığa karşı susarsanız, hakkınızla birlikte şerefinizi de kaybedersiniz" sözüne işaret eden Erdoğan şunları kaydetti:

"Biz, sadece hakkımızı değil aynı zamanda ülkemizin ve milletimizin de şerefini savunuyoruz. Bazıları bunu anlamakta zorluk çekebilir. Bazılarının dünyalarında şeref, namus, haysiyet, dik duruş, onurlu bir hayat sürmek gibi kavramların karşılığı olmayabilir. Bizim için bu değerlerimiz her şeyimizdir. İmandır o cevher ki ilahi ne büyüktür. İmansız olan paslı yürek sinede yüktür. Bizim hayatımızın manası budur. Milletimizle birlikte 16 yıldır karşımıza çıkan onca sıkıntıya, önümüze konan onca engele, kurulan onca sinsi tuzağa, yapılan onca saldırıya işte bu inançla karşı koyduk ve zafere ulaştık. 15 Temmuz destanını işte bu hissiyatla verdiğimiz mücadele sayesinde kazandık. Bugün de birileri, bizi güya ekonomiyle yaptırımla, kurla, dövizle, faizle, enflasyonla tehdit ediyor. Biz de onlara diyoruz ki 'Oyununuzu gördük ve meydan okuyoruz.' Biliyoruz ki; iman varsa imkan da vardır."

- "Hiç kimse bu milletle, bu ülkeyle oynamaya kalkmasın"

Milletin bugüne kadar nice ihanetleri, tuzakları hep imanıyla boğduğuna işaret eden Erdoğan, "Kardeşlerimizin ve dostlarımızın duasıyla, desteğiyle her türlü zorluğun üstesinden geldik. Bugün de yine imanımızla mücadelemizi yürütüyoruz. Türkün cesareti ve müslümanın aklı, imanının tezahürüdür. Hem cesareti, hem aklı olan bu milletin karşısında duracak hiçbir fani güç tanımıyoruz. Hiç kimse bu milletle, bu ülkeyle oynamaya kalkmasın. Çünkü biz, 'Ya olacağız ya öleceğiz' diyerek, hedeflerimize doğru yürüyen bir milletiz." değerlendirmesinde bulundu.

Başkan Erdoğan, buradan bir kez daha haykırdığını belirterek, "Başaramayacaksınız, milletimizi bölemeyeceksiniz, ezanlarımızı susturamayacaksınız, bayrağımızı indiremeyeceksiniz, devletimizi yıkamayacaksınız. Türkiye'nin yükselişini durduramayacaksınız. Hedeflerimize ulaşmamıza engel olamayacaksınız. Çünkü biz Türkiye'yiz. Çünkü biz Türk milletiyiz. Çünkü biz Müslümanız. Çünkü biz insanlığın ortak sesi ve vicdanıyız." diye konuştu.

- Erdoğan yeniden seçildi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip AK Parti 6. Olağan Kongresinde bin 380 oyla yeniden genel başkan seçildi.

Ankara Spor Salonun'da gerçekleştirilen AK Parti 6. Olağan Kongresi sona erdi. Kongrede kayıtlı bin 457 delegeden bin 381 delege oy kullandı, 1 oy geçersiz sayıldı. Buna göre Cumhurbaşkanı Erdoğan bin 380 oyla yeniden AK Parti Genel Başkanı seçildi.

Ankara, AA- iha

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız