AÖF Soru Davası Sonuçlandı!..

Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi (AÖF) 2002 yılı güz dönemi sınav sorularının, İnönü Üniversitesi’nde muhafaza edildikleri kolilerden çalınıp satıldığı iddialarıyla ilgili olarak Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen dava sonuçlandı.. Soruların çalınması ile ilgili suçlanan sanıklar “Çete” suçundan beraat etti. Bu 7 sanıktan aralarında İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi (İİBF)’nin eski sekreteri Mehmet P. ile fakültede görevli şef ve bir işçinin bulunduğu 3 kişi “Hırsızlık” suçundan hapis ve para cezasına çarptırılırken, 4 kişi hakkında ise beraat kararı verildi. Bu arada, olayla ilgili olarak “Görevi İhmal”le suçlanan fakültenin eski dekanı ile 2 öğretim üyesi de ceza aldı.

OLAY VE İDDİANAME..
7-8 Eylül 2002 tarihinde yapılacak olan AÖF güz dönemi sınav sorularının İnönü Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nde muhafaza edildikleri yerden çalınıp, satıldığı yolundaki iddialar üzerine Jandarma tarafından operasyon başlatılmış, ilk etapta o dönemin fakülte sekreteri olan ve halen Belediye Esenlik Şirketi’nde genel müdür yardımcısı olan Mehmet P., fakültenin şeflerinden Ahmet T. ve “temizlik işçisi” kadrosunda istihdam edilen Ebubekir I.’ın yanı sıra soruyu aldığı öne sürülenlerden Yüksel Ö. mahkemece tutuklanmışlar, yine çalınan soruları aldıkları öne sürülenlerden Gökhan M., Erkan B. ve Mehmet T. İse tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmışlardı. Bu olayın ortaya çıkması üzerine, AÖF’nin 7-8 Eylül 2002 tarihlerinde yapılmış olan güz dönemi sınavları iptal edilmiş, daha sonra tekrarlanmıştı.

Olayla ilgili olarak 19 Eylül 2002’de Cumhuriyet Savcısı Tuncay Şenerol tarafından hazırlanan iddianamede; AÖF’nin sınavının 7-8 Eylül’de yapıldığı, 8 Eylül tarihinde Siirt’te sınava giren Turgut Gündebahar adlı bir polis memurunun, sınav soruları ve cevaplarının 100 milyon TL karşılığında “ortalıkta satıldığı” ihbarı üzerine araştırma başlatıldığı belirtilmişti. İddianamede, bu araştırmada; Malatya’ya gönderilen ve il yedeği olarak adlandırılan, mühürlü ve içerisinde tüm derslerin soru kitapçıklarının bulunduğu sandığın mühürünün kesilerek içerisindeki soru kitapçıklarının çalındığının anlaşıldığı, bunun üzerine sınavın iptal edildiği, ülke çapındaki bu sınav iptalinin devlete büyük mali külfet getirdiği belirtilmişti.

4’ü tutuklu 7 sanığın “Cürüm İşlemek İçin Teşekkül Oluşturmak- Hırsızlık- Hırsızlık Malı Bilerek Kabul Etmek ve Bu Suçlara İştirak”le suçlandığı 19 Eylül 2002 tarihli iddianamede;AÖF sınavları ile ilgili hiçbir görev ve yetkileri olmayan İnönü Üniversitesi İİBF fakülte sekreteri Mehmet P. ile fakülte görevlileri Ahmet T., Ebubekir I. ve Yüksel Ö.’nün, daha önceden soruları çalma konusunda anlaşıp birlikte hareket ettikleri, 5 Eylül günü, Mehmet P.'in yanında Ahmet T. ve Ebubekir I. olduğu halde, sınav sandıklarının taşınması sırasında il yedeği olarak adlandırılan soruların bulunduğu sandığı merdiven altına götürdüğü, burada mührü tırnak makası ile kesip açtığı, soru kitapçıklarını alıp, sandığı yerine koyduğu, kitapçıkları Ahmet T.’a verdiği, bu kişinin soruları Mehmet P.'nin odasına koyduğu, P’nin akşam soruları eve götürüp evdeki fotokopi ile çoğalttığı, Ahmet T., Yüksel Ö. ve Ebubekir I. vasıtasıyla soruların yayıldığı, aynı şahısların 2002 Haziran ayı döneminde de soruları çalmak amacıyla teşekkül oluşturdukları, ayrıca Gökhan M., Erkan B. ve Mehmet T.’nin de çalıntı oldukları halde soruları alıp kullandıkları iddialarına yer verilmişti.

2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan davayla ilgili olarak 12 Eylül 2002’de tutuklanan Mehmet P., Ahmet T., Ebubekir I. ve Yüksel Ö. yaklaşık 40 gün tutuklu kaldıktan sonra tahliye edilmişler ve davada tutuklu kalmamıştı. İddianameye göre tutuklanmış olan 4 sanık hakkında 12 yıla kadar, tutuksuz 3 sanık hakkında ise 5 yıla kadar hapis cezası isteniyordu.

Soru çalınması suçlamasına muhatap olmayan, ancak sorumlulukları altındaki soruların çalınması nedeniyle “görevi ihmal”le suçlanan, dönemin İİBF Dekanı Prof.Dr. Mustafa B., aynı fakültenin dekan yardımcısı Yrd.Doç.Dr. Hüseyin E., fakülte öğretim üyelerinden Yrd.Doç.Dr. Levent G. ile fakülte şeflerinden Hüsamettin Y. hakkında da soruşturma ve başka bir dava açılmış, sonra ana davayla birleştirilmişti.

40 gün hapis yatan dönemin İİBF Sekreteri Mehmet P., tahliye edildikten bir süre sonra üniversitedeki görevinden emekli olmuş, 28 Mart 2004’te Cemal Akın’ın Belediye Başkanlığı görevine seçilmesinden kısa bir süre sonra da Belediye bünyesindeki Esenlik Şirketi’nin genel müdür yardımcılığına getirilmişti.

SON DURUŞMA..
Malatya 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki son duruşmada; sanıklardan Mehmet P., Ahmet T., Ebubekir I. ve Yüksel Ö.’nün yanı sıra sanık avukatları olarak Ali Yıldırım, Mehmet Görgeç, Bayram Taşkın, Necati Karabay, Selçuk Cıcık ve Şahin Tezcan ile davacı konumda olan Eskişehir Anadolu Üniversitesi AÖF’nin avukatı Filiz Çam hazır bulundular.

Sanık avukatları, savcının sanıkların cezalandırılmasına dair mütalaasına katılmadıklarını, yeterli delil olmadığı gerekçesiyle müvekkilleri hakkında beraat kararı verilmesini istediklerini bildirdiler.

“BUNU YAPMAM İNTİHARDIR..”
Sanıklardan Mehmet P., son duruşmada, avukatlarının savunmasına katıldığını, kendisinin iddia edilen suçu işlemediğini öne sürdü ve özetle, “Sınav şeklini en iyi ben biliyorum. Kaç soru kitapçığının geldiğini, kaç mührün geldiğini Anadolu Üniversitesi yetkilileri de bilmiyor, buna dair herhangi bir tutanak da yoktur. Siirt’teki polis, Malatya’nın sorularının çalındığını ihbar ettiğini söylüyor. Soruların nereye ait olduğu soru kitapçıklarından belli olmaz. Bunu ancak ulaştıran ve alan bilir.

Diğer bir beyanı polislerin de eline gezdiğine dairdir. Yine belirtilen şekilde Kayseri’de 17 saat civarında mola verilmiştir. Bekleyenler, bu işe nezaret edenler içerisinde veya yakınları polis olanlar mevcuttur. Yine yedek soru kitapçığını açtığım takdirde bunun ortaya çıkacağını en iyi ben bilirim. Bu işi 10 yıl boyunca yaptım. Çünkü yedek soru kitapçığı ancak bir ihtiyaç halinde açılır. Buna dair tutanak tutulur, sınav evrakları Eskişehir’e döndüğünde de bu yedek soru kitapçığının açıldığı belli olur. Bu itibarla bunun gizlenmesi ve saklanması mümkün değildir. Nerenin yedeği olduğu da açığa çıkacaktır.

Ben herhangi bir şekilde bu işi yapmış olsaydım, yani yardım etme düşüncesinde olsaydım, Ağustos ayında öğretim görevlileri, sınav salon görevlileri belirleniyor. Sınav öncesi yardımcı olabilirdim. Daha açık bir deyimle, bu şekilde yani yedek soru kitapçığının açılması suretiyle bunu yapmam ancak intihardır. Ben belli yerlere gelmiş, belli tecrübesi olan insanım. Bunu yapmam mümkün değildir. Sadece yanımdakinin işkenceden kurtulması ve daha başka insanların zarar görmesini önlemek için karakolda çelişkili bir şekilde bunu kabul ettim. Adalete güveniyordum, nasıl olsa bu ortaya çıkacak diye düşünmüştüm. Suçsuzum, beraatimi istiyorum.” şeklinde savunma yaptı.

ÇETE SUÇUNDAN BERAAT..
Son savunmaların ardından mahkeme kararını açıkladı. Mahkemenin kararında, Mehmet P., Ahmet T., Ebubekir I. ve Yüksel Ö. Hakkında “teşekkül oluşturma” suçundan kamu davası açılmış olmasına rağmen, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre bu suçun işlendiğinin sabit olmadığından bu suçlamadan beraatlerine, yine Yüksel Ö.’nün hırsızlığa fer-i iştirakten açılan davaya rağmen delil durumuna göre bu sanığın bu suçtan da beraatine, yine sanıklardan Gökhan M., Erkan B. ve Mehmet T.’nin “cürüm eşyası almak” suçunu işledikleri sabit olmadığından, bu şahısların da beraatine karar verdi.

3 SANIĞA “HIRSIZLIK” SUÇUNDAN HAPİS..
Sanıklardan Mehmet P., Ahmet T. ve Ebubekir I.’ı, “Hırsızlık” suçundan önce 4’er yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına karar veren mahkeme, daha sonra sanıklar lehine indirimler yaptı. Sanıklar lehine yapılan sıralı indirimlere göre; bunlardan Ebubekir I.’ın cezasının yarı oranında indirilerek 2 yıl hapisle cezalandırılmasına, “Hırsızlığa konu soru kitapçıklarının suç tarihi itibarıyla değerinin azlığı nedeniyle, 765 sayılı TCK’nin 522/1 maddesi gereğince meydana gelen zararın fahiş olması, bundan dolayı çok sayıda insanın maddi ve manevi zarara uğraması gözetilerek sanıkların cezalarının takdiren ½ oranında indirilerek Mehmet P. ve Ahmet T.’ın 2’şer yıl, Ebubekir I.’ın 1 yıl hapisle cezalandırılmasına”, bu cezaların 1/6 oranında düşürülerek Mehmet P. ve Ahmet T.’ın 1’er yıl 8’er ay hapis, Ebubekir I.'ın ise 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi.

Mahkeme; Ebubekir I.’ın cezasını 1.800 YTL para cezasına çevirirken, Mehmet P. ve Ahmet T. hakkındaki hapis cezasını para cezasına çevirmedi. Ancak bu 3 sanıktan Ebubekir I.’ın para, Mehmet P.ve Ahmet T.’ın 1’er yıl 8’er aya inen hapis cezalarını, “sanıkların geçmişteki halleri ve suç işleme konusundaki eğilimlerine göre cezalarının ertelenmesi halinde ileride yeniden suç işlemekten çekinmelerine sebep olacağı hakkında mahkemede kanaat oluştuğundan” ertelenmesini kararlaştırdı.

ÖĞRETİM ÜYELERİNE DE CEZA..
Mahkeme kararına göre, “Görevi İhmal”le suçlanan Prof.Dr. Mustafa B., Yrd.Doç.Dr. Hüseyin E. ve Yrd.Doç.Dr. Levent G. önce 6’şar ay hapis cezasına çarptırıldılar, daha sonra geçmişleri, sosyal ilişkileri ve dosya kapsamı doğrultusunda cezaları 5 ay hapis cezasına indirildi. Mahkeme ayrıca; bu 3 kişi hakkındaki 5 aylık hapis cezasını, günlüğü 6 YTL’den toplam 900’ar YTL “ağır para cezasına”, daha sonra bu cezanın adli para cezasına çevrilip, ardından da “geçmişteki halleri, suç işleme hususundaki eğilimlerine göre cezalarının ertelenmesi halinde ileride yeniden suç işlemekten çekinmelerine sebep olacağı kanaati oluştuğundan” bu para cezalarının da ertelenmesine karar verdi.

Öğretim üyeleriyle aynı suçlamayla yargılanan şef Hüsamettin Y. hakkında ise beraat kararı verildi.

JANDARMA HAKKINDA SUÇ DUYURUSU..
Mahkeme ayrıca, sanıklardan Ebubekir I.’ın cezaevine girerken yapılan muayenesinde de saptanan bazı bulgular ve bazı tanıkların, bu şahsa işkence yapıldığı yolundaki ifadeleri nedeniyle, işkence suçundan görevliler hakkında Malatya Cumhuriyet Başsavcılığına “derhal” suç duyurusunda bulunulması karanına da vardı. Operasyonu ve soruşturmayı jandarma yaptığı için, mahkemenin kastettiği görevlilerin jandarma mensupları olduğu ifade ediliyor.