SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Arkasını Takip Edecekmiş!..

A- A+ PAYLAŞ

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, 2 bin 206 metre yükseklikteki Nemrut Dağı zirvesinde, Türkiye'nin turizminin deniz, kum ve güneşten ibaret olmadığını, asıl turizm potansiyelinin tarihinde ve doğasında saklı olduğunu dile getirdi. Kültür ve Turizm Bakanı Günay, Adıyaman- Malatya arasındaki on yılların Nemrut sorununda tek tarafı dinleyip kararını verdi ve Nemrut'a Malatya tarafından yol açılmasını yanlış bulduğunu açıkladı!..

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, 2 bin 206 metre yükseklikteki Nemrut Dağı zirvesine tırmandı. Burada Vali Halil Işık, Belediye Başkanı Necip Büyükaslan, AKP Milletvekilleri Ahmet Aydın ve Şevket Gürsoy ile birlikte zirveye tırmanan Bakan Ertuğrul Günay'ı üç kuşaktan beri heykellerin bekçiliğini yapan Osman Yetkin karşıladı. Bakan Günay, Osman Yetkin'den devasa heykeller hakkında bilgi aldı. Bakan Ertuğrul Günay'a daha sonra Vali Halil Işık ve Müze Müdürü Arkeolog Fehmi Eraslan tarafından Nemrut Dağı hakkında bilgi verildi. Bakan Günay'a daha önceden hiç uygulanmayan yoğun güvenlik uygulandı.

Ellerinde uzi marka silahlar bulunan çok sayıda koruma, Ertuğrul Günay'ın etrafında kuş uçurtmadı. Zirveye daha sonra çıkan Bakan Ertuğrul Günay'ın eşi Gülden Günay, zirvede Bakan Günay'la el ele heykelleri inceleyerek bol bol hatıra fotoğrafı çektirdi.

Adıyaman'ın tarihsel bir hazineye sahip olduğunu fakat bunun değerinin yeterince bilinmediğine dikkat çeken Günay, "Adıyaman'da çok önemli tarihsel hazineler var. Ancak bütün bunları yeterince sahiplenildiği, şimdiye kadar bakımının yapıldığı, korumasının gerçekleştirilebildiği ve hem Türkiye'nin hem dünyanın sunumuna sunulabildiği söylenemez. Nemrut Dağı'ndaki bu buluntular yeterince korunmamış. Doğanın tahribatı ve insanların tahribatı konusunda üzerimize düşen görevin yeterince yerine getirilmediğini gördüm. Bundan önceki dönem daha çok yüzey araştırması ile geçmiş. Bence bu yüzey araştırmasının bir an önce sona ermesi ve burada bir restorasyonun başlaması gerekiyor. Bu konuda daha önce çalışan üniversitelerle, bilim adamlarıyla konuyu hızlı hale getirmek için daha ivedi hale getirmek için Ankara'ya döner dönmez bir çalışmayı başlatmayı düşünüyorum" dedi.

Nemrut Dağı zirvesine kadar Malatya tarafından yol açılmasının yanlış olduğunu savunan ve konunun adli mercilerde olduğunu kaydeden Günay, "Nemrut Dağı zirvesine Adıyaman bağlantısı için ciddi bir kaynak ayrılmış ve bu kaynak doğru kullanılmış gözüküyor. Belli bir mesafeye kadar yolun yapılması ve yolun sonraki kısmının yaya olarak çıkılması çok doğru. Buranın bir takım korumalardan yararlanabilmesi için böyle bir mesafenin konulması gerekiyor. Diğer yönden (Malatya'nın) yol çalışmasının heykellerin eşiğine kadar gelmesini çok yanlış buluyorum. Adıyaman tarafından gelen yol gibi belli bir mesafede kalması gerekiyor. Bu yolu bu tepeye kadar çıkartanlar hakkında açılmış olan bir soruşturma var. Bunun arkasını takip edeceğim" dedi.

2008 YILI TURİZM HEDEFLERİ
Turizmde 2008 yılı turizm hedeflerini soran gazetecilere açıklamalarda bulunan Bakan Günay, "Türkiye'deki turizm potansiyelinin sadece deniz, kum ve güneşten ibaret olmadığını, asıl turizm potansiyelinin tarihinde ve doğasında saklı olduğunu herkesin bilmesi gerekiyor. Türkiye ön Asya'daki, Doğu Avrupa'daki bütün medeniyetlerin izlerini taşıyan önemli bir toprak, bir açık hava müzesi niteliğindedir. Biz bu açık hava müzesi niteliğini, bu kültür hazinesini dünyaya sunabilirsek deniz, kum ve güneş turizminden elde ettiğimizden çok daha fazlasını hem gelir olarak, hem saygınlık olarak dünyada kazanabiliriz. Yeni dönemde turizmi daha çok kültür alanına, sağlık, doğa, termal alanına kaydırabilmek için yoğun bir çaba göstereceğiz" şeklinde konuştu.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız