SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Asimile Olmuş Kürdüz.."

0
Güncellendi - 2015-12-27 15:52:16
A- A+ PAYLAŞ

Bitlis'ten Malatya'ya göçetmiş bir ailenin çocuğu olarak Malatya'da dünyaya gelen ve 1993 yılında uçağının düşmesi sonucu şehit olan eski Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis'in oğlu Tarık Bitlis, katıldığı bir televizyon programında ilginç açıklamalarda bulundu.

Oğul Bitlis'in katıldığı programa ilişkin olarak medyatava.com internet sitesinde yayınlanan haber şöyle:

"Skytürk 360’ta Şimdi Söz Sizde’ye konuk olan Eski Jandarma Genel Komutanı Org. Eşref Bitlis’in oğlu Tarık Bitlis, 19 sene sonra ilk kez suikast kelimesini telaffuz etti.

Önceki akşam Skytürk 360’ta yayınlanan Şimdi Söz Sizde’de Hilmi Hacaloğlu’nun sorularını yanıtlayan 1993 yılında uçak kazasında ölen Eski Jandarma Genel Komutanı Org. Eşref Bitlis’in oğlu Tarık Bitlis, 19 sene sonra ilk kez suikast kelimesini telaffuz etti. Bitlis, “geldiğimiz şu noktada suikast demekten kendimi alamıyorum” dedi.

Eski Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis, 17 Şubat 1993’te Diyarbakır’a gitmek üzere Ankara’dan havalandıktan sonra düşen uçakta dört subayla birlikte yaşamını yitirmişti.  O yıl Nevroz öncesi PKK’ya bir operasyon planlamakta olan Org. Bitlis, Çekiç Güç’ün de Irak’ta varlığına karşı çıkan komutanlar arasında yer alıyordu. Devlet, uçağın buzlanma sonucu düştüğünü savunmuş ve dosyayı kapamıştı. Kaza sonrası suikast iddialarına kulak asmayan Bitlis’in oğlu Tarık Bitlis, 19 yıl sonra ilk kez ”suikast demekten kendimi alamıyorum” dedi. 

Bitlis: Suikasti dışarıdan bir örgüt ya da ülke gerçekleştirmiş olabilir, babam Çekiç Güç’e karşıydı

1993’teki olayları arka arkaya koyduğunda bugün suikast ihtimalinin güçlendiğini söyleyen Bitlis, bu suikastin ardında uluslar arası bir örgüt ya da yabancı bir devlet olabileceğini söyledi. Bitlis, “Babam Çekiç Güç’ün PKK’ya yardım ettiğini raporlarla ortaya koymuştu. Bunu Cumhurbaşkanı Özal’a yazdığı gibi, benzeri görüşteki raporlarını da devletin ilgili birimlerine yolladı. Bunları arşivlerde bulabilirsiniz” diye konuştu.

MİT’in Ergenekon şemasında 2. sırada Eşref Bitlis var

Bir dönem MİT Müsteşarlığı yapan Sönmez Köksal’ın, Meclis Komisyonu’na “bu konuda MİT’in bir raporu var” sözlerine rağmen ne MİT’te ne Emniyet’te bu konuyla ilgili çalışma olmadığı bilgisinin verildiğini söyleyen Tarık Bitlis, “ aynı MİT, Ergenekon şemasının iki numaralı ismi olarak Eşref Bitlis’i gösteriyor” dedi.

Tarık Bitlis: Babam yaşasaydı Ergenekon’dan içeride olurdu

Son dönemde medyada yazılan “Bitlis’i Ergenekon öldürdü” iddialarına itibar etmediğini söyleyen Tarık Bitlis, Hilmi Hacaloğlu’nun “babanız yaşasaydı Ergenekon davasında sanık mı tanık mı olurdu?” sorusuna, “rahmetli peder yaşasaydı silah arkadaşları gibi içeride olurdu” yanıtını verdi.

Tarık Bitlis: Eşref Bitlis, Kürt Sorunu’na Turgut Özal’la aynı pencereden bakmıyordu

TRT Haber’de yayınlanan “Fail-i Meçhul-Eşref Bitlis” isimli belgeselde Ahmet Özal’ın dile getirdiği, “Turgut Özal’la Eşref Bitlis aynı şeyi düşünüyorlardı. Yaşasalardı Kürt meselesi 1993 bitmeden çözülürdü” şeklindeki sözlerini de değerlendiren Bitlis, “ babam Jandarma Genel Komutanı olarak reisicumhura ABD’nin tutumunun yanlış olduğunu vurguluyor. O gün güdülen politika ve bugün gelinen noktaya bakıldığında onunla aynı noktada olma şansı yok. Bu farklılık devlet kayıtlarında da vardır” dedi.

Tarık Bitlis: Biz asimile olmuş Kürdüz

Eşref Bitlis’in 1992 yılında TRT’de Nazlı ılıcak tarafından sunulan bir programa dönemin HEP Başkanı Ahmet Türk’le birlikte çıktığını hatırlatan Tarık Bitlis, ailenin Kürt kökenli olduğunu da açıkladı. Bitlis, “ Ahmet Türk, Kürt; biz de Kürdüz. Ama asimile olmuş Kürdüz, Kürtçe bilmeyiz” dedi.

Tarık Bitlis: Babam hem Özel Kuvvetler’den hem de JİTEM’den rahatsızdı

Eşref Bitlis’in Jandarma içinde bir ekibi olmadığını söyleyen Tarık Bitlis, babasının yazdığı raporlara baktığında hem Özel Kuvvetler’den hem de istihbarat faaliyetleri için kurulan ancak sonra farklı işlere yönelen JİTEM’den rahatsızlık duyduğu anlamını çıkardığını söyledi." 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız