SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Asırlar Önce Neyse Şimdi de O

0
Güncellendi - 2015-12-28 03:58:21
Asırlar Önce Neyse Şimdi de O
A- A+ PAYLAŞ

Sürü sahipleri tarafından yüzyıllardır kullanılan Arguvan Cevizlidere Yaylası’ndaki yaylacılar adeta Ortaçağ koşullarında yetiştiricilik yapmaya çalışıyor. Yıllardır süregelen sorunlara yetkililer bir türlü çözüm üretmezken, iletişim olanaklarından da yoksun yaylacıların olası bir hastalık veya acil bir durumla karşılaşmamak için tek çareleri ise dua etmek.

Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği, küçükbaş hayvan üreticilerinin sorunlarını yerinde tespit etmeye devam ediyor. Birlik Başkanı İhsan Akın ve yönetim kurulu üyeleri, yaklaşık 15 bin hayvanın konakladığı Arguvan’ın Gümüşlü, İçmece, Bahçeli ve Sipahiuşağı Mahallerinin kullanımında bulunan Cevizlidere Yaylası’ndaki yetiştiricilerin sorunlarını dinledi.

“Dünyayla irtibatımız yok”

Geçmişte, Cevizlidere Yaylası’nda 25 bin civarında hayvanın bulunduğunu, şimdilerde ise bu rakamın 15 binlere kadar düştüğünü belirten yetiştiriciler “İlçe merkezinden buraya kadar 35-40 kilometrelik bir yol var. Tabii yol demek gerekirse.  Bu mesafeyi arazi tipi araçlarla 3-4 saatte zor alabiliyoruz. Burada herhangi bir verici olmadığı için dünyayla iletişimimiz kopuyor. Herhangi bir acil durumda ve hastalıkta elimiz-ayağımıza dolanıyor. Tek çaremiz böyle bir acil durum yaşamamak için dua etmek. Yıllardır devam eden sorunlarımıza bir türlü çözüm bulunmuyor. Bizler, son derece ilkel koşullarda hayvancılık yapmaya çalışıyoruz. Bütün olumsuz koşullara rağmen bu ülkenin hayvansal üretimine katkı sunuyoruz. Ancak 50 yıl önce de aynı sorunları yaşıyorduk, 50 yıl sonra da aynı sorunları yaşıyoruz.  Tek isteğimiz yaylamıza ulaşım ve iletişim sorununun çözülmesi” sözleriyle yaşadıkları sorunları aktardılar.

“Bizler yetiştirici değil miyiz?”

Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı İhsan Akın’a sorunların aktaran Cevizlidere Yaylasındaki yetiştiricilerden Şahin Parlatıcı, Şevki Koçdağ ve İbrahim Akyüz “Bu yaylayı atalarımız- dedelerimizden beri kullanıyoruz. Yaşadığımız sıkıntılar 50 sene önce de aynıydı 10 sene önce de aynıydı. Yolumuz yok. Dış dünyayı bırakın en yakın köyümüzle bile irtibat kuracak bir imkanımız yok. Erkekler için sorun olmasa bile kadınlarımızın- kızlarımızın kullanacakları bir tuvaletimiz bile yok. Yetkililer, sürekli olarak ‘hayvancılığa ve yetiştiricilere özel önem veriyoruz ve destekliyoruz’ diyorlar. Bu özel önemi ve desteği kime ve nerede veriyorlar? Yoksa, yetiştirdiklerimiz hayvan değil, bizler de yetiştirici değil miyiz ?” diyerek sorunlarına bir an önce çözüm beklediklerini ifade ettiler.

Akın: Gerekli çabayı gösteriyoruz

Özellikle yol ve iletişim sorunlarının bir an önce çözülmesi için gerekli girişimleri başlatacağını belirten Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı İhsan Akın; “ Yerel yöneticilerimiz, milli hasılanın gelişmesinde önemli rol oynamasının yanı sıra hayvancılığın gelişmesine çok büyük katkıları olan yetiştiricilerimize verilen, daha doğrusu verilmeyen bu önemi kamuoyunun takdirlerine sunuyorum” diyerek yöneticilere sitem etti.

Yerel yöneticilerin yetiştiricileri görmezden gelme gibi bir lüksünün olamayacağını söyleyen Birlik Başkanı İhsan Akın,  yerel yöneticilere de seslenerek “Bizi görmezden gelme lüksünüz yoktur. 21. Yüzyılı yaşadığımız bu dönemde Ortaçağı çağrıştıran görüntüler,  Malatya’mıza yakışmıyor” dedi.

“Şimdiye kadar hiçbir şey yapılmamış”

Konu hakkında bilgilerine başvurduğumuz Büyükşehir Belediyesi yetkilileri ise; “Yayla yolları ile ilgili geçmişte hiçbir şey yapılmamış. Sadece günü kurtarmışlar. Büyükşehir olarak yıpranan, işlevini dolduran araçlar yerine günün teknolojisine uygun, araç filomuzu güçlendirdik. Bu yıl belki yetişemeyebilir ama önümüzdeki sene sonundan önce Malatya genelinde girmediğimiz yol kalmayacak” diyerek yayla yollarını iyileştireceklerini belirttiler.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız