SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Ayıp, Yazık, Günah!..

A- A+ PAYLAŞ

1. ve 2. Organize Sanayi Bölgelerinde (OSB) faaliyet gösteren fabrikaların “sözde arıtılmış” atık sularını; çevrede bulunan ve Şahnahan, Hatunsuyu gibi beldelerle Battalgazi ilçesi güzergahını takip ederek Karakaya Baraj gölüne ulaşan Beylerderesi'ne akıtması belde ve ilçe sakinlerinin korkulu rüyası oldu.

Beylerderesi çevresindeki köy, beldelerde yaşayan vatandaşlar "Vicdansız bunlar. Bizim ve topraklarımızın onlar için hiç bir değeri yok. OSB'lerden gelen ve çoğu kimyasal atıklardan ve ağır metallerden oluşan sular, gerek topraklarımızın verimliliğini yok etmesi açısından gerekse de sağlığımız açısından büyük tehlike. Özellikle de çocuklarımız için büyük bir tehlike oluşturan bu duruma bir an önce çözüm bulunsun” dediler.

TSO Başkanı Hasan Hüseyin Erkoç da konuyla ilgili olarak "OSB Arıtma Tesisisin kapasitesini artırmak için yaptığımız girişimler son aşamaya geldi. Önümüzdeki günlerde ihale edilecek” dedi.

İl Genel Meclisi Başkanı Naci Şavata ise " Köylülerden şikayet bize de geldi. Hemen OSB yetkilileri ile temasa geçtik. Onların bize ifadesi kanal yapımının büyük bir bölümünün bitirildiği ve kalan 4 km.'lik kanalında en kısa sürede bitirilerek atık suları dereye akıtmadan ayrı bir hattan direk Karakaya Baraj gölüne akıtacakları yönünde oldu. İl Genel Meclisi olarak arıtmadan gelen suyun standartlara uygun olmasını isteriz. Aksi halde gereğini yaparız" dedi.

“KAPKARA” ARITILMIŞ SU!..
OSB Arıtma tesisine bağlı şebekeden Beylerderesine akıtılan sular derede simsiyah, yağlı ve köpüklü görüntüler yaratırken derenin çevresi haşere akınına uğramış durumda.

Derenin, atık suların bağlanmasından önceki üst kısmının berrak sularında balıklar ve serinlemek isteyen çocuklar yüzerken OSB'nin atıklarının döküldüğü yerden sonra dere tamamıyla kirlilik içeren bir görüntüde.

Dere çevresinde yaşayan vatandaşlar, "Allah için söyleyin bu su arıtılmış mı? Bu vicdansızlık değil mi? Sanayicinin kazancı bizim canımızdan da mı önemli? On binlerce insan bu güzergahta yaşıyor. Tarlalarımızı da derenin suları ile suluyorduk. Bu kuraklıkta başka seçeneğimiz de yok. Hem canımız hem topraklarımız tehlike de.” diye konuşarak tepkilerini dile getirdiler.

Dönemin parasıyla 4 trilyona mal olan ve günde 24 bin metreküp arıtma kapasitesine sahip olan ve 2002 yılında hizmete giren OSB arıtma tesisinın, artan kapasite karşısında yetersiz kaldığı gerekçesiyle dönemin Sanayi ve Ticaret Bakanı Zafer Çağlayan'ın Şubat 2008 tarihinde ilimize yaptığı ziyarette kapasite artırımı için gereken desteğin yapılacağı sözünü vermesine rağmen aradan geçen 1.5 yıllık süre içerisinde projenin gerçekleştirilmesi yönünde somut bir adım atılmadı.

OSB yetkilileri projenin ihale aşamasına geldiğini ve önümüzdeki günlerde ihaleye çıkılacağını söylerken konunu uzmanları "Bugünden yarına olacak bir iş değil ki, en az 3-4 yıl sürer.” dediler.

TEHLİKELER..
Öncelikli olarak koku ve görsel kirlilik insanları rahatsız edebilir. Bu derelerden su içen hayvanlar zehirlenerek ölebilir. Atık suların aktığı derelerden tarla ve bahçelerin sulanması neticesinde, atıksu içerisinde bulunabilecek zehirli ve kanserojen maddeler besin zinciri yoluyla insanlara ulaşabilir. Bunların yanı sıra, kolayca yer altı suyuna karışabilecek zehirli maddeler, yer altı suyunu içme ve kullanma suyu olarak kullanan civar yerleşim alanlarındaki insanlara zarar verebilir.

HABER-FOTO: Yaşar KARAASLAN

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız