Rusya'nın “DEAŞ'ı bombalıyorum” diyerek özellikle sivil masum halk üzerinde yoğunlaşmasının bir göç dalgası oluşturduğunu belirten Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, sınır kapılarında gerekli tedbirlerin alındığını ve oluşturulan kamplarda Suriyelileri ağırlayacaklarını söyledi. Tüfeknci, Rusya ile ekonomik gelişmelerden dolayı ithalat ve ihracatta düşüş olduğunu ancak uçak krizi ile birlikte bu düşüşün yüzde 30 oranında arttığını da aktardı.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Malatya'dan Elazığ’a geldi. Elazığ’da valilik önünde Vali Murat Zorluoğlu, Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, AK Parti Elazığ milletvekilleri Ömer Serdar, Metin Bulut, Ejder Açıkkapı, Tahir Öztürk, Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz ve diğer protokol üyeleri tarafından karşılanan Bakan Tüfenkci’ye yöresel kıyafet giyen çocuklar çiçek verdi. Valilik toplantı salonunda açıklamalarda bulunan Tüfenkci gazetecilerin sorularını da yanıtladı.
Elazığ’a hem işadamlarıyla bir araya gelip kentin potansiyeli noktasında çalışmalar yapmak aynı zamanda teşkilatlarla, belediyeyi ziyaret ederek Elazığ ve Türkiye’nin sorunları noktasında istişarelerde bulunmak için geldiğini belirten Tüfenkci, “Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da olmamıza rağmen hemen yanı başımızda ki kentlerde birtakım sıkıntılar ve terörle mücadele de son safhası yaşanıyor, şehitler veriyoruz. Buradaki esnaflarımız tüccarlarımız sanayicilerimiz kan ağlıyor. Orada terör örgütünü kendi insanına halka yapmış oldukları zulüm karşısında, bu zulmü sona erdirme noktasında canı pahasına da olsa mücadele veren güvenlik güçlerimiz var” dedi.
“TOPYEKUN BİR SEFERBERLİK BAŞLATMAK İSTİYORUZ”
Terörün yaşandığı bölgelerde kardeşlik köprülerine açılan çukurlar olduğun da vurgu yapan Bakan Tüfenkci, “O çukurları kapatmak için gece gündüz çalışan insanlarımız var ve orada evlerinden, barklarından, yurtlarından olan insanlar var. Biz devlet olarak, hükümet olarak o insanlarımıza sonuna kadar sahip çıkacağız. Hiçbirini sokakta bırakmadığımız gibi hiçbir esnafımızı tüccarımızı da işsiz bırakmayacağız. İnşallah kısa sürede terörden temizlediğimizde tekrardan oranın inşası ve ihyası için kapanan kepenklerin açılması noktasında bütün gayretlerimizi göstereceğiz. Zaten tedbirlerimizi ve teşviklerimizi de aldık. Dün Mardin'de Başbakanımız Ahmet Davutoğlu 10 maddelik acil eylem planımızı kamuoyu ile üst başlıkları paylaştı. Onun bütün detayları çalışıldı ve inşallah oradaki hiçbir vatandaşımızı hiçbir insanımızı mağdur etmeyeceğiz. Mağdur eden terör örgütünü de en son terörist bu ülkeyi terk edene kadar veya silahları bırakıp gömene kadar da mücadelemiz devam edecek. Bizler sadece orada binaları inşa etmek istemiyoruz. Orada yıpranan gönülleri de tekrar ihya etmek için topyekun bir seferberlik başlatmak istiyoruz. Bunu hükumetin bütün bakanlıklarıyla beraber orada yanan yangını sadece söndürmek değil o yangının küllerinden gülistan bahçeleri inşa etmek istiyoruz. Bunun içinde Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızın bütün birimleri, Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın hasar tespit birimleri Silopi’de ve Cizre’de hasar tespitlerini hızla yaptılar. İnşallah Sur’da da terörü bitirdiğimizde bu tespitleri yapıp hızlı bir şekilde oraları inşa edeceğiz. İşte bütün bu etrafımızı baktığımızda Elazığ’ın huzur kenti olması ne kadar önemli olduğunu, birlik ve beraberliğimizi bir arada olmanın mutluluğunu ve bu huzuru korumanın ne kadar önemli olduğunu görüyoruz” diye konuştu.
Elazığ’la ilgili Uluova projesiyle ilgili de müjde veren Bakan Tüfenkci, ilgili bakanlardan gerekli sözleri aldıklarını ve bu projeyi en kısa sürede hayata geçireceklerini dile getirdi.
“YENİ BİR TEŞVİK MODELİ ÜZERİNDE ÇALIŞMAK İSTİYORUZ”
Teşvik yasasının bütün Türkiye’de iyi çalışmak gerektiğine vurgu yapan Bakan Tüfenkci, şunları kaydetti:
“Teşvik yasası teşvikler sürekli olan bir olgu değil. O iller için şimdi hatta ilçeler için teşvik isteyen talepler var ama gerek ekonomik koordinasyon kurulunda gerek kalkınma bakanlığımız, bizler yeni bir teşvik modeli üzerinde çalışmak istiyoruz. Birinci önceliğimiz bütün illerin bir kere huzur ve istikrarını sağlamak. Şimdi Diyarbakır veya Hakkari 6. bölge oldu diye Elazığ’dan, Malatya’dan çok ekstra bir yatırım almadı. Bunun için birinci önceliğimiz istikrar ve huzur. Elazığ bu anlamıyla Türkiye’nin parlayan yıldızlarından. Nedeni, huzur kenti ve istikrarın var olmasıdır. Güvenlik var ve yatırımcı diğer teşviklerden daha önce baktığı husus bu. İkinci olarak bizim sadece bir noktada, bir ili veya birkaç ili düşünerek teşvik yasasını dizayn etmememiz lazım. Bölgesel anlamda öne çıkacak yatırımları tespit etmemiz lazım. Belki yatırım kollarına göre teşvik etmemiz lazım. Veya bölgenin bir takım öne çıkan sektörlerini belirleyip o sektörler üzerinden yoğunlaşarak yapmamız lazım. Bir de bunun altına bir genel teşvik, 4. Bölge, 5. Bölge teşvikleri gibi genel bir teşviki ortaya koyup ama onun üzerine diğer farklı teşvik modellerimizi de geliştirmemiz lazım. Onun için bizlerde oluşan kanaat tek düze bir teşvik sisteminin artık Türkiye için rantabl olmadığını düşünüyoruz. Bu konuda çalışmalarımız var.”
“İNŞALLAH RUSYA SURİYE’DEKİ YANLIŞ POLİTİKASINA SON VERİR”
Suriye’den gelen göç akımı ile ilgili de soruları cevaplayan Bakan Tüfenkci, şu ifadelerde bulundu:
“Suriye’de özellikle Rusya’nın DEAŞ’ı bombalıyorum, mücadele ediyorum deyip oradaki ılımlı muhalefeti ve Türkiye aleyhine Suriye’de bir mücadele sahası oluşturması, özellikle masum, sivil halk üzerine yoğunlaşması yeni bir göç dalgasının oluşmasına neden oldu. Tam da Cenevre’de muhaliflerle, rejim güçleriyle, rejimle ortak bir zeminde buluşma noktasında gayret gösterirken muhaliflerin masadan kalmak için şart koştuğu bombalamaların ve saldırıların durdurulması noktasındaki taleplerinin tam tersi DEAŞ’ın olmadığı, ılımlı muhalefetin olduğu ve özellikle de Türkmenlerin olduğu bölgeleri bombalaması açıkça ne amaçladıklarını ortaya koyuyor. Tabi oradan ciddi anlamda yeni bir göç dalgası oldu. Biz bu anlamıyla sınır kapılarımızda gerekli güvenlik tedbirleri aldık, bizim kontrolümüz altında. Biz hemen sınıra yakın yerlerde kamp bölgeleri oluşturarak oradaki gelen Suriyeli kardeşlerimizi o bölgelerde çadırlarda konaklatarak gerekli yardımları yapmayı düşünüyoruz. Tabi ister istemez sınırlarımızdan da bir miktar Suriyelinin girmesi normal. Bununla ilgili tedbirlerimiz var. İnşallah Rusya, Suriye’deki bu yanlış politikasına son verir. Ve Suriye’deki huzursuzluk bir anlamda görüşmelerle son bulur.”
“UÇAK KRİZİYLE YÜZDE 30 İLAVE DÜŞÜŞ YAŞANDI”
Rusya ile Türkiye arasındaki uçak krizi sonrası yaşanan ithalat ve icraatla ilgili gazetecilerin soruların da cevaplayan Tüfenkci, uçak krizi ile birlikte ithalat ve ihracatta yüzde 30’luk bir düşüş yaşandığını kaydetti. Kriz öncesinde Rusya’da ithalat ve ihracatın düzenli olarak düştüğünün altını çizen Bakan Tüfenkci, “Kriz olmadan önce de yüzde 40’a yakın bizim Rusya’daki ekonomik gelişmelerden dolayı özellikle emtia fiyatlarının düşmesinden ihracatımız ve ithalatımız düzenli olarak düşmüştü. Ancak uçak kriziyle birlikte artı yüzde 30 ilave düşüş yaşadı. Şuanda da o düşüş devam etmiş oldu” dedi.
PARTİLİLERLE BİRARAYA GELDİ..
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Elazığ’daki ziyaretleri kapsamında Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay ile birlikte partisinin Elazığ milletvekilleri Tahir Öztürk, Ömer Serdar, Metin Bulut Ejder Açıkkapı, İl Başkanı Ramazan Gürgöze ve partililerle bir araya geldi. 1 Kasım’da Elazığ’ın gösterdiği çaba ve gayretleri ile Türkiye’nin istikrarı ve bütünlüğü noktasında önemli bir katkı verdiğini belirten Tüfenkci, “Sizin bu duruşunuz özellikle Türkiye üzerinde hesap yapan, Türkiye’ye Sur’u yerleştirmeye çalışan istikrarsızlığı yerleştirmenin hesabını yapanları şaşırttı, hesaplarını alt üst etti. Aynı zamanda milletimizde vatan sevgisi yaşayanlara da bir umut ışığı doğurdu” dedi.
“TERÖRLE MÜCADELEMİZ SONUNA KADAR DEVAM EDECEK”
Hükümetin kurulur kurulmaz eylem planlarını açıklayarak, hem kamuoyu önünde kendilerini bağlayıp, seçim döneminde vaat ettiklerini birer birer hayata geçirmeye başladıklarını aktaran Tüfenkci, seçim vaatlerinin yüzde 66’sını hayata geçirdiklerini vurguladı. Hükümet olarak üzerlerine düşeni yapmaya devam ettiklerini de ifade eden Tüfenkci, “Bir yandan da milletin başına bela olan terör örgütünü bu topraklardan sonsuza kadar yok etmek için mücadelemiz devam ediyor. Onlar esnafımızın kepenklerini kapatıp, aşını işini bozarken, evlerinden yurtlarından ederken, açmış oldukları çukurlarla gönül köprülerini yıkarken, bizler o esnafımıza iş, aş olsun, yaşamları devam etsin diye mücadelemiz sonuna kadar devam edecek. Canla başla mücadele eden güvenlik güçlerimiz kısa zamanda o teröristlerin tamamını temizleyecekler” diye konuştu.
“MUHALEFET, ERDOĞAN KORKUSU ÜZERİNDEN SİYASET ÜRETMEYE ÇALIŞIYOR”
Türkiye’de esas sorunun muhalefet olduğuna da değinen Tüfenkci, şunları kaydetti:
“Muhalefet Türkiye’nin hiçbir yapısal sorununa yapıcı bir çözüm önermediği gibi Türkiye’nin geleceği ile ilgili yapılan bütün tartışmalarda da Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın korkusu üzerinden refleks geliştiriyor. Anayasayı değiştirelim diye çaba sarf ederken, birileri kalkıyor ‘ya Recep Tayyip Erdoğan’ diyor. Biz başkanlık sistemi üzerinde tartışılsın çalışması yaparken yine ana muhalefet partisi kalkıyor ‘Recep Tayyip Erdoğan’ diyor. Halbuki Türkiye’nin enerjisini kaybettirme hesabı içerisinde çalışıyorlar. Rejim tartışması ile sistem tartışmasını ayırmak lazım. Türkiye’nin rejimle problemi yok, sistemle problemi var. Türkiye’nin parlamenter sistemle geleceği ve geldiği noktada belirli. Bundan sonra bizim Türkiye’yi hızlandırmamız lazım. Türkiye’de yeni başarılı hikayeleri oluşturmamız lazım. Türkiye’de birlik, beraberlik, kardeşliği pekiştirecek projelere imza atmamız lazım. Bunun içinde başkanlık sisteminin tartışılıp milletin huzuruna gelmesi lazım. Bizim bütünümüzün yeniden bir toplumsal sözleşmeye imza atması gerekiyor. Bu da yeni bir Anayasa’dır. Yeni Anayasa ile ilgili çalışmaya başladığımızda oy oranına bakılmaksızın her parti eşit oranda üye verdi. Ben buradan ana muhalefet ve diğer partilere soruyorum; hani Türkiye dikta rejimine gidiyordu? Dikta rejimine giden bir yerde her parti eşit oranda Anayasa komisyonuna üye verebilir mi? Biz AK Parti olarak kendimiz bir Anayasa yapmayalım, uzlaşarak yapalım. Herkesin toplumsal bir sözleşmesi olsun istiyoruz. Ama bunu tartışıp, yapıcı katkılar vermek yerine maalesef ana muhalefet başta olmak üzere herkes Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan korkusu üzerinden siyaset üretmeye çalışıyor. Oysa tartışmaları kişiler üzerinden değil sistem üzerinden yapmak gerekiyor.”
“HDP SADECE TERÖR ÖRGÜTÜNÜN SÖZCÜLÜĞÜNÜ YAPIYOR”
Terörle mücadele edilirken kendini Türkiye partisi olarak lanse eden, bunun gereklerini yapması gerekirken maalesef bölge partisi bile olamayan bir HDP olduğunun altını çizen Tüfenkci, sözlerini şöyle sürdürdü:
“HDP geldiği nokta itibariyle sadece terör örgütünün sözcülüğünü ve reklamını yapmaktan başka hiçbir işlem yapmıyor. Onunu için sözlerimin başında Türkiye’de maalesef bir muhalefet sorunu var dedim. Ne ana, neden yavru muhalefetlerin hiç birisi Türkiye’ye olumlu bir katkı sunmadığı gibi gelişimi ve değişimini önleme noktasında ayak bağı olarak parlamentonun işlememesi noktasında da önemli gayretler sarf ediyorlar. Biz parlamentoyu bütünüyle çalıştırmak isterken birileri çalışmasın, yapısal reformu tamamlamasın, yasaları ne kadar geciktirirsek o kadar kardır diyen bir muhalefet zihniyeti anlayışı var. Bizler daha çok birlik ve beraberlik içerisinde olacağız, daha çok insanlarımıza AK Parti ve Türkiye’nin gerçekliğini anlatacağız, onlarla daha çok kucaklaşacağız.”
ELAZIĞ BELEDİYESİ'NDE..
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Vali Murat Zorluoğlu, Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, Elazığ milletvekilleri Tahir Öztürk, Metin Bulut, Ömer Serdar ve Ejder Açıkkapı'nın de yer aldığı heyetle Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz'ı ziyaret etti.
Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz, 22 aylık dönemde gerçekleştirdikleri çalışmalarla ilgili Bakan Tüfenkci'ye brifing verdi. Amaçlarının Elazığ’ı kolay ve kaliteli yaşanabilir bir şehir haline getirmek olduğunu belirten Başkan Yanılmaz, Kültür Park, Oto Galericiler Sitesi, çöpten enerji üretimi gibi büyük projeleri hayata geçirdiklerini, sosyal belediyecilik ilkesi doğrultusunda da üniversite öğrencilerine ücretsiz ulaşım imkanı, Hayır Çarşısı, Anne Üniversitesi, Aile Psikolojik Danışma Merkezi, Bayat Ekmek Toplama Kampanyası, Alo 188 Ücretsiz Cenaze Hizmeti gibi hizmetleri vatandaşa sunduklarını ifade etti.
Elazığ Belediyesi’nin çalışmalarının AK Partili belediyecilik anlayışının farkını gösterdiğini dile getiren Bakan Tüfenkci, “Kimi belediyeler çukur açar, o çukurlarda insanların yaşamlarına son verirler, genel bütçeden ciddi pay alır vatandaşa hizmet etmek şöyle dursun vatandaşın yaşam hakkı dahil olmak üzere her türlü hakkına karşın çukur kazar ve çukur siyasetinin gereğini yapar. Kimi belediyeler de vatandaşa hizmet sunar çalışmalarında hayvanları dahi ihmal etmez, onlar için dahi gerekli hizmetleri hayata geçirir. İşte AK Partili belediyelerin farkı budur. Biz insanı yaşat ki devlet yaşasın diye yola çıktık. Her çalışmamızda insanı önceleriz ve bütün projelerimiz insan odaklıdır” dedi.
"BİRLİKTE HAREKET EDEREK, HİZMETİ GETİRECEĞİZ"
Elazığ Belediyesi tarafından hayata geçirilen hepsi çok önemli projeler olduğunu da vurgulayan Bakan Tüfenkci, "Elazığ’ın eksiklerini gideren projelerdir. Milletvekillerimizle, teşkilat üyelerimizle birlikte hareket ettiğimizde hizmetlerin gelmemesi mümkün değil. Elazığ halkı bu hizmetlerin en iyisine layıktır. Biz insanımıza efendi değil, hizmetkar olmak için yola çıktık. Belediyelerimiz de bu amacın gösterileceği en önemli yerlerden biridir. İnsanımızla iç içe, insanımızın sosyal yaralarını tamir ede ede ve insanlarımızın refah pastasından daha fazla pay alabilmesi için gerek merkezi hükumetler, gerekse yerel yönetimler, ilin bürokrasisi ve milletvekilleriyle birlikte hareket ettiğimizde, ilimizi bir üst lige çıkarmamak için hiçbir neden kalmaz. Bu minval üzerine Elazığ’ın çok büyük gayret gösterdiğini biliyoruz. Bu noktada çalışmalarımız devam edecektir" diyerek sözlerini tamamladı.
İŞADAMLARIYLA..
Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Vali Murat Zorluoğlu, Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, Elazığ milletvekilleri Tahir Öztürk, Metin Bulut, Ömer Serdar ve Ejder Açıkkapı ve Belediye Başkanı Mücahit Yanılmaz’ın da yer aldığı heyetle birlikte Elazığ’daki oda başkanları ve iş adamlarıyla bir araya geldi. Oda başkanların ve iş adamların sorunlarını dinleyerek çalışmaları hakkında bilgi alan Bakan Tüfenkci açıklamalarda bulundu.
Esnafı ve ticaret erbabını ayakta tutmak adına AK Parti’nin kurulduğundan bu yana çok ciddi çalışmalar yaptığını belirten Tüfenkci, “Bunların tamamını saymaya kalksak zaman yetmez. Ama 1 Kasım'dan önce gerek esnafımıza, çiftçimize, sanayimize ne vaat etmişsek bunların tamamını gerçekleştirdik ve gerçekleştirmeye devam ediyoruz. 64. Hükümet kurulur kurulmaz eylem planlarımızı açıkladık. Kendimizi aylar ve saatlerle sınırlayıp icraata başladık. Biz sadece vaatleri hayata geçirmek için bu hükümeti kurmadık. Aynı zamanda yapısal reformları da tamamlama ve ülkeyi çağ atlatır duruma getirmek için bu hükümeti kurduk. Sizin her bir derdiniz, her sorununuz en üste başbakan ve cumhurbaşkanlığımız düzeyde takip ediliyor. İlimizde milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız, teşkilatlarımız, ilin bürokratları burada almış oldukları sorunları bakanlarımıza ve yardımcılarına iletiliyor. Bunları imkanlar ölçüsünde nasıl hızlı bir şekilde çözeriz diye gayret gösteriyoruz” dedi.
"ESNAFIMIZI BÜYÜTELİM, TÜCCAR YAPALIM"
Türkiye olarak nasıl üretiriz, kalkınırız ve üretileni nasıl pazarlarız onun düşünülmesi gerektiğini ifade eden Bakan Tüfenkci, “Biz esnafımızın üzerindeki bürokratik işlemleri ve kırtasiyeciliği nasıl azaltırız onu düşünmemiz lazımdır. Biz esnafı sadece esnaf olarak kalsın istemiyoruz. Esnafımızı büyütelim, tüccar yapalım. Tüccar ve esnafımızı sanayici yapalım ve sanayicimizi ihracatçı yapalım. Ancak o zaman kalkınırız. Esnaf kayıt olduğu şekilde terzi olarak kalıp terzi olarak ölmesin. Terzi olarak başlasın tüccar tezi olarak devam etsin, konfeksiyoncu olarak büyüsün istiyoruz” diye konuştu.
Doğudaki terör olaylarından dolayı esnafın yaşadığı sıkıntılara değinen Tüfenkci, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Yanı başımızda bir yangın var. Bu yangını söndürmek için çaba sarf eden bir hükümet var. İş yerini açamayan, hayatını devem ettirmesi gereken ama bu arada da sadece evini ve barkını değil iş yerini de kaybeden esnaf ve tüccar kardeşlerimiz var. Biz göreve geldikten sonra dedik ki en azından Doğu ve Güneydoğu Anadolu’daki oda başkanlarımızı toplayalım ve 5 bakanımızla toplandık. Sorunları not ettik. Neler yapabiliriz diye çalıştık ve daha sonra da Başbakanımızın başkanlığında istişare toplantısı gerçekleştirdik. Biz Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da terörden bizzat etkilenen hiçbir esnafımızı, tacirimizi ve insanımızı o insafsız terör örgütünün insafına bırakmayacağız. Bütün esnaflarımızı tekrardan yaşam mücadelesine tutunabilmesi için kentsel dönüşümle beraber dükkanlarını yenileyeceğiz. Aynı zamanda da esnafımızın tekrardan tekerini döndürebilmesi için kaynaklar üreteceğiz. Elbette ki bundan etkilenen diğer çevre illerimizin de bu kapsamda değerlendirilmesi gerekiyor.Başta prim ve SSK borçları olmak üzere bunların kredilerini faizsiz olarak erteleyeceğiz.”
"ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ, ESNAFA YER VERECEK"
Perakendeciliğe de değinen Bakan Tüfenkci, "Belki birçok esnafımızın bilmediği ve önemli bir düzenleme yaptık. Biz daha önce perakendecilikle ilgili yasayı çıkartmıştık. Ancak bu noktada perakendeciliğin düzenlenmesiyle ilgili yönetmeliği çıkardık. O yönetmelikte önemli bir düzenleme getirdik. Madem alışveriş merkezleri esnafın gelişimine engel, bu alışveriş merkezlerinde belli bir oranda esnafa yer verilecek. O da yetmez dedik. Özellikle küçük esnafın ve kaybolmaya yüz tutmuş mesleklerinde orada yer alması gerektiğini, kirasının da dörtte bir oranında olmasını gerektiğini ifade ettik. Bunun da düzenlenmesini yaptık. Özelikle küçük esnafımızın verdiği bir takım yöresel ürünler var. Bu yöresel ürünlerin hızlı tüketim zincirinde ve raflarında yer alması gerekir. Yani büyük zincir marketlerin, uluslararası veya ulusal zincir mağazaların içerisinde yüzde bir oranında her ilin coğrafi tescili yapılmış ürünlerinin orada bulunması gerekir. Eğer coğrafi tescili yapılmamış ürünü varsa bu ilde böyle bir ürün yoksa o zaman ticaret odaları esnaf odalarının belirlediği ürünlerin o raflarda yer almasını sağladık" diyerek bilgi verdi.
Bakan Elazığ'daki programının ardından Malatya'ya döndü.
iha
