Ramazan ayı sona erdi, 3 gün sürecek bayram başlıyor. Bayram namazı Pazartesi sabahı 06.07'de kılınacak.
Malatya'da resmi bayramlaşma, 28 Haziran Pazartesi günü Devlet Demiryolları Misafirhanesi'nde yapılacak. Bayramlaşma ile ilgili olarak Valilikten yapılan açıklama şöyle:
"Bu yıl ki bayramlaşma programımız geçen yıl olduğu gibi kamu kurum ve kuruluşlarımız, STK temsilcileri ve vatandaşlarımızın katılımıyla il kutlaması olarak, 28 Temmuz 2014 Pazartesi günü saat 10.00’da Devlet Demiryolları Sosyal Tesislerinde kutlanacaktır. Bayramlaşma töreninin akabinde aşağıdaki program dâhilinde bazı kurumlarımıza ziyaretler gerçekleştirilecektir."
MÜFTÜNÜN BAYRAM AÇIKLAMASI..
Bu arada Malatya Müftüsü Ümit Çimen, Ramazan Bayramı dolayısıyla bir açıklama yaptı ve şöyle dedi:
"Bayram sevinç ve neşe günü demektir. Her milletin milli günleri, tarihi hatıralarını içeren bayramları vardır. Bir dine mensup insanların da aynı şekilde dini gün ve bayramları vardır. Bizzat Hz. Peygamber (sas) tarafından ilan edilen Ramazan ve Kurban Bayramları Müslümanların en önemli sevinç günleridir.
Dini bayramlarımız, temel anlamda dini duygu ve şuurun sosyal hayatta tazelenmesinin yanında; toplumsal huzur ve barışın temelini oluşturan yardımlaşma ve dayanışma ruhunun canlı tutulmasına vesile olan bayramlaşma, sevgi, saygı, sıla-i rahim, ikram ve hediyeleşme gibi erdemlerimiz bizi hep diri tutan değerlerimizdir.
Bayram günleri yeme, içme ve sevinç günleri olmakla birlikte her bir bayramın farklı anlamı da vardır. Bu bağlamda Ramazan Bayramı bir ay süresince Allah için tutulan orucun arkasından mü’minler için verilen “genel iftar ziyafeti” hükmündedir. Bu yüzden ona “Fıtır Bayramı” (iftar bayramı) denilmiştir. Dolayısıyla Ramazan Bayramı her gün tutulan orucun iftar vaktindeki sevinci gibi tutulan bir aylık orucun toplu bir iftar sevincini ifade eder.
Bütün yönleriyle kulluğumuzu icra etmeye çalıştığımız, her türlü hayrı, rahmeti, bereketi ve nice güzellikleri bünyesinde barındıran Ramazan ayını geride bıraktık. Ferdî ve toplumsal bir eğitim süreci yaşadık. İnanç ve ahlaki değerlerimizi yeniden keşfettik. Manevi güzelliklerimizi çoğalttık, adeta dinî hayatımızı yeniden inşa ettik. Kazandığımız bu manevî kazanımları, güzel hasletleri bayram ve sonraki zamanda kaybetmeyelim. Düzene koyduğumuz inanç, ibadet ve ahlak çizgimizi bozmayarak dini hayatımızdaki istikrarımızı gösterelim.
Bayramlar gönül dünyamıza sevgi, saygı, ve imanın yerleşmesi için bir milat olmalı. Sevgili Peygamberimizin (sas) “..birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız” Müslim, Îmân,93; Tirmizî, Sıfâtu’l-Kıyâme,56. öğretisi gereği birbirimize olan muhabbetimizi artırarak imanımızı sağlamlaştıralım. Ayrılmak, uzaklaşmak yerine asgarî müştereklerimizi öne çıkarıp tıpkı cami gibi kuşatıcı ve kucaklayıcı olalım. Müslüman’ın üç günden fazla dargın kalmasını hoş karşılamayan Peygamberimizi (sas) dinleyerek dargınsak barışalım ve dargınları barıştıralım.
Komşusu açken müminin tok dolaşmasını uygun görmeyen Hz. Peygamberin (sas) uyarısına kulak verelim. Küçülen dünyamızda uzaktaki, yakındaki kardeşlerimizin açlığını, yoksulluğunu kendimize dert edinelim. Merhamet edersek ilahi rahmet ve merhamete ulaşacağımızı unutmayalım.
Yetimleri görüp gözeterek Aziz Peygamberimizin (sas) cennette beraber olma müjdesine nail olalım.
Filistin-Gazze , Suriye , Irak , Doğu Türkistan ve diğer İslam beldelerinde masum ve mazlum kardeşlerimiz için akan kan ve gözyaşının durması için dua edelim.
Bayram günlerinde, özellikle Anne-Babamızın ellerini öpmeli ve hayır dualarını mutlaka almalıyız. Yüce dinimiz İslam Allah’a ibadetten sonra Anne-Babaya iyiliği emrediyor ve onlara “öf” bile demeyi yasaklıyor. Anne-Babaya saygı ve iyiliğin, akrabalık ilişkilerinin sürdürülmesinin ömre ve kazanca bereket kattığını haber veriyor.
Bu itibarla; bayram sabahı erken kalkıp, temizlenip en güzel elbiselerimizi giyerek camiye gidelim. Karşılaştığımız herkesle hal-hatır sorarak tebrikleşelim. Yoksul ve yetimleri sevindirelim. Büyüklerimizi, akraba ve komşularımızı ziyaret edelim. Hastane ve huzur evlerinde kimsesizlere ziyarette bulunalım. Çocukları sevindirelim. Hâsılı bayramı gereği gibi yaşayalım ve yaşatalım.
Bu vesile ile Malatyalı hemşehrilerimizin bayramını tebrik ediyor , Yüce Allah’tan bayramın ailemiz, milletimiz, ülkemiz ve tüm İslam alemi için huzur, barış ve mutluluk getirmesini dilerim."
