Malatya'nın "aklına bile getirmediği" yatırım için başkaları ne yapıyor? Yavuz Donat, SABAH'taki "Vitrin" adlı köşesinde yazdı..
İşte, Donat'ın 25 Aralık Pazar günü Sabah'ta yayınlanan yazısı..
...
"..Hyundai Heyecanı
Niğde Belediye Başkanı Mümin İnan aradı... Heyecanlıydı...
"Bor Belediye Başkanı Yavuz Can ile birlikteyiz, sizinle çok önemli bir şeyi konuşmak istiyoruz" dedi.
Merak ettik.
"Hayırdır" diye sorduk.
Mümin bey:
- Çok önemli... İsterseniz hemen Ankara'ya gelelim... Yüz yüze görüşelim.
Merakımız daha da arttı.
Ve Niğde Belediye Başkanı "çok önemli konuyu" anlatmaya başladı.
Yavuz abi.
Hyundai, Türkiye'de fabrika kurmak istiyormuş.
Niğde ile Bor arasında uygun bir arazi var.
Bir yanı demiryolu, diğer yanı yapımı devam eden otoyol.
Arsa hediyemiz olsun.
Altyapıyı parasız yapalım.
Yeter ki Hyundai buraya gelsin.
Millet işsizlikten kırılıyor.
Gençler işsizlikten inim inim inliyor.
Hyundai gelsin, yollarına gül dökelim.
Ayaklarının altına halı serelim.
Ne olur hükümete söyleyin.
Bu önerimizi Hyundai'ye duyurun.
Elimizden tutun.
Sizin heykelinizi dikelim.
Hyundai gelirse, otomotiv yan sanayii de gelir.
Onlara da arsa verelim.
Yeter ki gelsinler.
Kendi evlerimizi bile yatırımcılara tahsis edelim.
Sultan Abdülaziz "tren memleketime gelsin de, isterse Topkapı sarayındaki yatak odamın altından geçsin" dediği zaman (1860), buhar makinesi icat edileli 160 yıl olmuştu.
"Yeniliğe" ayak uydurmakta çok gecikmiştik.
"Ford gelirken" de çok tartışma oldu.
Dönemin Cumhurbaşkanı Demirel'in sözleri "daha dün söylenmiş gibi" hiç unutulmadı:
- Ford gelsin, fabrika kursun... İsterse, Çankaya Köşkü'nün bahçesinde kursun.
Niğde Belediye Başkanı MHP'li.
Bor Belediye Başkanı da.
Yabancı sermayeye... Hyundai'ye öylesine açıklar ki...
"Gelsin evimizi, barkımızı, bahçemizi verelim" diyecek kadar.
Niğdeli Mümin İnan ile Borlu Yavuz Can'daki bu "heyecan" Türk siyasetinde ve bürokrasisinde var mı?
Olsaydı, Hyundai şimdiye kadar çoktan gelirdi.
Almanya gibi "zengin" bir ülkenin Ekonomi Bakanlığı, dünyanın büyük gazete ve dergilerine "ilan" veriyor.
"Gelin, Almanya'ya yatırım yapın" diye.
"Almanya bile" yabancı yatırımcıyı çekebilmek için "kırk takla" atıyor.
Teşvikse teşvik.
Ayrıcalıksa ayrılık.
"Ankara'mız" ise...
Böyle konularda "hâlâ" çok geride.
Bırakalım Almanya'yı, "Niğde'nin, Bor'un bile" gerisinde.
Niğde Belediye Başkanı Mümin İnan ısrarlı:
- Yavuz abi, Kore gazetelerine ilan versek olur mu?.. Hyundai başkanını konuğumuz olarak Bor'a davet etsek gelir mi? Millet işsizlikten perişan... Bizi ancak böyle bir yatırım kurtarır.
Niğde bizden yanıt bekliyor.
"Moral vermek için" Niğde'ye Bor'a gideceğiz, gitmesine de...
Gidince "ne diyeceğiz?" .."
