SON DAKİKA
SON DEPREMLER
Mustafa Kuşçuoğlu

Bir Sabri Kelemeroğlu Vardı

A- A+ PAYLAŞ

Mustafa KUŞÇUOĞLU Yazdı

1924 Arapgir doğumlu. İlk ve ortaokulu bitirdi. Bir müddet babasının yanında çalıştı . 1949 yılında ailece Malatya’ya göçettiler.

İlimizin ilk fenni gözlükçü belgesine sahip oldu. Sanata düşkünlüğünden dolayı okuma yazma sevgisini mesleğiyle beraber yürüttü. Şiirle başladığı sanat hayatı uğraşısında, araştırmacı ruhu onu jeoloji, coğrafya, arkeoloji, tarih, etnoğrafya’ya yönlendirdi.

Türk Yurdu, Bahçe, Türk Sanatı, Hisar, Türk Edebiyatı, Toprak, Defne, Ağın, Kriter gibi bir çok dergilerde, ayrıca antoloji ve gazetelerde muhtelif türde yazıları yayınlandı.

Doğu Kınası, Düşünceye Batan Şehir, Battal Gazi Destanı, Dünkü Fırat Havzası yayınlanmış kitapları. Ayrıca çok sayıda baskıya hazır eserleri de bulunmaktadır.

O’na “Malatya’nın Evliya Çelebisi” diyenlere hak vermemek mümkün mü?

Türkçeye gönülden bağlı, Malatya sevdalısı, Türk Dil Kurumu üyesi, şiir, nesir, röportaj dallarında ödül sahibi idi.

Rahmetlinin şahsımla ilgili bir yazısından kaynaklanan hoş bir olayı kısaca anlatayım.

Malatya’nın sosyal ve kültürel hayatıyla ilgili derlemelerimi toparlayabilmek, ayrıca katıldığım etkinliklerde karınca kararınca tanıtımını yapmak için İstanbul Kadıköy’deki büromda çalışmalarımı sürdürmekteyim. Sağolsunlar; Malatya’daki Celal Yalvaç, Yaşar Karaaslan, Mehmet Ali Cengiz, Ahmet Şentürk, Nurettin Gür gibi vefakar can dostlar, İstanbul’a geldiklerinde bana uğramak nezaketinde bulunurlar. Bu dostlardan biri de Sabri Kelemeroğlu idi. “Çağrışım” gazetesinde tam sayfa “KUŞÇUOĞLU DERGAHI” diye esprili bir yazısı yayınlanmıştı.

Rahmetli Hasan Süzer’in sahibi bulunduğu Pera Palas’ta, son yıla kadar her ay Fevzi Halıcı, Gültekin Samanoğlu, Ahmet Özdemir’in yönettiği kültür ve sanat ağırlıklı toplantılar yapılıyordu. Bu toplantılardan birinde rahmetli Tahsin Ayta, Kelemeroğlu’nun yukarıda bahsettiğim yazısını konu ederek, büromla ilgili esprili uzun bir konuşma yapmıştı.

İstanbul’daki Malatyalı şairlerden Hasan Apaydın’ın şiir kitabının önsözünü yazmıştım. Pera Palas toplantılarına katılan bir bayan, komşusu Apaydın vasıtasıyla benden yayınlayacağı kitabı için bir yazı istemişti.

Sıcak bir yaz günü masa başında notlarımı karıştırırken, elinde iki paket olan, bana pek yabancı gelmeyen, tesettürlü bir bayan içeri girdi. Dikkatle bakınca, kitabı için benden önsöz isteyen bayan olduğunu farkettim. İkimizde de bir şaşkınlık oldu. Zira, o “dergah” niyetine, o kıyafetle gelmişti. Ben ise Pera Palas toplantılarında onu bu kıyafetle hiç görmemiştim. Getirdiği paketlerden birinde şiirleri, diğerinde ise tanınmış bir hat üstadına ait bir levha vardı.

Gerçek olan birşey var ise, o da bir düşünürün dediği gibi; “Her şeyin olduğu gibi insanların da ‘SON KULLANMA’ tarihi vardır. Ama o tarih herkes için geçerlidir.”

Malatya’mızın kültürel hayatında özel bir yeri olan, en verimli çağında, aramızdan 11 Ocak 2003’te ayrılan Kelemeroğlu’nu, ölümünün üçüncü yılında rahmet ve minnetle anıyorum.

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

Mustafa Kuşçuoğlu yazıları