SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Bizde Biraz Daha Farklı"

0
Güncellendi - 2015-12-27 21:44:45
A- A+ PAYLAŞ

Sosyolojinin Türkiye'de 100'üncü ve İnönü Üniversitesinde 30'uncu yılı kutlama etkinlikleri kapsamında Malatya İnönü Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü tarafından "100. Yılında Türkiye'de Sosyoloji" başlıklı panel düzenlendi. 

Oturum başkanlığını İnönü Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Abdullah Korkmaz'ın yaptığı ve İstanbul Maltepe Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Sabahattin Güllülü ile İnönü Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. H. Bayram Kaçmazoğlu'nun konuk olduğu panel Hoca Ahmet Yesevî Salonu'nda gerçekleştirildi. Panele öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.

Batı'da sosyolojinin ortaya çıkmasının bir toplumsal gereklilik olduğunu belirten Prof. Dr. Abdullah Korkmaz, Batı'daki sosyolojinin sanayileşme süreci sonrasında ortaya çıkan büyük kentsel değişmelerin anlamlanabilmesi ve tanımlanabilmesine yönelik olduğunu söyledi. "Batı'da, meydana gelen büyük değişimleri tanımlamak ve olan bitenlerin farkına varmak amacıyla gelişen sosyoloji, bizde biraz daha farklıdır" diyen Prof. Dr. Korkmaz, bu durumun bizde tanımlamaktan daha çok nasıl kurtulabiliriz sorusunu ortaya çıkardığını ifade etti. 

Prof. Dr. Abdullah Korkmaz, "Bizde sosyologlar vatanı kurtarma sevdasındalar. Fakat vatanı kurtarma meselesindeki sosyolojik değerlendirmeler ise daha çok sosyologların dışında olan kişiler tarafından yapılmaktadır. Sosyal meseleler sosyologlar tarafından değil de başkaları tarafından ele alınmaktadır. Bu bir süreçtir. Tabi bu sürecin sosyoloji geleneği, sosyoloji eğitimi gibi farklı yönleri vardır. Bu süreci ve farklı yönlerini Prof. Dr. Sabahattin Güllülü ve Prof. Dr. H. Bayram Kaçmazoğlu ile ele alacağız" şeklinde konuştu.

Daha sonra panelistlerden Prof. Dr. H. Bayram Kaçmazoğlu Türk sosyolojisinde sosyalizm konusunda bilgiler verirken, Prof. Dr. Sabahattin Güllülü ise konuşmasında ülkemizdeki sosyolojik süreci değerlendirdi.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız