İşçi Partisi Malatya İl Başkanı Arif Doğan ile Ülkü Ocakları Başkanı Göksel Oğuz Tutlu, yaptıkları açıklamalarla, hükümetin "Demokrasi Paketi"ne tepki gösterdiler.
İP'NİN AÇIKLAMASI..
İşçi Partisi İl Başkanı Doğan, yaptığı açıklamada şöyle dedi:
"Tayyip Erdoğan sözde demokrasi paketini açıkladı.
Paketten, Cumhuriyet, demokrasi, özgürlük ve Millet düşmanlığı çıkmıştır.
Paket, bölünmenin hukuksal zeminini ortaya koymaktadır.
Pakette, laikliği bitirecek son darbeler vardır.
Paketi, uzun ve bıktırıcı bir önsözle açıklayabilen Tayyip Erdoğan, referansının ABD ve Avrupa yani Atlantik olduğunu itiraf etmiştir.
Paket ABD güdümlü, AKP-PKK Koalisyonu ürünüdür!
Bölücülüğün istekleri kabul edilmiştir.
Bu daha başlangıç denilerek, “anadilde eğitim”, “farklı dillerde propaganda”, “Q-W-X harflerinin alfabeye eklenmesi” ile bölünmenin hukuksal zemini ortaya konulmuştur.
Tayyip Erdoğanlar, çocuklarımızın “Türküm, doğruyum … varlığım milletime armağan olsun” sözleriyle vatanına bağlılığını ilan ettikleri Andlarını kaldırarak, Türk Milletini yasaklamaya cüret etmektedir.
Paketin hedefinde laiklik vardır!
"Nefret suçu", "ayrımcılıkla mücadele", "yaşam tarzına saygı" perdelemeleriyle, "kamuda türbana serbestlik", tarikatlara özgürlük, çoklu hukuka izinle laikliğin son kurum ve kurallarını yıkma kararlılığı ilan edilmiştir.
Tayyip Erdoğan’ın paket açıklamasındaki tek doğru söz: “değişim”dir.
Erdoğan’ın değişimi Çağdaş Cumhuriyet’ten, Ortaçağa’dır!
İl ve ilçe adlarını değiştirme adımıyla, işe Cumhuriyetin Çağdaş Tuncelisini Ortaçağın Dersimi yapmakla başlayarak bütün Türkiye’nin adı hedefe konmaktadır.
Seçim barajında indirim iddiası gerçek dışıdır.
Dar bölge sistemi, seçim barajı olan yüzde 10’u fiilen katlayarak yükseltmektedir.
Baraj ve dar bölge düzenlemesi, yıkılmakta olan AKP’yi kurtarma telaşının sonucudur.
Tayyip Erdoğan’ın özgürlükleri geliştirme olarak sunduğu pakette, Anayasa’ya göre izne tabi olmayan toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı, Valilerin keyfine bırakılmaktadır.
Toplantının yerini de, amacından sapıp sapmadığına da Valiler karar verecek.
Valiler istedikleri anda, toplantının bitirilmesine karar verebilecek.
Yürürlükteki mevzuat ve uygulamadaki hakları ortadan kaldıran “değişim”in hedefinde halk hareketi vardır.
Amaç Türk Bayrağı altında Atatürk’te birleşerek ayağa kalkan halkı bastırmaktır.
27 Mayıs’ı hedefe koyan Tayyip Erdoğan paketini açıklamaya Millet-Ordu birliğine saldırarak başladı.
Kemalist Devrimin, özgürlük ve demokrasi atılımı olan 27 Mayıs, Millet ve Ordunun Hürriyet Devrimidir.
27 Mayıs’a düşmanlık Atatürk, demokrasi ve özgürlüğe düşmanlıktır."
ÜLKÜ OCAKLARI'NIN TEPKİSİ..
Malatya Ülkü Ocakları Başkanı Göksel Oğuz Tutlu da, tepkilerini şöyle açıkladı:
"Başbakan Erdoğan’ın “demokratikleşme paketi” adı altında açıkladığı maddelerden birisi de “Andımızın” kaldırılması olmuştur. Bölücü terör örgütünün dayatması olduğu her yönüyle aşikâr olan bu adım, milletimize yapılmış büyük bir hakarettir. Çünkü andımızın kaldırılmasından rahatsızlık duymayan tek kesim, Türk düşmanları olmuştur. Türk milletinin malı ve canıyla bedelini ödeyerek aldığı bu toprakların hâkimiyet tapusu, AKP tarafından altın tepsi içerisinde Türk düşmanlarına sunulmaktadır. Türk yurdunda “Türk’üm” demenin suç haline dönüştüğü bu ihanet süreci, gün gelecek sahiplerinin başına çalınacaktır. Türklüğe ve Türk milletine yapılan bu saldırıların hesabı, asla mahşere kalmayacaktır. “Varlığını Türk’ün varlığına armağan eden” Türk milliyetçileri, bugüne kadar olduğu gibi, bundan böyle de andımızı daha gür bir sesle okumaya devam edecektir!
Türk’üm,
Doğruyum,
Çalışkanım,
Yasam,
Küçüklerimi korumak,
Büyüklerimi saymak,
Yurdumu,
Milletimi,
Özümden,
Çok Sevmektir.
Ülküm; Yükselmek,
İleri gitmektir.
Ey büyük Atatürk,
Açtığın yolda,
Gösterdiğin hedefe,
Durmadan yürüyeceğime,
And içerim.
Varlığım,
Türk varlığına armağan olsun.
Ne Mutlu Türk’üm diyene!"
