SON DAKİKA
SON DEPREMLER

BTK'dan İnternete Sansür Açıklaması..

A- A+ PAYLAŞ

BTK Başkanı, yeni düzenlemenin çarpıtıldığını, standart pakette herhangi bir değişiklik olmayacağını ifade etti.

BTK tarafından hazırlanan ve 23 Şubat 2011'de yayınlanan İnternetin Güvenli Kullanımı Yönetmeliği ile ilgili açıklamalarda bulunan Acarer, benzeri düzenlemelerin Avrupa ülkelerinde de bulunduğunu, bunun bir "sansür" olarak algılanmasına şaşırdıklarını belirtti.

"STANDART PAKETTE FİLTRE YOK"

Düzenlemeyle standart paket dışında aile, çocuk ve yurt içi paketleri oluşturulduğunu, yeni filtrelemelerin bu üç paket için geçerli olduğunu söyleyen Acarer, standart pakette mevcut uygulamadan farklı bir filtrenin söz konusu olmayacağını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"BİR OLAY BU KADAR ÇARPITILIR MI PES!"

"Bir olay bu kadar çarpıtılır mı, pes diyorum. Şu anda herkes standart tarifede. Şimdi üç tane daha paket getiriliyor. Bu paketlerin de fiyatları farklı olsun deniyor. İnterneti sadece çocukların kullandığı abonelikler için belli bir filtrelemeyle hizmet verecek olan Çocuk paketi, biraz daha geniş alanda hizmet verecek Aile paketi ve erişime engelli sitelerin yüzde 99'unun yurt dışı kaynaklı olması gerçeğinden hareketle yurt içi paketi uygulamaya girecek.

BUNUN NERESİ SANSÜR

Şimdi biz herkesi çocuk paketine alsak eleştirilere hak verirdim. Ancak bu uygulamayla zaten herkes standart paket içinde kalacak. Ancak isterse diğer paketler için başvuruda bulunacak. Bunun neresi sansür. Standart paket şu anda neyse aynen devam edecek. Şu ankinden farklı bir filtre koyulmayacak. Standart tarifede bir internet sitesinin içeriğinde bir suç varsa zaten erişime engelleniyor. Bunun dışında artı bir şeyler yapacak halimiz yok. Filtre diğer paketlere getiriliyor."

"KONUNUN ŞİMDİ GÜNDEME GETİRİLMESİ SİYASİ"

BTK Başkanı Acarer, yönetmeliğin Şubat ayında yayınlanmasına rağmen Mayıs ayında tartışılmasına anlam veremediğini, eğer bir sansür iddiası varsa neden bunu söylemek için 2.5 ay beklendiğini merak ettiklerini söyledi.

Acarer, "Konunun şimdi gündeme getirilmesinin nedeni konusunda yorum yapmayacağım ama Şubat ayında alınan bir kararın Mayıs ayında gündeme getirilmesinin nedeni bence siyasi, başka bir izahını yapamıyorum" dedi.

"TÜRKİYE'NİN İNTERNET ÖZGÜRLÜĞÜ KONUSUNDA SORUNU YOK"
Türkiye'nin internet özgürlüğü konusunda sorunu olan bir ülke olmadığını, bu konuda açıklanan uluslararası raporlara katılmadığını kaydeden Acarer, İngiltere ve Almanya'da erişime engellenen site sayısının Türkiye'nin üç katı düzeyinde olduğunu savundu.

Türkiye'de sitelerin ya mahkeme kararıyla ya da BTK'nın incelemesi sonucu kapatılabildiğini ve sansasyon yaratan tüm kapatmaların mahkeme kararlarıyla gerçekleştiğini söyleyen Acarer, BTK'nın engellediği sitelerin yüzde 55'inin aşırı müstehcenlik, yüzde 40 civarının da çocuk pornosu nedeniyle engellendiğini kaydetti.

"BAZI KAPATMALARI GAZETECİLERDEN ÖĞRENİYORUZ"
Mahkeme kararıyla gerçekleşen kapatmalarda da bir sistem değişikliğine ihtiyaç duyulduğunu ifade eden Acarer, "Mahkeme karar almış, alırken de ne var ne yok tüm adresleri yazmış. Bazı kapatmaları biz de gazetecilerden öğreniyoruz. Çünkü mahkeme aldığı kararı doğrudan ISP'lere bildiriyor. Belki bunun gözden geçirilmesi lazım. Bu işlemler İletişim Başkanlığı'nın üzerinden uygulanabilir" diye konuştu.

Acarer, Türkiye'de erişime engellenen site sayısıyla ilgili bilgi verilmediğini, gazetelere yansıyan 37 bin rakamının da kendileri tarafından verilmediğini belirterek, "Rakam o değil ama o civarlarda bir şey" dedi.

Tüketiciyi koruma yönünde bir çok örnek düzenleme yaptıklarını, bunların kamuoyunda gündeme gelmediğini, bir çok düzenlemenin de "sansür geliyor" başlığıyla verilmesinden rahatsız olduklarını kaydeden Acarer, "Her adımımızda acaba sansür mü diyecekler diye düşünür hale geldik" diye konuştu.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız