SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Bu Destek İstikrara"

0
Güncellendi - 2015-12-27 22:04:44
A- A+ PAYLAŞ

AKP Malatya İl Başkanı Av. Bülent Tüfenkçi, Şehit Fevzi Mahallesi muhtarı ve mahalle sakinleri ile bir araya geldi. 

Tüfenkçi’ye İl Başkan Yardımcısı Mahmut Üner Özer, Battalgazi İlçe Başkan Yardımcısı Ayhan Baran, Recep Ünver ve Şehit Fevzi Mahalle Temsilcisi Ahmet Haskul eşlik etti.

İl Başkanı Tüfenkçi, yaptığı konuşmada seçim sonucuna bakıp oturmayacaklarını ifade ederek AKP İl Teşkilatı ve belediyeleri için 30 Mart yeni milat olacağını ifade etti.

Tüfenkçi, AKP’nin geçmişe bakarak değil, geleceği planlayarak hizmet ettiğini vurgulayarak şu ifadeleri kullandı; "AK Parti ve Sayın Genel Başkanımız ve Başbakanımız Recep Tayip Erdoğan 30 Mart’ta Türkiye’de olduğu gibi Malatya’da da milletin desteği ile rekor kırmıştır. Şehit Fevzi Mahallemiz de AK Parti’ye verdiği yüzde 74 destek ile yine rekor düzeyde desteğini sunmuştur. Bu destek, bu dik duruş sadece AK Parti’ye gösterilmemiştir. Bu Türkiye’nin geleceğine, istikbaline ve istikrarına verilmiş bir destektir. Ben bundan dolayı Şehit Fevzi Mahallesine ve hemşerilerime hasseten teşekkür ediyorum".

İl Başkanı Tüfenkçi, konuşmasını şu sözlerle sürdürdü, "AK Parti il teşkilatı sadece Malatya’da teşkilatlanmayı yapmakla kalmayıp hemşerilerimizin sorunlarıyla, eksiklikleriyle ve talepleriyle de yakından ilgilenmektedir. AK Parti’nin seçimden seçime vatandaşa giden bir parti olmadığını, her zaman vatandaşın içinde olduğunu göstermiş olacağız.Bu anlamda bizler seçim sonrasında oturmayıp bütün ilçelerimizi ve mahallelerimizi ziyaret ederek hem bizzat teşekkürlerimizi ileteceğiz hem de eksiklikleri, talepleri belediyelerimize ileteceğiz."

Şehit Fevzi Mahalle Muhtarı Sami Cengil ise ziyarette duyduğu memnuniyeti ifade ederek teşekkürlerini sundu. Ayrıca mahallenin eksikliklerini ve taleplerini İl Başkanına iletti. 

"27 MAYIS ZİHNİYETİNİ CANLANDIRMA ÇALIŞMASI VAR"

Bu arada katıldığı bir televizyonun Haber Aktüel programında gündemi değerlendiren Tüfenkçi, 27 Mayıs 1960'ta eski Başbakan Adnan Menderes ve Demokrat Parti'ye yapılan darbenin 54. yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, Menderes, döneminin bakanları Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu başta olmak üzere Demokrat Parti çatısı altında hizmet veren tüm siyasetçileri hayırla yad ettiklerini söyledi.

54 yıl önce 27 Mayıs ile Türkiye’ye çok ağır bedelin ödetildiğini söyleyen Tüfenkçi, 54 yıllık zaman içerisinde yine aynı bedeli ödetmek isteyenler olduğuna dikkat çekti. Tüfenkçi, "Türkiye’de hala darbe heveslisi, vesayet heveslisi gruplar, medya, köşe yazarları bulunmakta. En son 17 ve 25 Aralık darbe girişimi, 27 Mayıs zihniyetini yeniden canlandırma, atağa geçirme, seçilmiş hükümeti devirme girişiminin tezahürüydü. Milletin iradesine ve demokrasiye çok sıkı şekilde sahip çıkmasıyla bu tehdidi, bu tehlikeyi bertaraf ettik. Merhum Menderes’e yapılmak istenen Sayın Başbakanımız Recep Tayip Erdoğan’a da yapılmak istendi. İşte görüyorsunuz kendilerince hazırladıkları iddianamelerde Başbakanımız için ‘Dönemin Başbakanı’ ifadesi kullanıyorlar. Bu hainlik değil midir? Bu devlet, millet düşmanlığı değil midir?" şeklinde konuştu.

Son zamanlarda İstanbul Okmeydanı’nda çıkan olaylara dikkat çeken Tüfenkçi, yaşananların tesadüf olmadığını, Türkiye’de bazı marjinal grupların her seçim öncesinde ülkede istikrarı ve huzuru bozmak adına bir takım girişimlerde bulunduğunu ifade etti.

Tüfenkçi, yaklaşan Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde mezhep üzerinden oynanmak istenen senaryoya dikkat çekerek, "Türkiye uzun yıllar boyunca çeşitli kutuplaştırmalar üzerinden toplum mühendisliği yapılmasıyla karşı karşıya kaldı. Yaklaşık 30 yıl boyunca bu ülkenin çocuklarını etnik kimlik üzerinden ayrıştırarak birçok acılar ve kayıplar yaşatıldı. Bugün ise aynı amaçla mezhep ve inançlar üzerinden bu senaryo gerçekleştirilmek isteniyor. Ben hususta toplumumuzun tüm kesimini, kanaat önderlerini, STK’ları ve elbette ki siyasi partileri duyarlı ve sorumlu olmaya davet ediyorum.

Bizler daha Soma’daki şehitlerimizin acısını yaşarken birileri bunu kendilerince fırsata çevirerek yine sokakları savaş alanına çeviriyor. Gösteri yapmak için hiçbir haklı ve mantıklı gerekçeleri olmayan bu gruplar polise taş atarak, bomba atarak birçok can ve mal kaybına sebep oluyor. Son olarak Uğur Kurt ve Ayhan Yılmaz kardeşimizi çıkan bu olaylarda yitirdik. Ben kendilerine Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı diliyorum. Hangi dava, hangi amaç bu iki kardeşimizden değerli olabilir? Ancak biz biliyoruz ki bunların belli bir hak talepleri yok, belli bir davaları yok. Asıl gaye 10 Ağustos Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi istikrarsızlık yaratarak Türkiye'nin büyümesinin, güçlenmesinin önüne engel olmaktır’’ dedi.

Cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesini de hazmedemediklerini ifade eden Başkan Tüfenkçi, "Türkiye ilk kez halk oylaması ile cumhurbaşkanını seçiyor. İşte birilerini rahatsız eden de bu. Çünkü onlar da farkında cumhurbaşkanının halk tarafından seçilmesi geçmiş dönemde yaşanan krizleri tarihe gömecek ve bekledikleri kaos ortamını bulamayacaklar. Bu Milletin özlediği devlet, Milletinin tüm değerlerine teslim olmuş, her türlü farklılığına, zenginliğine sahip çıkan bir devlettir. İşte biz bunu sağlamanın, bunu inşa etmenin gayreti içerisindeyiz. Milletimiz devletin en tepesindeki ismi, yani başkanını da direkt olarak kendi iradesi ile seçebilmelidir. Bundan kimse korkmasın, rahatsız olmasın. Bizler Malatya İl Teşkilatı olarak şuanda iki hususa yoğunlaştık. Biri Cumhurbaşkanlığı seçimi diğeri ise 2015 genel seçimlerinde tek başımıza yeni bir anayasa yapabilme çoğunluğuna sahip olabilmek. Bunu başarmak için Malatya’da hemşerilerimizle beraber, teşkilatlarımızla beraber çalışmalarımıza başladık’’ ifadelerini kullandı.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız