SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Bu F-4'leri Kaldırsınlar"

0
Güncellendi - 2015-12-28 01:54:18
A- A+ PAYLAŞ

Malatya'nın Akçadağ ilçesinde 2003 yılında 4 pilotun şehit olduğu 2 RF-4E Fantom tipi uçağın çarpıştığı kazada oğlunu da şehit veren Melahat Ongun, aynı yerde yine iki uçağın çarpışarak 4 pilotun şehit olduğu haberini duyunca yaşadığı acı tesadüfle kahroldu. Oğlunun acısını yeniden yaşayan Ongun, "Bu uçakları kaldırsınlar. Düşe düşe mi bitirecekler" dedi.

Türkiye, 24 Şubat 2015 günü Malatya 7. Hava Jet Komutanlığı'ndan eğitim amaçlı havalanan 2 RF-4E keşif uçağının havada çarpışması sonucu düşmesiyle 4 pilotun şehit olmasının yasını tutuyor. Bu kazaya en çok üzülen ise oğlunu 9 Ocak 2003 yılında benzer kazayla kaybeden Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Adana Şube Başkanı Melahat Ongun oldu.

12 YIL ÖNCE AYNI KAZA

Ongun, 2003 yılında Malatya 7. Ana Jet Üs Komutanlığı'nda oğlu Fatih Ongun pilot üsteğmen olarak görev yaparken 9 Ocak'ta RF-4E Fantom tipi iki uçakla eğitim uçuşuna kalktığını, ancak iki uçağın havada kanatlarının çarpışması sonucu düşmesiyle oğluyla birlikte Yüzbaşı Fazıl Taştan, Yüzbaşı Ali Rıza Sadak, Üsteğmen Semih Desticioğlu'nun hayatını kaybettiğini anlattı. 

Melahat Ongun aradan 12 yıl geçmesine rağmen aynı tip iki uçağın çarpışması sonucu yine 4 pilot subayın hayatını kaybettiğini hatırlatarak, "Yaşanan kaza aynı benim oğlumun şehit olduğu kaza gibi. Bu haberi duyduğumda aynı şeyleri yaşadım. Bugün olmuş gibi aynı acıyı yaşadım. Bu kaçıncı, aynı yerde bu kadar uçağın düşmesi bana hiç normal gelmiyor. Normal bir kazaya, normal bir çarpışmaya asla benzetmiyorum ben bunu. Malatya Akçadağ'da ne oluyor bilmiyorum. Yürekler yanıyor, insanlar acı içinde geride kalanlar, gencecik çocuklar toprağa veriliyor. Bunlara kim 'dur' diyecek. Benim işittiğime göre uçakların çok eski olduğu söyleniyordu. Oğlumu Malatya Akçadağ'da şehit verdiğimde orada yazılanlar çizilenlere baktığımda uçakların çok eski olduğu söyleniyordu. Hala o günden bu yana uçak kazaları oluyor ve çocuklarımız şehit oluyor. Nasıl bir önlem alırlar ne yaparlar bilmiyorum ama bizim içimiz yanıyor. Ne yapacağımı, nasıl yapacağımı da bilmiyorum şu anda. Son yaşanan kaza ile benim oğlumun şehit olduğu kaza birbirine çok benziyor. Benim oğlumun kazasında da söylenen uçaklar kalktıktan sonra kanatları birbirine değdiği için bir dağa çarpıp düşmüşler. Oğlumla birlikte 4 kişi şehit oldu. Bu son yaşanan kazada da uçakların çarpışması sonucu düştüğü söyleniyor ve yine 4 şehit var" dedi.

"AYNI ACIYI YAŞIYORUM"

Bugün 2003'teki oğlu Fatih'in acısının aynısını tekrar yaşadığını söyleyen Ongun, "Bu hiç hoş bir şey değil. Ben her cuma 2003'ten bu yana şehitliğe gidiyorum ve aynı olayı yaşıyorum. Ama bunu kimse bilmiyor. Bugün yine 4 kuzu gitti. O kuzuların aileleri acı içinde. Onların önünde gelecekleri vardı, planları vardı. Gelecek için ne hayalleri vardı. Biz bunların yaşanmasını istemiyoruz artık ne yapacaklarsa yapsınlar. Bu F4'leri kaldırsınlar. Şimdi kaldırmayı düşünüyorlarmış, yeni mi akılları başlarına geldi. Düşe düşe mi bitireceklerdi. Zaten çok az kalmış. Ben bu konuda çok üzgünüm içim çok yanıyor. Artık kimsenin içi yanmasın" diyerek gözyaşlarına boğuldu.

Melahat Ongun artık bu tür olayları insanların normal karşılamaya başladığını, eskisi gibi haberler yapılmadığını, sabah kazayla ilgili haberlerin şöyle gelip geçtiğini belirterek, "O kadar lüzumsuz haberler saatlerce kalıyor ki. Bu kadar mı değersizleştik" diye konuştu.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız