SON DAKİKA
SON DEPREMLER

''Bu Ülkede Kimse Azınlık Değil..''

A- A+ PAYLAŞ

Malatya'ya gelen Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Deniz Baykal, hükümetin seçim öncesinde verdiği sözleri tutmadığını söyledi.

Malatya'nın Hekimhan İlçesi'ne giden ve Belediye Başkanı Vahit Mutlu'yu makamında eden Baykal, daha sonra ilçenin Atatürk Meydanı'nda halka hitap etti. İlçe girişinde kurban kesilerek karşılanan Baykal,kesilmemesini istemesine rağmen koç kesildi. Deniz Baykal, hükümetin seçim öncesinde söz verdiklerini yapmadığını ileri sürdü. Bugün, köylü, çiftçi, memur ve emeklinin perişan olduğunu söyleyen Baykal, "Ocak ayından bu yana mazota 16 kez zam geldi" diye konuştu.

Terörle Mücadele Yasası'nın dün çıktığını, buradaki 6. maddeyi kendilerinin tasarıdan çıkarttıklarını bildiren Deniz Baykal, "Bu 6. maddede, terör örgütü kurucuları pişman olurlarsa bu yasadan yararlanırlar deniyor. Yani bu İmralıyı tahliye etmek demekti. Bu maddeye karşı çıktık ve yasadan 6. maddeyi çıkarttırdık. İyi ki CHP var" ifadelerini kaydetti.

Türkiye'de azınlık olmadığını, herkesin Türk milleti adı altında birleştiğini ifade eden CHP Genel Başkanı Baykal, "Aleviler azınlık değiliz diyor. Bu ülkede kimse azınlık değildir. Türk vatandaşıdır ve Türk milletidir" diye açıklama yaptı. Hükümeti, kendi yandaşlarını korumakla suçlayan CHP lideri, "Mesela Hatay'da AK Parti il ve merkez ilçe yönetimi, ihaleleri paylaşmış. Bunun adına Ali Dibo diyorlar. Biz iktidara geldiğimizde bunların hesabını soracağız" dedi.

AKP'nin seçimden önce dokunulmazlıkların kalkacağı sözünün verildiğini ancak dokunulmazlığında kalkmadığını belirten Baykal, "Kalkmadı çünkü AKP milletvekillerinin, bakanlarının hatta başbakanının yolsuzluk dosyaları var.
Bir milletvekilinin bir bakanın, bir başbakanın hakkındaki yolsuzluk dosyalarının hesabını vermemiş olması yakışır mı? Mustafa Kemal'in koltuğunda oturan birinin hakkında yolsuzluk dosyası olması yakışır mı? Hakkında yolsuzluk dosyaları bulunan birinin Cumhurbaşkanı olması yakışır
mı? Olursa ne olur hesabınız sandıkta sorar mısınız? İnşaallah hep birlikte soracağız." şeklinde konuştu.

Partizanlık kadrolaşma, senin benim adamım ayrımı yapıldığını ileri süren Baykal, "3.5 yılda bütün bunlar ortaya çıktı. Bizim elimizde atom silahı gibi bir silah var. Nedir o "OY" onu sandıkta iyi kullanacağız." diye konuştu.

Türkiye'de Başbakanın üniversite, yargı, Anayasa Mahkemesi, Cumhurbaşkanı, köylü ile kavgalı olduğunu öne süren Baykal, iktidarın böyle bir kavganın içerisine girmesi halinde ülkede sorunların çözümsüzleşeceğini kaydetti.

Baykal, "Sen Selanik'te soykırım anıtı dikenlere sesisini yükselt. Başbakan'ın dışardakileri sesi çıkmıyor. İçerdeki vatandaşa sesini yükseltiyor." şeklinde konuştu.

Başbakan'a seslenen Baykal, "Sen gelip geçicisin bugün varsın yarın yoksun. Ama bu vatandaş, bu Hekimhan kalıcı." ifalerini kullandı.

Bir alt üst kimlik meselesinin ortaya çıktığını belirten Baykal, "Hepimiz Türkiye Cumhuriyetinin bir ferdiyiz. Devletin hiç kimseye aslını ve neslini sormaya hakkı yok. Biz hepimiz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyız. Bizi ayırmaya yönelik hiçbir tartışmadan bu memlekete bir fayda gelmez." dedi.

Eve dönüş yasasından PKK'lı ve Hizbullahçı teröristlerin faydalandığını öne süren Baykal, bir diğer tehlikenin ise Türkiye Cumhuriyeti'ni bir Ortadoğu Arap devletine dönüştürme yönündeki açık gizili çabalar olduğunu etti ve "Türkiye'yi bir Malezyaya benzetme çabaları var ve bunu din adına yapıyorlar. Kimse Türk halkına Müslümanlığı öğretmeye kalkmasın. Türkiye bin yıldır Müslüman. Dünyada İslamiyet'in en güzel yaşandığı ülke Türkiye, Kimse kimseye gözünün üstünde kaşın var deme hakkına sahip değil. Siyasetçi çekilsin. Az Müslüman çok Müslüman ayrımını başbakanlar yapmaktan vazgeçsinler. İslamiyet de bizim Türkiye Cumhuriyeti de bizim. İran da, Irak'ta, Malezya'da Müslüman ama Türkiye Cumhuriyeti bir tane. Türkiye'de gizli gizli bu konularda toplumun temelleri yıpratmaya yönelik faaliyetler var. Bunlara izin vermeyelim." şeklinde konuştu.

Baykal, buradan Pütürge ilçesine hareket etti.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız