SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Çok Fazla Sorumluluk Alıyoruz'

A- A+ PAYLAŞ

Psikiyatr- Yazar Prof.Dr. Kemal Sayar, Malatya'da "Modern Dünya ve İnsan Mutluluğu" konulu bir konferans verdi.

Konferansla ilgili olarak Belediye Basın Bürosu'nun yayınladığı bülten şöyle:

"Malatya Belediyesinin düzenlediği Psikiyatri Uzmanı – Yazar Prof. Dr. Kemal Sayar’ın konuşmacı olarak katıldığı “Modern Dünya ve İnsan Mutluluğu” konulu konferans Belediye konferans salonunda gerçekleştirildi.

Vatandaşların büyük ilgi gösterdiği konferansa, Belediye Başkanı H.Cemal Akın’ın yanı sıra, Sivil Toplum Kuruluşu Temsilcileri, İl Genel Meclis üyeleri, Belediye Meclis Üyeleri, bazı daire müdürleri de katıldı.

Konferansın açılış konuşmasını yapan Belediye Başkanı H. Cemal Akın, Malatya Belediyesi olarak bugüne kadar Türkiye ve Dünya çapında tanınan birçok ilim ve sanat adamlarını ağırladıklarını, Prof. Dr. Kemal Sayar’ın da Türkiye’nin yetiştirdiği ve uzmanlık alanı olan psikiyatride eserleriyle kendisinden çokça söz ettiren önemli bilim adamlarından birisi olduğunu söyledi.

Başkan Akın, “Öyle bir çağda yaşıyoruz ki, her türlü maddi tatmin imkânına sahip olduğu halde insanımız sıkıntıdadır, mutsuzdur, huzursuzdur, depresyondadır. Son zamanlarda intihar olaylarının yükseldiğini görüyoruz. Hâsılı modern insanın genel manada, maneviyatını kaybetmekle birlikte dışarıdan tozpembe görünüp içi boşaltılmış başıboş, ıstırap dolu bir hayat yaşadığını görüyoruz” dedi.

Şehir hayatının bunalttığı insanların gönül dinginliğine, doğayla ve yeşile olan zaruri ihtiyacının idrakinde olan bir belediyecilik anlayışıyla, aşılmaz sanılan bütün bürokratik engelleri zorlayarak 1000 dönüm araziyi Malatya halkına kazandırdıklarını bunun gerçekleşmesi uğruna Malatya ile Ankara arasında adeta mekik dokuduğunu belirten Başkan Akın, “Malatya’mıza hayırlı olsun, mübarek olsun. Bu bağlamda başta Sayın Başbakanımız olmak üzere partimizin bütün yetkililerine şükranlarımı sunmayı bir borç biliyorum. Malatyalıların hem maddi refahı hem de manevi gönül huzuru için zaman zaman mesai mefhumunu bir kenara bırakarak olağanüstü bir gayretle çalışıyoruz ve inşallah çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

Bütün çabalarının daha yaşanılabilir, daha huzurlu, daha az problemli bir kentte yaşamak olduğunu ifade eden Başkan Akın, Bunu yaparken tıpkı doğalgaz çalışmalarında olduğu gibi bazen sıkıntı verdiklerinin farkında olduklarını bundan dolayı Malatyalıların sabrına ve hoş görüsüne teşekkür ettiği söyledi.

Başkan Akın, “Ama inanın ki değdi bütün sıkıntılara. Bakınız oy uğruna kimi vilayetler kazma dahi vurmazken biz kısa zamanda doğalgazı ilimizin dört bir yanına döşedik. Gelecek seçimi değil, şehrin geleceğini düşünerek bunları yaptık. Başta doğalgaz olmak üzere, Sümerparkı, Yeni Cami Çevre ve Meydan Düzenlemesini, Alt Geçitleri, Kadın Danışma ve Dayanışma Merkezini, Aşevini, Tecde Kültür Merkezini, Kapalıçarşı Üzerini, Yeni Belediye Binasını ve daha bunun gibi onlarca eseri bu anlayışla, sizlerin destek ve dualarıyla yaptık. Bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz” dedi.

Belediye Başkanı H. Cemal Akın’ın konuşmasının ardından konferansa geçildi.

Modern medeniyetin tamamen hız medeniyeti olduğunu belirten Prof. Dr. Kemal Sayar, İnsanların koşuşturma hayatı yaşadığını, Anadolu’da insanların hayatın yavaşlığını daha çok hissederek yaşadığını söyledi.

Prof. Dr. Sayar, Anadolu da insanların bir birinin hayatının içine girip, bir birlerini dinlemesi, bir biriyle konuşmasının daha çok mümkün olduğunu, özellikle büyük şehirlerde yaşam mücadelesi sıkışmanın getirdiği basınç olduğunu vurgulayarak, “Herkes kendi alanını koruma telaşından ve geçim telaşından bundan dolayı bazı çok temel değerleri ıskalamaya başlıyor. Akrabalarımızı, dostumuzu giderek seyrek aralıklarla görmeye başlıyoruz. Hatta herkes evinin muhteşem kaleler haline getiriyor ve kendi evimizde televizyon karşısında uyuşarak bir hayat yaşıyoruz. Bu bizden pek çok şeyi götürüyor. Bu nedenlerden dolayı yavaşlayın diyoruz insanlara, yavaşlamak bir felsefe, nasıl yavaşlamamız lazım. Hayatımızdan hızın belirtilerini çıkartmamız lazım. Hepimizin anları vardır o anlar gündelik hayat içinde çok parçalanıyor. Çok fazla sorumluluk alıyoruz. Bu sorumluluklar yüzünden modern hayat çok bölünebiliyor. Mutsuzluğun en temel sebeplerinden birisi özelliklede büyük şehirlerde, metropoller de insanının aynı anda çok şey olmaya çalışması, çok şey yapmaya çalışması bir konuda tam manasıyla derinlik kazanamaması” dedi.

Teknoloji’nin insan hayatı üzerinde çok olumsuz yönlerinin bulunduğunu söyleyen Prof. Dr. Sayan, televizyonun insan hayatındaki etkilerini örnekleyerek anlattı. Sayan, “Evlerde akşam saatlerinde milletimizin en büyük eğlencesi televizyon karşısında uyuşuk kalmak, ailece ahin halinde televizyon izleniliyor. Çok enteresan ben çok öyle aileler gördüm herkes aynı anda ekrana bakıyor, kimse kimseyle konuşmuyor, çocuk bir şey soruyor ordan baba televizyondan gözlerini ayırmadan anlayabildiği kadarıyla cevap veriyor. Dolayısıyla tam manasıyla iletişim, etkileşim de kurulmamış oluyor. Ailelerde yine bizim başarmamız gerekenlerden bir tanesi, ben bunu ailelere öneriyorum. Televizyonsuz saatleriniz olsun evin içinde çocuklarınızın gözünün içine bakarak konuştuğunuz televizyonsuz saatleriniz olsun. Televizyon sizlerin konuşmasını bölmesin. Çocuklarınızın anlaşılmaya, sevilmeye, Anne Baba’nın sevgisini onların gözlerinde hissetmeye ihtiyacı var” dedi.

Prof. Dr. Sayan, “Bizim nöro bilim çalışmaları bize şunu gösteriyor. Çocuklar sevildikleri zaman iyi Anne, Babalık gördükleri zaman beyinlerinde çok yeni yollar oluşuyor. Eskiden bizim elimizde çok daha sınırlı imkanlar vardı. Beynin hareketlerini çok iyi izleyemeyebiliyorduk. Bugün beyindeki hareketlenmeler çok yeni bir takım yeni görüntülemelerle çok iyi fark edilebiliyor. Dolayısıyla iyi şefkat görmemiş, Anne, Babaları tarafından yeteri kadar sevilmemiş, yeterince ilgi gösterilmemiş çocukların özellikle duygusal ifadeyle ilgili beyin kısımlarının iyi gelişmediğini görüyoruz. Bu çocuklar ileri ki hayatlarında duygularını bastıran, duygularını ifade edemeyen insanlar oluyorlar” dedi.

Hayatın paylaşma üzerine kurulduğunu, geleneksel değerlerin yaşatılması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Sayın, Avrupa ve Amerika’nın da bu konuda çok erozyona uğradığını. Onlarında bir kimlik arayışında, onlarında bu geleneklerin peşinde olduğunu, bugün Amerika da Mevlana’nın kitabının beş yüz bin sattığını, Onun için bizde insanı insan yapan değerlerin peşinde koşmamız gerektiğini söyledi.

Konferansın sonunda Prof. Dr. Kemal Sayan vatandaşlardan gelen soruları yanıtladı, kitaplarını imzaladı."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız