SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Cumhurbaşkanı Öyle Sanıyor!

A- A+ PAYLAŞ

AKP'nin yeniden aday göstermediği Malatya Belediye Başkanı Cemal Akın'ın, henüz aday gösterilmeyeceğinin belli olmadığı, kendisinin de yeniden adaylık için umutlu olduğu dönemlerde "Ankara'daki büyüklerine" sıcak mesaj gönderme çabaları doğrultusunda, halk arasında Sümerpark olarak bilinen alana Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Şeker Fabrikası'nın henüz Malatya Belediyesi'ne devredilmemiş alanında "yapılması düşünülen" parka da  Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın adlarının verilmesine ilişkin Belediye Meclis kararları tartışma yaratmıştı.

 

"Sümerpark" adıyla düzenlemesi yapılan park, belediyenin birçok yayınında ve yatırım programında, halk arasında bu adla anılırken, Abdullah Gül'ün adının verilmesi eleştiri konusu olmuştu. Geçtiğimiz yıl Kasım ayında Malatya'yı ziyaret eden Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Malatya'daki bu tartışmadan haberdar olduğunu, isim konusuna değinme gereği duyarak ortaya koymuş, bu parka adının verilmesini istemediğini söylemişti.

 

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, Belediye Başkanı Cemal Akın'a bizzat ilettiği bu ricasına rağmen parkın adı değiştirilmezken, bu konudaki karmaşa aynı parkla ilgili 2 ayrı yere yerleştirilen levha ve park girişindeki beton kemer üzerine yazılan yazıyla da dikkat çekiyor. Polisevi civarındaki levhada "Sümerpark" yazarken, park girişindeki beton kemerde "Abdullah Gül Parkı", Tevfik Temelli Caddesi kavşağında da, "Abdullah Gül Parkı" bölümü sökülmüş "Malatya Belediyesi" levhası, belediyenin kafa karışıklığının delilleri olarak öylece duruyor.

 

Ancak tüm bunlara karşın, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün, Malatya'da ricası üzerine parka adının verilmesinden vazgeçildiğini zannettiği, hemşehrimiz olan Hürriyet Gazetesi Ekonomi Müdürü ve Yazarı Vahap Munyar'ın "Gül: Malatya'daki o parkın tabelasından adımı sildirdim" başlıklı yazısından anlaşılıyor. Munyar, köşesinde aynı gün, ayrıca  Malatya Valisi Halil İbrahim Daşöz'ün İstanbul'daki "Malatya Madalyası" toplantısında beklediğini bulamadığına ve işadamı Celal Birsen'in ölümlerine de değindi.

 

Munyar'ın Hürriyet Gazetesi'ndeki köşesinde 16 Şubat'ta yazdığı yazı şöyle:

 

....

 

"..Gül: Malatya'daki o parkın tabelasından adımı sildirdim

CUMHURBAŞKANI Abdullah Gül, arada Rusya'ya resmi ziyaret yapıp döndü ama ben Suudi Arabistan gezisinde aldığım notları yazmayı sürdürüyorum. Bugünkü not, benim için farklı anlam taşıyor.

3 Şubat öğlen saatlerinde bizi Riyad'a (Suudi Arabistan) götüren uçak havalandıktan sonra Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun rehberliğinde selamlama turuna çıktı. Benim elimi sıkarken durakladı:

- Malatya'ya gittim.

- Biliyorum.

Kasım ayında Malatya'ya gitmişti. Tam yanımdan ayrılırken döndü:

- O parkta adımı taşıyan tabelayı indirttim.

Gül
'ün sözünü ettiği, Malatya'da Mensucat Fabrikası'nın (Sümerbank) karşısında bulunan "Mensucat Evleri"nin yıkılmasıyla ortaya çıkan yeşil alanda belediyenin düzenlediği parktı. Malatya halkı buraya kendiliğinden "Sümerpark" adını koymuştu.

Sonraki gelişmeleri, İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi'nin oğlu Ömer Tanrıverdi'nin sünnet düğününde karşılaştığım Malatyalı işadamı Turan Eriş'ten öğrenmiştim. Eriş, beni görünce itirazını gündeme getirmişti:

- Malatya Belediye Meclisi, "Sümerpark"a Cumhurbaşkanı Gül'ün adını vermeyi kararlaştırmış.

- Belediye Başkanı Cemal Akın AKP'li. Partisinden çıkmış Cumhurbaşkanı'nın adını bir parka vermesi doğal değil mi?

- Sümerbank, Cumhuriyet dönemi sanayileşmenin ilk temel taşlarından. Belediye orada "Sümerpark" adını korumalı. Ayrıca Sayın Abdullah Gül'ün Malatya'ya özel bir katkısı da olmamış. Kayseri'de her köşeye Abdullah Gül adı yazılabilir ama Malatya'da buna gerek yok.

O günlerde Malatya Hakimiyet Gazetesi'nin internet sitesindeki ankete bakmıştım. Ankete katılan 7 bin kişiden yüzde 93'ü, Abdullah Gül adına itiraz etmişti. 22 Temmuz seçimlerinde AKP'ye yüzde 70'e yakın oy veren Malatya'da Gül adına itiraz dikkat çekiciydi.

Bu konuda 8 Eylül 2008'de yazdığım yazıyı, "Malatya Belediye Başkanı Cemal Akın, 'Adınızı kentimizde önemli bir parka vermeyi düşünüyoruz' dese, Gül'den 'Yapmayın' yanıtı alırdı" cümlesiyle bitirip, "Yanılıyor muyum?" diye sormuştum.

Gül, Malatya Belediyesi'ni ziyaretinde, "O parktan adımı çıkarın. Malatyalı neyi uygun görüyorsa, bu kente kimin emeği geçmişse, onlardan birinin adını koyun" demişti...

DHA Malatya Temsilcisi Mikail Pelit'le konuştum. Abdullah Gül tabelası indirilmiş, yerine yeni tabela konulmamıştı.

Cumhurbaşkanı Gül, beni yanıltmadı... Üstelik dikkatimden kaçan gelişmeyi bana aktardı:

- O parktan adımı indirttim.

Teşekkürler Sayın Gül...

53 madalyadan ancak 19'unu satabildiler

DAVET Malatya Valisi Halil İbrahim Daşöz ve Belediye Başkanı Cemal Akın'dan geldi: "91 Bin Dev Öğrenci projesi kapsamında Darphane'de bastırılan, büyük manevi ve maddi değere sahip altın madalyaların tanıtım gecesine bekliyoruz."

Vali Daşöz'ün öncülük ettiği "91 Bin Dev Öğrenci" projesi, Malatya'daki ilk ve orta öğretim öğrencilerinin omuzlarında yükselmiş, 2'si ana okulu, toplam 5 okulun tamamlanmasına kadar ulaşmıştı.

Okullara kamu çalışanları, polisler de maaşlarından katkıda bulunsa da, 91 bin öğrencinin gündeme getirdiği kampanyalarla kaynak yaratılmış, hedefe önemli ölçüde ulaşılmıştı.

91 bin öğrenci bununla yetinmek istemedi, bir ana okulu daha planladı. Bunun için "altın madalya" düşüncesi öne çıktı. Valilik devreye girdi, Darphane'de ağırlığı 1 ons (31 gram) olan 22 ayar altın 150 madalya bastırıldı.

Madalyanın bir yüzünde "Dünya Kayısı Başkenti Malatya", diğer yüzünde de "Önemli İnsanların Diyarı Malatya" yazısı yer aldı. Bu yüze, Türkiye'nin 2'nci Cumhurbaşkanı İsmet İnönü ile 8'inci Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın resimleri işlendi.

Malatlalı işadamı Ali Nahit Bozatlı'nın Bağcılar'daki Holiday Inn Oteli'nde gerçekleşen geceye gittim. 2-3 masa ancak dolmuştu. Bu durum Malatya Eğitim Vakfı (MEV) Başkanı Şaban Taçyıldız'ı huzursuz etti: "Sayın Valimize ayıp oldu."

Vali Daşöz, kampanyayı anlattı: "Her birinin değeri 1500 TL dolayında olan 150 madalyamız vardı. Malatya'da bir bölümünü sattık. Elimizde 53 tane var. Bence çok büyük koleksiyon değeri oluşacak bu madalyaların tamamının burada satılacağını düşünüyorum."

Amaç "okula bağış" olduğu için madalyaların fiyatı 5 bin TL şeklinde belirlenmişti. Satış başladı, alanların isimleri duyuruldu: Sabri Özel (2), Şahin Nalbant, Necmettin Bitlis, Selahattin Bitlis, Yusuf Kenan, Kadir Eriş, Adnan Başdemir, Aziz Yeniay, Hüseyin Oflaz, Ali Bozatlı, Recai Arslan, Mehmet Duman ve Malatya Eğitim Vakfı.

MEV Başkanı Taçyıldız devreye girdi, geceye katılamayan 5 işadamı adına alım yaptı: Ahmet Çalık, Ali Akbulut, Sadık Kayhan, Vahap Küçük ve Osman Uzun.

Sonuçta Vali Daşöz, 53 madalyayla 265 bin TL toplanmasını beklerken, satış 19 madalya ve 95 bin TL'lik hasılatla kaldı...

Vali Daşöz, "Kalan 34 madalya için İstanbul'daki Malatyalı işadamlarını bekliyorum" mesajı verip, yine de umutla Malatya'ya döndü...

750 bin TL'lik hedefe ulaşılması için 170 bin TL'yi verecek 34 alıcı beklenecek.

Kriz Malatyalı işadamlarını 5'er bin TL veremeyecek kadar mı vurdu?

Tam yazıyı bitirmişken, Türkiye'nin Avrupa'daki rakiplerini deviren "Şemsiye Kralı" Malatyalı işadamı Celal Birsen'i trafik kazasında kaybettiğimiz haberi geldi...

Celal Birsen'e Allah'tan rahmet, ailesine, dostlarına sabır diliyorum..."

 

FOTOĞRAF: "Sümerpark"ın 3 farklı yerinden aynı gün aynı saatlerde çekilen 3 ayrı tabela ve isim görüntüsü..

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız