SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Dengesizin Biri' Bizden Kimi İstemiş?

A- A+ PAYLAŞ

Malatyaspor Başkanı Haşim Karadağ; takımdaki son durum, beklenti ve yeni hedefler, karşılaşılan sorunlar, maddi durum, transfer ile ilgili soruları yanıtlayıp, ilginç açıklamalarda bulundu.

Malatyaspor Başkanının, TV Malatya Spor Müdürü Mustafa Bulaşmaz’ın sorularına verdiği yanıtlar şöyle:

SORU: Takımın durumu için ne diyorsunuz?
KARADAĞ:Bu son 3 haftayı en az kayıpla geçmeyi hedefliyoruz. Çalışmalarımız bu yönde. Gaziantep maçında, İnşallah hakem engeline takılmazsak.. Şanssızlık vardı.. Onu yendikten sonra son 2-3 haftada hakem sıkıntıları başladı bize. Bu olmazsa galibiyetle döneriz. İlk yarı hedeflediğimiz puanın gerisinde kaldık. İnşallah en az kayıpla atlatmaya çalışacağız. Gaziantep’te galibiyet bekliyoruz.

SORU: Hakemler üzerinde çok fazla yoğunlaşıyorsunuz?
KARADAĞ: Oftaş maçında dünya futbol tarihinde görülmemiş bir penaltı vardı. Hiçbir futbolcuya müdahale edilmeden penaltı olmaz. Ordu maçının 2. yarısındaki hakemi gördünüz. Kendi sahamızda takdir haklarını karşı tarafa kullandı. Hakemlere bizi tutun demiyoruz. Ortada bir hakem olsun istiyoruz. Mardin maçını yaşadık.. Kırılma noktaları var. Orada hep rakibe çalışıyorlar. Oftaş maçında, maçı anlatan spiker arkadaşın söylediği kelime şu: ‘Hakem en sonunda penaltıyı verdi’ Bu göstergesidir, ben söylemiyorum ve onun kim olduğunu da bilmiyorum. Düşünebiliyor musunuz, maçı anlatan insan bile verdi verecek diye düşünüyor. Bazı girişimlerde bulunduk. İnşallah bundan sonra hakem engeline takılmayız.

SORU: Gaziantep maçında taraftar götürme sıkıntısı oldu. Gaziantep kulübü fazla bilet talebimizi kabul etmedi. Neden 56 bilet veriyorlar sadece?
KARADAĞ: Liglerde Malatya’nın dostu yok. Buna hepimizin inanması lazım. Hiç kimse den de bize dost olmaz. Biz herkese iyi niyetle, samimiyetle yaklaşıyoruz ama.. Bir Telekom maçı yaşadık. Telekom başkanı Malatyalı.. Buradan giden Malatyalıyı tribüne almadı, tribün boş kaldığı halde. Buna sizin de dokunmanız gerekiyor. Antep maçı için Türkiye’de araya girmeyen adam kalmadı hemen hemen. Adam 5 gün önce oynadığı Oftaş maçını Kamil Ocak’a alıyor. Herkesi araya koyuyoruz; bakanını, milletvekilini, hatırlı gönüllüsünü, belediyeyi araya koyuyoruz. Adamlar yok diyor. Bin kişilik stadda biz maç oynayacağız! Bunlar dostluk derecesini gösteriyor.

SORU: Bu durum takımın performansını nasıl etkiler?
KARADAĞ: Onlar alışmış, antrenman sahası gibi bir saha. Bizim takım büyük liglerde oynamış insanlar, o atmosfere alışmış insanlar. Ha Pınarbaşı’nda oynamışsın, ha o sahada oynamışsın bir farkı yok. Etkilemez ama, o saha atmosferi bambaşkadır. Burada özellikle bir daha üstüne basa basa söylüyorum, liglerde hiçbir takım bizim dostumuz değildir. Maalesef maalesef, bütün takımları, şehirleri Malatyaspor’a düşman etmişler. Etmişler, olmuşlar.. Bazı sebeplerden dolayı. Samsun- Malatya maçı yayında değil, aynı gün aynı saatte Telekom- Büyükşehir maçı yayında. Bunun cevabını siz arayın bulun. Oraya gidiyoruz yayıncı kuruluş diyor ki federasyon yaptı, federasyona gidiyoruz yayıncı kuruluş.. En son Telekom’un başvurusu.. Telekom’un da başvurusu yok.. E benim buradaki maçı canlı yayın veriyor, seyirci gelmiyor, hakem faktörü ön plana çıkıyor. Yani samimiyetimle söylüyorum, inan ki Malatyaspor bu kadar yara almış!..

SORU: Bu daha iyi motivasyonu sağlamaz mı?
KARADAĞ: Şüphesiz.. Haksızlığı gördüğün sürece hırslanıyorsun. Bir insanda nefis varsa, haksızlığa karşı daha kenetlenir, hırslanır. Ona alma, kazanma azmi gelir. Bu bizi hırslandırıyor. Ama bazen de yıldırıyorlar bizi. Oftaş maçında alıp da öyle art niyet var mı açısından seyrettiğin zaman. Adam senin 8 tacını tekrarlamış. Tacı 1 metre geriden ilerden kullansan ne olur? Bu seni yıldırıyor.

SORU: Transferde ne tür gelişmeler var? Nasıl bir mesafe almayı planlıyorsunuz devre arasına kadar.
KARADAĞ: Devre arasına 3 hafta olduğu için.. Tabi görüşmelerimiz başladı. Hatta neticelenme aşamasında olan 1-2 tane futbolcumuz var. Tabi bunu söylerken, açıklamak söylemek, ulu orta konuşmak doğru bir şey değil. Örneğin geçen hafta, dengesizin biri gelmiş protokolda bizden Taner’i istiyor. Tabi biz gereken cevabı verdik gönderdik ama. Olmaması gereken talimsiz.. Bir görüşme de değildi. Maça gelmişti, orada çıkmış öyle konuşuyor. Ligler bitmeden bizim de bir futbolcuyla görüşmemiz etik değildir.

SORU: Yani şu anda 1-2 futbolcuyla anlaştınız mı?
KARADAĞ: Yüzde 90 anlaştık. Zaten bizde de iyi bir kadro var. 3-4 hafta şanssızlık yaşadık, direkler direkler.. Son iki haftadır da birinci dakika kendimize atıyoruz veya yiyoruz. O şanssızlıklar vardı. Geçen hafta seyrettiniz. Son 5 haftada 4 galibiyet 1 beraberlik almış bir takım karşısında 6 eksikle çıktık, maçı aldık. Bir de 1-0 mağlup başladık.İyi takımız, kaliteli, karakterli bir takımız. İyi niyetli futbolcularımız var. Biz Celil’le Şenol’u kadro dışı bıraktık. Kötü niyetlerinden değil. Öyle bir süreç yaşandı. O süreçten sonra ne bizim dönmemiz bize fayda getirirdi, ne onların dönmesi onlara fayda getirirdi.

SORU: Celil ve Şenol’a gelen bir teklif var mı?
KARADAĞ: Şenol’u konuştuğun zaman.. Türkiye liglerinde Hakan Şükür’den sonra en çok forma giymiş bir futbolcudur. Bu adam iyi adam olmasa, kimsenin babasının oğlu değil, o kadar uzun süre bu takımlarda top oynamazdı. Celil diyorsun.. Celil’i tartışmak kimsenin haddi değil..

SORU: Peki teklif var mı?
KARADAĞ: Şüphesiz teklif var. Kendilerine de teklif gidiyor, bize de geliyor. O arkadaşlarımızla ilgili öyle bir sürece girildi ki, o süreçten sonra kimseye bir fayda gelmezdi. Teklifler geliyor, değerlendireceğiz.

SORU: Bora’ya gelen bir teklif var mı?
KARADAĞ: Bora’ya son iki yıldır teklif geliyor. Bugün gelmiyor ki. Geçen hafta gördünüz, ısınırken bile bir sevgi seli vardı. Ama şanssızlığı, önünde Şenol gibi tecrübeli iyi bir kaleci var. 2 senedir gündemde olan, teklifler gelen bir kaleci. Malatyaspor’un menfaatleri olduğu yerde bir şeyler yaparız.

SORU: Yani Bora’yı iyi bir teklife gönderebilir misiniz?
KARADAĞ: Malatyaspor’un çok üst düzey menfaatleri olduğu yerde.. Malatyaspor’un menfaati için 200 bin 300 bin Euro sıcak paraya kanmadım, Toth’u satmadım. Bunu maalesef Malatya kamuoyu biraz takdir etmiyor. Soruyorlar ya. İşte borcunuz var mı böyle parmak uzatıyorlar. Toth onlara bir derstir. Senkerik onlara bir derstir. Bak Senkerik oraya gitti. Malatyaspor’un menfaatleri olmadığı için vermedim. Malatyaspor’un biz bugününü düşünmüyoruz, yarınını, öbür gününü düşünüyoruz. Malatyaspor’un bugününü, kendi menfaatimi düşünmüş olsaydım.. Ya bu takımı şampiyon yapayım da ne olursa olsun diye.. Çok basit bir örnek veriyorum. Senkerik’e 650 bir Euro teklif geldi. Açın menajerine söyleyin. Teklif eden kulüp Slavya Prag.. Açın söyleyin.. Düşünmedim bile. Çünkü niye.. Biz bir hedefe kitlenmiştik. Onu verseydim, Toth’u verseydim, bu kulübün bin lira sıkıntısı olur muydu? Olmazdı.. Biz ufak paralar için Malatyaspor’un menfaatlerini kaybettirir miyiz? Malatyaspor’un menfaatleri için bazı şeylerde geri adım atıyoruz. Eleştirilere açık bir insanım. Ama eleştirinin de adabı, örfü, adeti var. Bu kulübün bin lira geliri yok. Bu kulübün bin lira gelirini biri gersin ispatlasın, Malatya kamuoyu önünde elini öpeyim. Malatyaspor’un bin lira gelirini ispatlasın, ellerinden öpeyim. Hesap sorsunlar ama biraz mantık çerçevesinde sorsunlar. Beşiktaş spor kulübü bugün Türkiye’nin en önemli kulübüdür. Gidin araştırın 15 maç başını vermemiş. Kimse lafını etmiyor. 3 maç başını vermedik diye veya maç başına çek verdik diye vatan haini ilan edildik. Takdiri de bazı insanlara bırakıyorum.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız