AKP Malatya Milletvekili ve TBMM İdare Amiri Ömer Faruk Öz, yerel Er TV'de Gündem Siyaset programına katılarak, Türkiye ve Malatya gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Öz, 28 Şubatta sadece İmam Hatiplerin değil, tüm meslek liselerinin önünün kapandığını hatırlatarak, bundan hem ailelerin hem öğrencilerin hem de ülke ekonomisinin zarar gördüğünü ifade etti. 2. OSB Mesleki ve Teknik Anadolu Koleji’nin hem meslek lisesi hem de Anadolu Lisesi müfredatında eğitim verdiğini ifade eden Öz, öğrencilerin aynı zamanda iş çevresi ve fabrikalarla hem hal olduğunu belirtti ve “300 civarında öğrencisi olduğunu gördüm çok mutlu oldum. Şimdi katsayı engeli aşıldığından öğrencilerimizin Üniversite kazanmaları noktasında engel yok. Kazanamasalar da meslekleri olacak. Bugün ayakkabı fabrikasını ziyaret ettim. 170 kişiye istihdam sağlanıyor. Meslek lisesinde bu alanla ilgili bölüm var ve 100 tane daha kalifiye elemana ve yine 50 kişiye çırak olarak ihtiyac olduğunu ifade ettiler” dedi.
EĞİTİM SADECE BİNA YAPMAKLA OLMAZ
Malatya’nın eğitim kalitesine ilişkin açıklamada bulunan Öz, “Ben Malatya’da eğitim kalitesini artırmak gerektiğini çok önceden söyledim. Bunu neden söyledim? Çünkü desinler ki; bir iktidar partisi milletvekili bile eğitimden yakınıyor. Böylece belki öğretmenlerimiz ve Milli Eğitim Müdürlüğümüz başta olmak üzere Malatya’da herkes, her kurum kendini çek eder. Eğitim sadece bina yapmakla olmaz. Eğitimin yanında öğretim de olmalı. Çocuklarımız milli, manevi ve kültürel değerlerine bağlı yetişmeli. Ortaokul ve liselerde çocuklarımızın kötü alışkanlıklar içinde olduğunu duyduğumda bunu üzüntüyle karşılıyorum” diye konuştu
SURİYELİLERİN GELMESİNDEN HOŞNUT DEĞİLİZ AMA!
Malatya’ya dışarıdan gelen göçe değinen Öz, “Gelen göçü, psikologlarımızla, halkla ilişkiler görevi yapanlarla iş birliği içerisinde ele almamız ve gelenleri Malatya kültürüyle uyumlaştıran bir politika ortaya koymamız lazım” açıklamışında bulundu. Kaymakam ve belediye başkanımızın bunu sahiplenmesi gerekir diyen Öz, “işiniz gücünüz var mı, daha önce ne iş yapıyordunuz, kaç çocuğunuz var, tüm bu soruları cevaplandıracak bir otokontrol mekanizması gerekir” dedi.
Malatya'da da iskan edilen Suriyeli sığınmacılar konusunda da Öz, “Suriyelilerin gelmesinden hoşnut değiliz; ama bir tarafta kendi ülkelerinde kendilerini katleden bir liderin yönetiminde kurşun altında yaşamak mümkün mü? O insanlar kurşundan kaçıyor, gelme diyemezsin ki. İster Sünni, ister Şii, ister Yezidi, ister Kürt kim olursa olsun, biz bunlara kapımızı açmak mecburiyetindeyiz. Türkiye’nin geçmişine yakışan bu, biz tarihte Yahudilere bile zulüm yapıldığında kapımızı açmışız. Suriye’de halkın seçtiği meşru bir yönetim kurulduğunda Suriye halkının kendi ülkelerine dönmesini canı gönülden arzu ediyoruz” dedi.
MALATYA’DA SKOR YİNE 5-1 OLUR
AKP'nın Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun genel başkanlığında gireceği 2015 seçimleri konusundaki bir soruya Öz, “Sayın Davutoğlu önce Başbakan Başdanışmanı olarak göreve başladı, akabinde dışarıdan Bakan olarak atandı. Kendisi ekonomi ve dış politika konusunda eğitimli, bu konuda ülkeye ciddi bilgi ve beceri aktarımı oldu. Sayın Davutoğlu’nun Malatya’da halkımız nezdinde sosyolojik ve siyasi olarak kendi deyimiyle stratejik bir derinliği var. Halkımızın Sayın Davutoğlu’na sevgisi, özlemi aynı Sayın Erdoğan’a olduğu gibi devam etmektedir. Milli iradeye sahip çıkan Özal, Erdoğan isimler gibi Malatya halkı Davutoğlu’nu da sevecek. Malatya’nın dokusuyla uyuşacak adaylar olduğu takdirde Malatya’da sonuç yine 5’e 1 olur” dedi.
"Aday mısınız?" sorusuna ise Öz, “iki dönemdir milletvekiliyim, biz bu dönem üzerimize düşeni hakkıyla yapalım, gerisi kısmet” yanıtını verdi.
GÜÇLÜ MUHALEFETE BU ÜLKENİN İHTİYACI VAR
Başbakanlık için yaptırılan ancak daha sonra Cumhurbaşkanlığı tarafından kullanılmaya başlanan Ak Saray tartışmalarına ilişkin bir soru üzerinee Öz, bu konuda bir algı oluşturulmaya çalışıldığını ifade ederek “Türkiye’de ciddi bir muhalefet boşluğu var. Muhalefet hiç çözüm önerisi ortaya koyamıyor. Dolayısıyla geçtiğimiz tüm seçimlerde AK Parti başarılı oldu. Şimdi yaklaşan seçim öncesi algı oluşturmaya çalışıyorlar. İleride kriz çıkmaması için Başkanlık Sistemine geçilmesi olası. Bu bina bunu öngörerek inşa edildi. Güneş balçıkla sıvanmaz halkımız yine AK Parti diyecek, Sayın Davutoğlu diyecek” dedi.
CHP'den istifa ederek parti kuran Emine Ülker Tarhan’ın yeni partisine ilişkin soruya yanıt olarak da Öz, “CHP’de şuan kafalar çok karışık, değişik söylemler var. Belki bu durum AK Partinin işine geliyor gözüküyor ama; güçlü bir muhalefete de bu ülkenin ihtiyacı var. Ben ülkem adına, devlet adına, ana muhalefet partisinin daha istikrarlı olmasını arzu ederim” dedi.
KAYISI DON MAGDURLARINA NAKDİ YARDIM OLMALI
Tarımda don mağdurlarının sıkıntılarına da değine Öz, “geçtiğimiz günlerde kalkınma bakanımızla bir araya geldik, ben kayısı üreticilerinin sorunlarını sürekli gündemde tuttum. Ziraat Bankası'na olan borçlar ertelendi ama bence yeterli olmadı. Nakdi yardım olması lazım. Don olayı yük olmasın diye sigorta gündeme geldi ama çoğu çifçimiz yaptırmadı. %50’sini çifçimizin ödediği bu sigorta bedeli de çifçimize ağır geliyor, bunun içinde nakdi yardım önemli. 2014’de bir çok tarım bitkisinde zarar oluştu. Totalde 3.5 milyar dolarlık zarar oluşmuş. Hükümetin bir anda bunu karşılaması mümkün gözükmüyor” dedi.
Emeklilikte yaşa takılanlardan gelen soruya cevaben ise; Öz, “Türkiye geçmişte SGK konusunda hep popülist davranmış, kadına 35, erkeğe 40 yaşında emeklilik öngörmüş. Avrupa’da 4 kişiye karşı 1 kişi emekliyken bizde 4 kişiye karşı 2 kişi emekli oluyor. Avrupa’da çoğu ülkede 65’den önce emeklilik mümkün değil. 99’dan önce başlayanlar için kanun uygulanmayabilirdi. Bu hesap meselesi ve SGK’nın bütçesiyle alakalı” diye konuştu.
Milletvekili maaşlarına ilişkin olarak izleyicilerden gelen sorulara üzerine Öz, “Ben TBMM İdare Amiriyim, aynı zamanda eski yeni iktidar muhalefet tüm Milletvekillerinin özlük haklarını takip eden Türk Parlamenterler Birliğinin Genel Başkan Yardımcısıyım. İlgili kanunda milletvekili Başbakanlık müsteşarına eş maaş alır diyor. 13 bine karşılık 13 bin lira, fakat müsteşarın maaşı; lojmanı, makam arabası imkânı, yönetim kurulu üyelikleriyle belki 30 bin lira oluyor. Bu noktada milletvekilinin aldığı maaşın pek bir hükmü kalmıyor. Düğün, dernek, takı, yemek derken gidiyor. Bu noktada milletvekilinin maaşını konuşmak, bunu halen gündeme tutmak doğru değil” dedi.
MALATYA TÜRKİYE’NİN GÖZ BEBEĞİ
Malatya’nın göz bebeği olduğunu ifade eden Öz, “Çözüm sürecinin başarıya ulaşması neticesinde Türkiye’nin artık kendi iç meseleleriyle uğraşmaktan çıkıp, dünyada etkinliğini arttıran bir konuma yükselmesi gerekmektedir. Bu ülkede bölünme ve çözülmeye asla izin vermeyiz. Tek millet, tek bayrak, tek devletten taviz vermeyeceğiz. Malatya’mız tüm insanlarıyla birlik ve beraberliğe önem veren bir ilimiz, ben bu noktada herkese teşekkür ediyorum. Huzur, asayiş olmadıktan sonra hiçbir şeyin anlamı olmaz” sözleriyle açıklamalarını tamamladı.
