SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Dünyalar O'nun Oldu

0
Güncellendi - 2015-12-27 12:52:44
Dünyalar O'nun Oldu
A- A+ PAYLAŞ
Malatya'da, 2 yaşındayken geçirdiği kalıtsal nörofibromatosiz hastalığı nedeniyle 12 yaşına kadar yaşayabileceği söylenen, hastalığın ilerlemesiyle de sağ gözünü kaybeden 8 yaşındaki Sıla Şeftalicioğlu, kardeşlerinin karnesine özenerek eğitim görmek isteyince, ailesi mutlu olsun diye onu okula yazdırdı. Küçük Sıla, okuluna kavuşmanın mutluluğunu yaşıyor. 
     
Sıla'nın annesi Gülizar Şeftalicioğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kızının 2 aylık iken vücudunda kahverengi iki leke çıktığını söyledi. Artmaya başlayan lekelerden şüphelendiğini ve Sıla'yı önce Malatya Devlet Hastanesi'ne, ardından da İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi'ne götürdüğünü kaydeden Gülizar Şeftalicioğlu, çocuğa teşhisin ancak 2 yaşında Gülhane Askeri Tıp Akademisi'nde konulduğunu anlattı. 
     
Sıla'ya nörofibromatozis hastalığı teşhisi konulduğunu aktaran Gülizar Şeftalicioğlu, bu hastalığın gözü, ayağı etkileyeceğinin söylendiğini belirtti. 
     
Sıla'nın yaşıtlarına göre geç konuşması üzerine emar çektirdiklerini bildiren Gülizar Şeftalicioğlu, ''Beyninde tümör çıktı. Tümör kan değerlerini de bozdu. Doktorlar, 'çok çok yaşasa Sıla 12 yaşına kadar yaşar' dediler. Hala da öyle söylüyorlar. İnanmak istemiyorum. Onu sonuna kadar yaşatacağım. Kızımı sonuna kadar yaşatmak istiyorum. Yaşatmak Allah'a mahsus biliyorum. Ama elimde değil, çocuğum için ne gerekiyorsa yapacağım. Deseler şu anda Amerika'da tedavisi var, götüreceğim. Ancak nörofibromatozis hastalığının şu anda tedavisi yoktur. Sıkıntımız oradan kaynaklanıyor'' diye konuştu. 
     
Gülizar Şeftalicioğlu, hastalığın etkisiyle sağ gözünde optik gliom, yani bir çeşit tümör çıkan Sıla'nın sağ gözünün artık görmediğini anlattı. Sıla'nın sağ gözünü kaybettikten sonra Çapa Tıp Fakültesi'nde kemoterapi aldığını ifade eden Gülizar Şeftalicioğlu, kemoterapinin bir yıl sürdüğünü kaydetti. 
     
Hastalığın etkisiyle Sıla'nın beynindeki tümörlerin sayısının artmaya başladığını anlatan Gülizar Şeftalicioğlu, ''Emar çektirdim. Beyninde bir kaç tümör daha çıktı. Bunun üzerine Çapa Tıp Fakültesi'nde heyet toplandı ve ışın tedavisi alması gerektiğine karar verdiler. Işın tedavisinin başlaması için kemoterapinin üzerinden bir yıl geçmesi olması lazımmış. Gelecek yıl ışın tedavisine başlayacağız'' ifadesini kullandı. 
     
Kızının sağlık durumu için kaygıları olduğunu dile getiren Gülizar Şeftalicioğlu, ''Kemoterapiyi aldı. Işını almasa ne olacak. Bu tümörler iyice artacak mı- Üzüldüğüm nokta da bu. Bir gözünü kaybetti. İnşallah diğer gözünde bir şey çıkmaz'' dedi. 
     
Ablaları okula giden Sıla'nın onlar eve karne getirdikleri zaman üzüldüğünü belirten Gülizar Şeftalicioğlu, ''Büyük kızlarım Simla ve Dila takdir alıyorlardı. Sıla okula gidemediği için hüzünleniyordu. 'Anne ben neden okula gitmiyorum' diyordu. Mutlu olsun istedik. Onu da bu yıl okula yazdırdık. Fırat İlköğretim Okuluna gidiyor'' diye konuştu. 
     
Sıla'nın okulunu, öğretmenini ve arkadaşlarını çok sevdiğini anlatan Gülizar Şeftalicioğlu,''Sıla, okula gittiği için çok mutlu. Dersleri çok iyi, başarılı bir öğrenci. Okuma yazmayı öğrendi, çok mutluyum. Ancak, hastalığı nedeniyle dikkat dağınıklığı ve öğrenme güçlüğü var. Tümör her tarafa baskı yapıyor. Bu nedenle geç öğreniyor'' dedi. 
     
Sıla'nın enfeksiyon kapmaması için iğneleri olduğunu kaydeden anne Şeftalicioğlu, bu iğnelerini yaptırdıklarını belirtti. 
     
     -Küçük Sıla, hemşire olmak istiyor- 
     
Sıla'nın, kendi sağlık durumunu bilmediğini de anlatan Gülizar Şeftalicioğlu, ''Sıla güzelleşeceği için tedavi aldığını sanıyor. Sıla'ya herkesin bu süreçten geçtiğini ve güzelleştiğini anlattık. Sağlık durumunu bilmediğini öğretmenlere ve okul müdürüne de söyledik. Şu anda kızımın morali çok iyi, bozmak da istemiyoruz.'' diye konuştu. 
     
Küçük Sıla ise, okula başladığı için çok mutlu olduğunu belirterek, ''Hemşire olmak istiyorum. Hemşireliği çok beğeniyorum. Okulumu, arkadaşlarımı, öğretmenimi çok seviyorum'' diye konuştu. 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız