SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Duvarı Yıkmak İstiyorlar"

0
Güncellendi - 2015-12-27 17:09:02
A- A+ PAYLAŞ

Saadet Partisi Malatya Merkez İlçe Başkanı Mustafa Hanbay, Sağlık Bakanlığı'nın "Anne Sütü Bankası" projesine yönelik sert eleştiriler yöneltti.

Hanbay, yaptığı açıklamada şunları söyledi:

"Anne sütü bankası konusunda bakanlık yanlışta ısrar ediyor, endişeler ve tepkiler artarak sürüyor...

Sağlık Bakanlığı’nın Anne Sütü Bankası projesi Avrupa Birliği’ne uyum müktesebatı altyapısıyla toplumun kökünü dinamitlemektedir. Bu proje “Modernleşme”, “Batılılaşma” kavramlarıyla toplumun manevi dokusundaki İslam inancını Yıkabilmek için devreye sokuluyor. “Tanzimatla birlikte batılılar inancımızı boşalttı ve bugün manevi Kavramlarımız noktasında kısır bir noktaya getirildik. Bir zamanlar şehit olabilmek için cepheye koşan gençlerimiz, bugün askerden kaçabilmek için bin bir türlü numara çekiyorlar. Bütün bunlar, oynanan oyunların bir parçası. Avrupa Birliği’nin kapısında 50 senedir bekletilen Türkiye’nin din olgusundan dolayı asla kabul edilmeyeceği belli iken, bizim tarihten gelen, İslam’dan gelen mayamız var. Bunu bozmadan kesinlikle almak istemiyorlar. Şimdi bunlardan birisi de Süt Bankası meselesi. Avrupa kanunlarında Süt Kardeşle evlenilemez diye bir şey yok. Bizim medeni kanunumuzda da yok. Ama biz 75 milyon Müslüman'ız. İnsanlar sarhoş olsalar, günahkâr olsalar bile mayasında ehlisünnet inancı var, Allah inancı var. Bir itirazı yok. İşte bu duvarı yıkmak istiyorlar. Bizim inancımıza göre bir çocuk iki yaşını doldurmadığı zaman bir kadının sütünü bir yudum bile içerse özçocuğu gibi olur. Bu sütü memesinden emmesi fark etmez, sağdılar şişeye çocuk içti fark etmez, bir ay iki üç ay buzdolabına koydular fark etmez. Bir yudum bile içse sütkızı. Sütoğlu olur. Yani, inancımıza göre o kadının diğer çocuklarıyla kardeş olur, evlenemez yani. Bir annenin öz oğlu, öz kızı kiminle evlenemezse, süt çocuğu da onunla evlenemez. Süt emmek yasak değildir, emzirmek yasak değildir. Kimin sütünü emdi, ne zaman emdi? Hiç karışmayacak şekilde kesin bilinecek şekilde tespit etmek lazımdır. “Bu tespitin yapılacağını söylüyorlar, olabilir mi?” “Kesinlikle yapamazlar. Mümkün değil. Hastaneye gidiyoruz, kanımızı test edin diyoruz, başka bir şey çıkıyor. Adam erkek, laboratuardan, “Hamilesin” sonucu çıkıyor. Bizim tespitlerimiz bu kadar gevşek. Adam yorgun akşama kadar uğraşmış, fark edemiyor. Biliyorsunuz Türkiye Cumhuriyetinde din sorulmaz, iman sorulmaz. Eskiden nüfus kâğıtlarında İslam diye yazıyordu. Kaldırdılar. Şimdi inançsız insanlar da var, inanç düşmanı insanlar da var, memur olabiliyorlar. Hemşire oluyor, Doktor Oluyor. Bu adam da kasten bunu karıştırabilir. Bu olmadı diyelim, adam yorgun “Bu çocuk bu kadını emdi?”, “Süt verdik” diye nasıl tespit edecek. Nasıl bunun önüne geçecekler. Banka kuracaklarmış. Kadınların sütünü burada toplayacaklar, hangisinin kime verildiğini nasıl tespit edecekler? Hangi kadından emdiği nasıl bilinecek? Bu nasıl unutulmayacak? Kardeşi kardeşle evlendirecekler. Bizim kökümüze dinamit koymaktır. Geçen günlerde Avrupa Birliği Komisyonundan birisi geldi ve dedi ki, “Kadın konusunda çok gerisiniz. Bu halinizle almayız" diyor.

Prof. Dr. Cevat Akşit hoca, Adapazarı’nda başına gelen bir olayı da şu şekilde nakletmektedir: “Adam müftülüğe gitmiş. Süt emdiği annenin kızlarından birisiyle evlendiğini yıllar sonra fark ettiğini söylemiş. Müftü, “Boşanın” diyememiş, bana göndermiş. “Benim üç çocuğum var, üç çocuktan sonra, karımın sütkardeşim olduğunu öğrendim” dedi. “Derhal ayrılacaksın dedim. Adam dedi ki, “Ben karımı çok seviyorum, ayrılmayacağım”. Buyurun cenaze namazına” Bu adam Müslüman, bana soruyor, Allah’tan korkuyor, bunu nasıl çözeceğimi soruyor. Bu bizi yıkar, içimizi boşaltır. Yapamayacağı şeyi niye söylüyorsun. Eğer bunu yaparsa, o çığırdan gelen bütün yanlışların günahını omuzlanır” Kim kötü bir çığır açarsa, kıyamete kadar bütün pislikler onun vebalidir. Peygamberimizin düsturu budur” Yalova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ebubekir Sifil, “İslam fıkhının 5 temel özelliğinden bir tanesi nesli koruma altına almaktır. İslam dini anne sütüne ve sütkardeşliğine çok önem vermiştir. Eğer anne sütleri karışırsa bu bir felaket olur ve telafisi olmaz. Çünkü çocuğun midesinden anne sütünden bir başka süt geçtiği an İslâm hukuku devreye girer ve o kaideler uygulanır. Çocuğun sütanneleri karışmış olur” dedi."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız