SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Eleştiriye 'Akil Adam' Sansürü!..

0
Güncellendi - 2015-12-27 17:16:06
Eleştiriye 'Akil Adam' Sansürü!..
A- A+ PAYLAŞ

Hükümet tarafından ‘Barış Süreci’nin yönetim araçlarından biri olarak konumlandırılan Akil İnsanlar Heyeti’nin Malatya İstişare Toplantısı’nda, Akil İnsanlar Heyeti Sekreteryası tarafından toplantıya bizzat davet edilen Gazeteci Niyazi Doğan, sürecin yönetimine ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın söylemlerindeki çelişkilerine ilişkin çekince ve eleştirilerini dile getirince, toplantıyı yöneten AKP Diyarbakır Eski Milletvekili Abdurrahman Kurt tarafından ‘Sürece karşı olmak’ gerekçesiyle susturuldu.

Gazeteci Doğan, Kurt’un sözünü kesme girişimini protesto ettiğini belirterek ‘Buraya sürece ilişkin farklı düşünceleri dinlemek ve hükümete iletmek üzere geldiğinizi söylüyorsunuz, ama eleştirilere tahammülsüzlük göstererek, düşünceyi sansürlüyorsunuz. Bu sansürcü ve yasakçı kafayla mı özgürlükleri ve barışı tesis edeceksiniz’ dedi.

Doğu Anadolu Akil İnsanlar Heyeti Malatya İstişare Toplantısı Altın Kayısı Ramada Otel’de bugün yapıldı.

Malatya’daki gazeteci, yazar, sivil toplum örgütü temsilcileri, meslek odaları başkanları, ilçe belediye başkanları ve sendika başkanlarının davet edildiği toplantının açış konuşmasını yapan Doğu Anadolu Akil İnsanlar Heyeti Başkanı Can Paker, Türkiye’nin Kürt sorununda tarihi bir dönemeçten geçtiğine vurgu yaparak, ‘Bu süreçte tabanın, geniş halk kitlelerinin düşüncelerinin bilinmesi, halkın ve sivil toplum örgütlerinin görüşlerinin öğrenilmesi çok büyük önem taşıyor. Biz bugün burada Malatya’nın akil adamlar heyetini dinlemek üzere buradayız. Sürece ilişkin farklı görüşlerin özgürce ifade edilmesini önemsiyoruz. Biz daha sonra bu görüşleri rapor haline getirip hükümete sunacağız’ dedi.

Can Paker’den sonra, heyet üyeleri arasında yer alan Abdurrahman Dilipak, Sibel Eraslan, Zübeyde Teker, Abdurrahman Kurt ve Ayhan Ogan sürece ilişkin kısa birer konuşma yaparak, sürecin sağlıklı biçimde yönetilebilmesi için tabanın düşüncelerinin özgürce dile getirilerek çoğulcu bir ortam yaratmak istediklerini söylediler.

Bu konuşmalardan sonra Doğu Anadolu Bölgesi Akil İnsanlar Heyeti’nin Ankara’daki sekreteryası tarafından bizzat aranarak toplantıya davet edilen ve düşüncelerini paylaşması istenilen davetlilere söz verildi.

Davet edilen kişi sayısının çok olması ve toplantıyı modere eden AKP Diyarbakır Eski Milletvekili Abdurrahman Kurt’un ilk söz alan kişilerin konuşmasına zaman sınırı koymaması yüzünden konuşmak isteyip de toplantı süresi bittiği için konuşamayan çok sayıda katılımcı, moderatör Abdurrahman Kurt’a sert tepki gösterdi.

İtfaiyeci Coştu!.

Söz verilenlerin büyük bölümü sürece ilişkin konuşmaktan çok Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a övgü dizdi, hükümetin çalışmalarına minnettar olduklarını ve süreci desteklediklerini söyledi. Hızını alamayan Malatya Belediyesi İtfaiye Müdürü ve Bem Bir Sen başkanı Hanifi Acar ise ‘Allah’ına kurban Erdoğan’ diye bağırarak salonu inletti.

Aralarında Hacı Bektaş-ı Veli Kültür Merkezi Genel Başkanı Hasan Meşeli’nin de olduğu bazı isimler ise toplumun tüm kesimleri arasında bir barış tesis edilmesi gerektiğini ifade ederek Alevilerin sosyal, siyasal haklarının tanınması ve Cemevi’nin ibadethane olarak devlet tarafından tescil edilmesi gerektiğini savundu.

Farklı Görüş ve Eleştiri Susturuldu

Toplantıya davet edildiği halde, moderatör Abdurrahman Kurt’un zaman yönetimindeki başarısızlığı nedeniyle çok sayıda davetlinin konuşamadığı toplantı bir de sansür ve susturulmaya sahne oldu.

Barış sürecinde farklı kesimlerin düşüncelerinin öğrenilmesi, eleştiri ve önerilerin hükümete iletilerek çoğulcu, demokratik bir altyapının oluşturulması amacıyla yapıldığı ileri sürülen toplantıda Gazeteci Niyazi Doğan, sürecin yönetimi, Başbakan Erdoğan’ın sürece ve Kürt sorununa ilişkin söylemlerindeki çelişkilerine yönelik eleştiri ve çekincelerini dile getirmesi üzerine toplantıyı yöneten Abdurrahman Kurt tarafından ‘Sürece karşı konuşuyorsunuz. Sözünüzü kesiyorum’ dedi. Ancak, Gazeteci Doğan, Abdurrahman Kurt’un mikrofonunun sesini kesme mekanizmasına sahip olmadığı için birkaç cümle daha konuşabildi.

Akil Adamlar Heyeti’nin Sansürlemek İstediği Konuşmada Ne Vardı?

Gazeteci Niyazi Doğan, Abdurrahman Kurt’un ‘Sürece karşı konuşuyorsunuz. Sözünüzü kesiyorum’ şeklindeki sansürcü ve engellemeci tavrının ortaya çıkmasına neden olan konuşmasında, ‘Barış süreci adı verilen süreç Sayın Başbakan’ın hamaset nutukları üzerinden yürüyor. Bugün bu salonda sürece destek verenlerin sürecin içeriğine dair somut bir bilgisi olduğunu düşünmüyorum. Barış ‘Analar ağlamasın’ gibi hamaset içerikli diskurla kurulamaz. Barış ancak bu ülkenin annelerinin kirli savaşı sorgulamaya başlaması ile gelir. Barış annelerin kirli savaşı sorgulaması sayesinde oluşacak dip dalga ile tesis edilebilir. Tepeden inmeci, jakoben bir barış kalıcı olmayacaktır’ dedi.

Kısa süre önce Türkiye’ye idam cezasını yeniden getirebileceklerini söyleyerek BDP’yi ve tabanını tehdit eden başbakanın sürece ilişkin samimiyetin tartışmaya açık olduğunu belirten Doğan, ‘Türkiye’de Kürt sorunu yoktur’ diyen bir başbakanın, Uludere katliamına ilişkin gerçeklerin ortaya çıkarılmamasını eleştiren gazetecilere ‘Tasmalı köpekler’ diyen bir başbakanın barışı tesis etme sürecini samimiyetle yürüttüğü konusunda ciddi kuşkularım var’ dedi.

Gazeteci Doğan’ın bu konuşması devam ederken Akil Adamlar Heyeti üyesi ve toplantı moderatörü Abdurrahman Kurt, ‘Sürece ve barışa karşı konuşuyorsunuz. Sözünüzü kesiyorum’ şeklindeki sözlerle Akil Adamlar Heyeti’ndeki bazı isimlerin farklı görüşlere tahammülsüzlüğünü ortaya koydu.

Doğan engellenmek istenen konuşmasının sonunda, Akil İnsanlar Heyeti’ndeki isimlerin hepsinin Başbakan Erdoğan’ın onayıyla belirlenmesinin ve yine görev tanımının başbakan tarafından yapılmasının bu yapılanmayı daha ilk anda sorunlu hale getirdiğini belirterek ‘Başbakan Sayın Erdoğan dünkü (9 Nisan) grup konuşmasında Akil İnsanlar Heyeti’nin görevinin ‘Kamuoyunun algısını yönetmek’ olduğunu bizzat açıkladı. Algının yönetilmesi demek, seçili bilgilerin kamuoyuna pompalanarak gerçekler aleyhinde sosyal ve siyasal bir ortam yaratılmasıdır’ diye konuştu.

Ayhan Ogan: Bizim Kamuoyunun Algısını Yönetmek Gibi Bir Görevimiz Yok

Toplantının değerlendirme bölümünde Akil İnsanlar Heyeti Üyesi Ayhan Ogan, Gazeteci Doğan’ın Başbakan Erdoğan’ın dünkü AKP Grup toplantısında yaptığı ‘Akil Adamlar Heyeti’nin görevi barış sürecinde kamuoyu algısını yönetmek olacaktır’ şeklindeki sözleri üzerinden getirdiği eleştirilere cevap verdi. Ogan, ‘Bizim kamuoyunun algısını yönetmek gibi bir görevimiz yok. Başbakan Erdoğan’la 4,5 saat konuştuk Dolmabahçe Sarayı’nda. Bize böyle bir görev yüklemedi’ dedi.

Abdurrahman Bey Yanlış Yaptı, Yanlış Yaptığını da Söyledik

Toplantı sonrası Akil İnsanlar Heyeti üyesi ve Tutuklu Hükümlü Aileleri Hukuk Dayanışma Dernekleri Federasyonu (TUHAD-FED) Genel Başkanı Zübeyde Teker’le görüşerek toplantı moderatörü Abdurrahman Kurt’un anti-demokratik tutumunun ve sansürcü zihniyetinin hükümete sunulacak raporda yer almasını talep eden Gazeteci Niyazi Doğan’a ‘Abdurrahman Bey size karşı gösterdiği tepkide haksızdı. Abdurahman Bey yanlış yaptı ve ben yanlış yaptığını toplantı devam ederken kendisine söyledim. Rapora da gerekenleri yazacağız’ şeklinde cevap verdi.

Kurt: ‘Sizinle Tartışmayacağım’

Daha sonra toplantı moderatörü Abdurrahman Kurt ile görüşerek, susturulması ve konuşmasının sansür edilmesini protesto ettiğini söyledi. Doğan, ‘Buraya sürece ilişkin farklı düşünceleri dinlemek, farklı fikirleri öğrenmek ve hükümete iletmek üzere geldiğinizi söylüyorsunuz, ama eleştirilere tahammülsüzlük göstererek, düşünceyi sansürlüyorsunuz. Bu sansürcü ve yasakçı kafayla mı özgürlükleri ve barışı tesis edeceksiniz’ dedi. Gazeteci Doğan’a Abdurrahman Kurt ‘Sizinle tartışmayacağım’ diye cevap verdi.

FOTO: İHA

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız