SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"En Fazla Etkilenen Kayısı"

0
Güncellendi - 2015-12-28 02:52:23
A- A+ PAYLAŞ

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, çiftçinin, 2013-2014 üretim döneminde büyük zarar veren tabii afetlerden içinde bulunduğumuz 2014-2015 sezonunda da kurtulamadığını bildirerek, “Çiftçimiz don riskine karşı ellerinden gelen tedbirleri alsalar da Nisan ayındaki soğuklardan birçok meyve türü zarar gördü” dedi. 

Bayraktar, yaptığı açıklamada, 2014 yılı Mart ayı sonunda gerçekleşen don afetinin, bu yıl Mart ayı sonundan itibaren 5-6 Nisan ile 22-25 Nisan 2015 tarihlerinde meydana geldiğini belirtti. Çiftçilerin don riskine karşı ellerinden gelen tedbirleri almalarına rağmen birçok meyve ağacında don zararı olduğu bilgisini veren Bayraktar, bu yıl kış aylarının normal yıllara göre daha soğuk geçtiğini, aşırı yağışlar, sel, dolu, fırtına gibi afetlerin çiftçinin peşini bırakmadığını bildirdi. TZOB Genel Başkanı Bayraktar, her ne kadar bahar aylarının da soğuk geçmesiyle meyve ağaçlarında çiçeklenme daha geç olsa da meyve ağaçlarının, Nisan ayının üçüncü haftasında yağan kar ve düşük hava sıcaklıklarından çok olumsuz etkilendiğine dikkati çekti.

"Kayısı Başta Olmak Üzere.."

Geçen yıl Mart ayı sonunda gerçekleşen don afetinin kayısı ve fındık başta olmak üzere birçok meyvede zarara neden olduğunu, meyvelerde Türkiye rekoltesinin yüzde 6,2 azaldığını hatırlatan Bayraktar, şunları kaydetti:

“Bu yıl da gerçekleşen don afeti, kayısı ve üzüm başta olmak üzere çeşitli meyvelere zarar verdi. Yine de çiçeklenmenin geç başlamış olması çiftçimiz için bir şanstır. Geçen yılki gibi erken çiçeklenme olsaydı, Nisan ayının üçüncü haftasında gerçekleşen don afetiyle kayıp çok fazla artacaktı.

Don afetinin verdiği zararların tespit edilmesi amacıyla illerde hasar tespit komisyonları çalışmalarına başlamıştır. Ürünlerini tarım sigortası yaptıran üreticiler ise hasar ihbarlarını yaptı. Eksperlerin çalışmaları devam ediyor. Hasar tespit çalışmalarının tamamlanması ile meyvelerde rekolte kayıpları daha net ortaya çıkacak.

Geçen yıl yaşanan don afeti sonrası üreticilerin kredi borçlarını ödeyememesi ile erteleme yapılmış, benzer karar bu yıl için de alınmıştı. Borç ertelemeleri, Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatifleri’nin düşük faizli krediler dışındaki kredilerini ve diğer bankaların kredilerini de kapsamalıdır. Meyve üreticilerinin arka arkaya yaşanan afetten dolayı gelir kayıpları fazla oldu. Geçen yılın zararını kapatamayan üretici, bu yıl da beklediği rekolteyi alamayacak. Bu nedenle üreticilere maddi destek yapılarak arka arkaya yaşanan afetin etkileri azaltılmalıdır.”

Malatya’da kayısı, Isparta’da kiraz, kayısı, elma, ceviz ve erik, Manisa’da üzüm bağları, erik ve kiraz, Kayseri’de elma ve kayısı, Karaman’da elma, kayısı, kiraz, Niğde’de elma, kayısı ve kiraz, Bursa’da kiraz, armut, şeftali, elma ve erik, Kahramanmaraş’ta kayısı, Antalya Korkuteli’de meyve ağaçlarının dondan zarar gördüğünü belirten Bayraktar, Malatya'daki zararla ilgili şu bilgileri verdi:

“Malatya; Kayısı erken çiçek açan meyve türü olması nedeniyle ilkbahar geç donlarından en fazla etkilenen meyvedir. Geçen yıl Mart ayı sonunda gerçekleşen don afetinden en fazla etkilenen kayısı, bu yılda dondan zarar gördü. Nisan ayı başlarında yaşanan dondan zarar gören kayısı ağaçları, 22-23 Nisan tarihlerinde de aşırı yağmur ve kar yağışı nedeniyle zararın boyutu artmıştır. Malatya İlinde 1200 rakımın altında yetiştirilen kayısı ağaçlarında önemli zarar oluşmuştur. İlin Kale, Battalgazi, Yazıhan, Akçadağ, Darende ve Hekimhan ilçelerinde rakıma bağlı olarak lokal değişmekle birlikte yüzde 60’a varan oranlarda zarar beklenmektedir. Hasar tespit çalışmalarının sonuçlanmasıyla kayısıda rekolte tespiti yapılabilecek.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız