SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Ender Ülkelerden Biri"

A- A+ PAYLAŞ
Dünya Gıda Günü dolayısıyla, Malatya Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürü Hamit Aygül, açıklama yaptı.
 
Aygül yaptığı açıklamada, "Dünyada en büyük sorunların başında açlık gelmektedir. Dünya üzerinde yaklaşık 700 milyon insan açlıkla mücadele etmektedir ve bundan çok daha fazla sayıda insan da gizli açlık çekmekte ve yetersiz beslenmektedir. Bilindiği gibi açlık, hastalığa ve ölüme yol açar, insanların potansiyel çalışma güçlerini azaltır, çocukların öğrenme kapasitelerini etkiler. Ulusların barış ve refah içerisinde yaşamalarını etkiler. Yetersiz ve dengesiz beslenme sorunlarının nedenleri, besin üretim ve dağılımının yetersizliği, bilgisizlik, hızlı nüfus artışı, ekonomik güçsüzlük ve çevre sağlığının bozulmasıdır" ifadelerini kullandı.Hiç kuşku yok ki, medeniyet tarım ve tarımdaki gelişmeler ile başlamıştır. İnsanlık tarih boyunca yiyecek ve içecek için gerek doğa ile gerekse kendi arasında mücadeleler vermiştir. Bu yüzden gıda ile ilgili en ufak değişiklik insanlık için her daim çok önemli olmuştur. Gıdaya ulaşım gıda güvenliği ve gıda fiyatları 21.yüzyılda bile insanlığın en önemli mücadele alanıdır. Araştırmaya göre, gelişmiş ülkelerde ziyan olan yiyeceklerin yüzde 40'ını, aslında tüketilebilecek ürünler oluşturuyor. Gelişmiş ülkeler yılda yaklaşık 220 milyon ton yenebilir ürünü heba ediyor ki bu miktar neredeyse Sahra Altı Afrika ülkelerinin yıllık toplam gıda üretimine denk gelmektedir. Ülkemiz verimli topraklara sahiptir. Her türlü, sebze, meyve, tahıl ürünleri bol miktarda yetiştirilmektedir. Ayrıca hayvancılık ta çok gelişmiştir. Ülkemizde besin üretimi, artan nüfusun ihtiyacını karşılamaktadır. Besin tüketimimiz ile üretimimiz arasında bir denge vardır. Türkiye, yeryüzünde besin maddeleri üretiminde kendi kendine yeterli ender ülkelerden biridir" dedi.
 
Sahip oldukları iklim koşulları ve elverişsiz topraklardan dolayı milyonlarca insan ölmektedir diyen Aygül, açıklamasının sonrasında şunları söyledi." Çocuklar yetersiz beslenmeden dolayı iyi gelişim gösterememektedir. Yetersiz beslenme yüzünden hasta ve sakat insanların sayısı artmaktadır. Ülkemizde Avrupa Birliği'ne üyelik sürecinde; Köye Dönüş Projelerini desteklemekte, kırsal ve tarımsal veri tabanı oluşturulmakta, kırsal yerleşim planlaması yapılmakta, tarımsal alan ve işletmelerin küçülmesinin önlenmesi için gerekli tedbirler alınmakta, tarımsal işletmelerde fiziksel altyapı yatırımları teşvik edilmekte, tarımsal sulama ağı yaygınlaştırılarak etkin su kullanımı sağlanmakta, bitkisel, hayvansal ve su ürünlerinin işleme, paketleme, depolama ve pazarlama yapıları geliştirilmekte, işlemeli tarıma elverişli olmayan alanlarda küçükbaş hayvancılık ve arıcılık faaliyetleri teşvik edilmekte, küçük ve orta ölçekli tarımsal sanayinin gelişmesi desteklenmekte, stratejik, ekonomik ve avantajlı ürünlerin üretimi teşvik edilmekte, organik ve iyi tarım uygulamaları desteklenerek yaygınlaştırılmakta, kırsal turizm geliştirilmekte, eğitim ve yayım faaliyetleri güçlendirilerek yaygınlaştırılmakta, mesleki eğitim faaliyetleri artırılmakta, detaylı temel toprak etütleri ve arazi envanteri yapılarak Entegre Arazi Kullanım Planları hazırlanmakta ve Entegre Havza Yönetimi Programları geliştirilmektedir. Milli ekonominin temeli ziraattır, özdeyişi bugün daha bir anlam ifade etmekte ve yurdun gerçek efendisinin tarımla uğraşan çiftçiler olduğu idrak edilmeye başlanmıştır. Küresel anlamda karşılaştığımız güçlükler genel olarak benzerdir. Bu sebeple hepimiz için var olan bir tek dünyayı iyi kullanarak, bugün ve gelecek nesiller için gıda kaynaklarımızı güvence altına almak zorundayız."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız