SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Ergenekon Sanığı Dinlensin'

A- A+ PAYLAŞ

Malatya Zirve Yayınevi cinayetinin 14. duruşması yapıldı.
Malatya E Tipi Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan sanıklar Emre G., Salih G., Cuma O., Abuzer Y. ve Hamit C., yoğun güvenlik önlemleri altında adliyeye getirildi.

ÖNLEMLER..
Polis, adliye binasında geniş güvenlik önlemleri aldı. Sanıkların yerini almasının ardından 3. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki 14. duruşmaya başlandı. Duruşmaya; öldürülen Alman Tilmann Geske'nin eşi Suzanna Geske, olayın kilit isimlerinden olduğu ileri sürülen tutuklu sanık Emre G.'nin babası Mustafa G., Diyarbakır Kilisesi Ruhani Lideri Ahmet Güvener, Alman Büyükelçiliği'nden görevli, bazı sanık yakınları, insan hakları örgütleri temsilcileri, Zirve Yayınevi yöneticileri, taraf avukatları katıldı.

ERGENEKON SANIĞI..
14. duruşmada mahkeme başkanı sanıklara azmettiricinin açıklanması halinde cezanın düşeceğini düzenleyen maddeleri hatırlatarak, düşünmeleri için süre verirken, mağdur avukatları Ergenekon davasında tutuklu sanık olarak yargılanan Ergün Poyraz'ın davada tanık olarak dinlenmesini talep etti.

Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın 14. duruşmasının başında mahkeme başkanı Ergenekon Davası ile ilgili iddianamenin mahkemeye gönderilerek dosyaya girdiğini belirtti. Mahkeme başkanı, Malatya Emniyet Müdürlüğü'nün soruşturma süreci ile ilgili ihlali bulunup bulanmadığı ile ilgili olarak ise Malatya 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açıldığının mahkemeye bildirildiğini aktardı.

Mahkemede daha önce tanık olarak dinlenen A.Ö. ve Y.Ö. adlı şahıslar hakkında yalancı tanıklık ile ilgili olarak yapılan suç duyurusunun sonucunda ise bu şahıslar hakkında kovuşturmaya gerek olmadığı kararının verildiği aktarıldı.

Mağdur avukatları duruşmada mahkemeye, davanın soruşturma kapsamında daha önce tanık ve sanık olarak dinlenen toplam
23 kişiden oluşan bir tanık listesini mahkemeye sundu.

Mağdur avukatlarından Murat Dinçer ise duruşmada söz alarak, "Ergenekon davasının 25 Kasım 2008 tarihli duruşmasında sanık Ergün Poyraz, 'Malatya İl Emniyet Müdürü Ali Osman Kahya'nın Zirve Yayınevi olayı tarihinde Malatya'da bulunmasının tesadüf olmadığını, aynı Emniyet Müdürünün (Doç.Dr. Necip)Habletmitoğlu cinayetinin soruşturmasını yaptığını, başka bildiklerinin de olduğu' şeklindeki ifadelerini göz önüne alınarak önce duruşma tutanaklarının istenmesini, daha sonra ise Ergün Poyraz'ın tanık olarak dinlenmesini talep ediyoruz" dedi.

Mağdur avukatlarının sanıklara etkin pişmanlık ve azmettiricini açıklanması halinde cezanın düşeceğini düzenleyen maddelerin hatırlatmasını istemesi üzerine mahkeme başkanı TCK'nın 38. Maddesinin 3. bendini sanıklara okudu.

Mahkeme Başkanı, "Azmettirenin belli olmaması halinde, kim olduğunun ortaya çıkmasını sağlayan fail veya diğer suç ortağı hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine 20 yıldan 25 yıla kadar, müebbet hapis cezası yerine 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezasına hükmolunabilir. Diğer hallerde verilecek cezada, üçte bir indirim yapılabilir" maddesini okudu.

Mahkeme başkanı sanıklara yönelik olarak, "Bu madde, azmettiriciyi ortaya çıkaranlara alacakları cezada önemli indirimler getiriyor. Siz bununla ilgili düşünün" dedi.

Olayın kilit isimi Emre G.'nin avukatı ise söz isteyerek, "O maddeyi ben cezaevinde müvekkilime hatırlattım. Bu konuda süre istiyoruz" talebinde bulundu.

Mahkeme heyeti, duruşma sonucunda Ergenekon davası'da sanık olarak yargılanan Ergün Poyraz'ın ifade tutanaklarının istenmesine, tanık listeleri için ek süre verilmesine, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülmekte olan Ergenekon davası ile Zirve Yayınevi davasının arasında bağlantı olup olmadığı için yazılan yazıya verilecek cevabın beklenilmesine, azmettiricinin açıklanması halinde cezanın düşeceğini düzenleyen maddelerden yararlanmak isteyen sanıklara ek süre verilmesine karar verdi.

Mahkeme heyeti, duruşmayı 20 Şubat 2008 tarihine erteledi.

Sanıklar, "misyonerlik faaliyetinde bulundukları gerekçesiyle Alman uyruklu Tilmann Geske, Necati Aydın ve Uğur Yüksel'i öldürmek, silahlı örgüt kurmak, terör örgütü faaliyetleri çerçevesinde birden fazla adam öldürmek, iş yeri dokunulmazlığını bozmak ve silahlı terör örgütüne yardımda bulunmak" suçlarını işledikleri iddiasıyla yargılanıyor.

'EN KISASI OLDU..'
Zirve Yayınevi davasının 14. duruşması sonrasında açıklamada bulunan davadaki mağdur avukatlarından Özkan Yücel, davanın Ergenekon davası ile bağlantısının olup olmadığı yönünde mahkemeye gönderilecek olan cevabı beklediklerini söyledi.

Adliye çıkışında basın mensuplarını sorularını cevaplandıran Avukat Özkan Yücel, "14. duruşma bitti. Bugün en kısası oldu. Tanıklara ilişkin taleplerimiz vardı, savcılık ve sanık avukatları bu talebe ilişkin olarak süre aldılar. Bir sonraki duruşmada tanıkların dinlenip, dinlenilmeyeceğine karar verilecek. Davanın Ergenokon bağlantısı olup olmadığı konusunda mahkeme savcılığa bir yazı yazmıştı, cevabı gelmedi. O cevabın gelmesini bekliyoruz" dedi.

Zirve Yayınevi olayının bir karanlık örgüt işi olduğunu baştan beri savunduklarını ve söylediklerinin birer birer ortaya çıktığını belirten Yücel, "Biz gerçek faillerin ortaya çıkmasını istiyoruz" dedi.

Sanıklara etkin pişmanlık ve azmettiricinin açıklanması halinde cezanın düşeceğini düzenleyen maddelerin hatırlatmasını tekrar yaptırdıklarını söyleyen Özkan Yücel, mahkemenin bu konuda sanıklara süre verdiğini kaydetti.

Bu arada, ölen Alman Tilman Geske'nin eşi Suzanna Geske, adliye çıkışında basın mensuplarına açıklamada bulunmadı.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız