SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Erzurum Dağları Kar İle Boran'

A- A+ PAYLAŞ

KAYNAK: Oktay EKİNCİ- ÇED Köşesi- Cumhuriyet Gazetesi

Bugünlerde Erzurum’da yapılmakta olan “25’inci Dünya Üniversiteler Kış Oyunları-2011” öncesindeki “kar”sızlık paniğinden beri kulaklarımda hep o ünlü türkümüz var:

“Erzurum dağları kar ile boran
Aldı yüreğimi dert ile verem,
Sizde bulunmaz mı bir kurşunkalem
Yazam arzuhalim, yâre gönderem...”

Bizim kuşağı Anadolu’ya sevdalandıran Ruhi Su, Malatyalı Hakkı Coşkun’a ait türküyü yüreğimize gömerken, gözümüzün önüne gelen Palandöken Dağı’ndaki “kar ile boran” acaba neden kalmadı?

Düşünüyorum da türküdeki “kurşunkalem” neden kalmadıysa, belki de ondan...

Bilgisayarımız var ama kâğıt-kalemimiz yok... yâre “arzuhâl”imiz için cepten SMS atabiliyoruz ama “mektup” yazanımız yok... 2+1, 3+1 apartman dairelerimiz var ama ne Erzurum evlerimiz kaldı, ne de Malatya evlerimiz...

Alışverişimizi bile kendi esnafımızın sevimli dükkânlarından değil, sahibini asla tanımadığımız AVM’lerden yaparken bundan ötürü de yine Erzurum’un tarihi Taş Mağazaları bile kan ağlarken bırakın diğer dağları, Palandöken’i bile kar ile boran kaplayabilir mi?..

Türkünün nakaratında diyor ki:

“Uy beni beni beni de belalım beni
Satarım bu canı da alırım seni
Çıkayım dağlara da kurt yesin beni..”

Boşuna çıkma Malatyalım... Kurt bile kalmadı o efsanevi dağlarda...

Geçen yılki gözlemler
Geçen yıl, Tarihi Kentler Birliği seminerini Erzurum’da yapmıştık. Üstelik konusu da “Tarihi Kentlerde Planlama”ydı...

Erzurum’da planlamanın sadece tarihi dokusunu değil, özellikle Palandöken’le olan “kimlik birlikteliği”ni de gözetmesi gerektiğini söyleyenler ne kadar da haklıydılar… çünkü “Kayseri’de Erciyes”; “Bursa’da Uludağ” neyse, “Erzurum’da da Palandöken” “o”dur.

Kentin her köşesinden, her caddesinden görünmesi gereken, bu yüce dağlar, kentlilerde, “oralı” olma duygusunu güçlendirir. Sırtını, dorukları her mevsim karlı dağlara yaslayan kentlerde yaşamın güvencede olduğunu duyumsamak da ortak hemşerilik duygusudur..

O seminerde kentin bu özel kimliğine yakışır bir yapılaşmayı gözetip gözetmediğini inceleme fırsatı da bulduk. Cumhuriyet Caddesi’nde Palandöken yoktu! Şimdiki olimpiyatların simgesine ilham kaynağı olan Çifte Minareli Medrese’nin arkasında bile yoktu. Kaleiçi’nden, Kars Kapısı’ndan da Palandöken görünmüyordu!

Erzurum’un “büyüme”si, dağın eteklerine doğru yüksek apartmanların duvar gibi sıralanması; hatta kaldığımız yeni ve lüks otelin, Palandöken’e adeta “abanırcasına” inşa edilmesi demek miydi?

Bu denli “betonlaşma”nın yarattığı “ısı yoğunluğu” kentin üzerinden Palandöken’e doğru yayıldıkça, “kar ile boran” da dağın yukarılarına çekilmiş, kış sporlarına evsahipliği yapacak “etekleri”nin ise “karsız” kalacağı daha o günlerden kendini göstermeye başlamıştı...

Seminerde, Erzurum’daki “tarihi gözden ırak kılan aşırı apartmanlaşma”nın, kentin “doğal klima”sını da olumsuz etkileyeceğini vurgulayanlarımız hemen hiç umursanmadı… ama ne denli haklı oldukları, ancak, dünya olimpiyatlarının “taşıma kar”la yapılabilmesinde açıkça ortaya çıktı...

Erzurum dağları artık kar ile boran değil… türkünün son kıtası da sanki bugünlerin ağıtı gibi:

“Dört yanımı gurbet sardı tel ile
Yaslı yaslı bayram yaptım el ile
Göz göz oldu yaralarım dil ile
Yaramı sarmaya derman bulamam...”

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız