SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Eski Rektör Kitap Yazdı.. "Yâdımda Kalanlar"

0
Güncellendi - 2017-11-30 02:30:45
Eski Rektör Kitap Yazdı..
A- A+ PAYLAŞ

İnönü Üniversitesi’nin 2008-2016 yılları arasında 2 dönem rektörlüğünü yapan Prof. Dr. Cemil Çelik’in kaleme aldığı “Yâdımda Kalanlar-Bir Bilim Adamının Hatıraları” adlı kitabı yayımlandı.

Prof. Dr. Çelik’in “Yâdımda Kalanlar-Bir Bilim Adamının Hatıraları” adlı kitabı Boğaziçi Yayınları tarafından yayımlandı. Toplam 368 sayfalı kitapta Prof. Dr. Cemil Çelik, gezi notlarını, bilimsel konulardaki görüşlerini, eleştirilerine ve İnönü Üniversitesi’ndeki görevi esnasında yapılan çalışmaları kapsayan konulara da yer veriyor.

“Yâdımda Kalanlar-Bir Bilim Adamının Hatıraları” kitabının arka kapağında Prof. Dr. Cemil Çelik’in şu ifadelerine yer veriliyor:

“Bizim kuşağımız günlük tutma, hatırat yazma gibi bir kültürden biraz uzak yetişti. Önce TÜBİTAK ve arkasından sekiz yıllık rektörlük dönemim ile ilgili yaşadıklarımı yazmayı, yapılanları tarihe not düşmeyi istemiştim. Sahiden de yapılanları çok çabuk unutan bir toplum haline gelmiştik. Konuyu değerli arkadaşlarımla konuştuktan ve tavsiyelerini aldıktan sonra, işi doğduğum ve çocukluğumun geçtiği köye kadar uzattık.

Aslında öncelikle bu yaşanmışlıkları kendim ve yakın çevrem için yazdığımı düşünüyordum. Daha sonra yaşadıklarımızı, o günkü geleneği, adetleri, algıları, folkloru yazmak, gelecek kuşaklar için de anlamlı olabilir demeye başladım. Toplumumuz son altmış yılda hızlı bir değişim geçirmişti. Yeni nesiller, hatta kendi çocuklarımız bile bizim geçirdiğimiz sıkıntılı süreçleri bilmiyorlardı. Altmış yıl önceki köy hayatı onlara masal gibi geliyordu. Bütün bu sebeplerle yazacaklarımın gelecekte belki birilerinin işine yarayabileceği kanaatine vardım.”

Bu arada, “Yâdımda Kalanlar-Bir Bilim Adamının Hatıraları” adlı kitaba ulaşmak isteyenler (www.bogaziciyayinlari.com.tr) adlı internet sitesinde alabilecekler.

Yeni Malatya Gazetesi- malatyahaber.com

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız

10 yorum yapılmış

  • DEMİR (6 yıl önce)
    doğru söze nedenir
    0
    0
    Yanıtla
  • Kürşad (6 yıl önce)
    Cemil hoca Malatya'ya gelmiş geçmiş büyük değerlerden biridir üniversiteye yaptı eserler projeler ortadadır bütün üniversite hastaneleri borç batanda yine bunların içinde en iyi kendini çeviren tötm . Kocaman güneş tarlası var tötm enerjisini karşılıyor battı dediğiniz tötm le Malatya'da herkes övünüyor karaciğer hastanesi dünyaya derman oluyor hasta yakınları oteli sosyal proje vatandaş tarlada yatıyordu.cemil hocaya şucu bucu herşey dendi adam paşalar gibi emekli oldu kitap yazmış beyendenizde beyenmesenizde adam devlet görevini hakkıyla aslanlar gibi yaptı arkasında pürüz olsa kanun nizam var yargılanırdı eleşdirmek herkesin hakkı ama dürüst kişilikli adamdı malatya için bir deyerdir bukadarda haksızlık etmeyin isteyen kitabını okur isteyen okumaz
    0
    0
    Yanıtla
  • M.Sinan ÖZTAN (6 yıl önce)
    Eski rektör Fatih Hilmioğlundan sonra gelen rektörler üniversitemizi bilimsel çalışma yapılmadığı gibi en az tercih edilen üniversite haline geldi.İlk sıralarda yer alan üniversitemiz,maalesef sürekli geri planda kaldı.Yeni kurulan çok sayıdaki üniversite bile İnönü Üniversitesinin önüne geçti.Bu duruma gelmesinde sayın Cemil Çelik payı da büyüktür.Bu arada Üniversitenin web sitesine girin bakalım.aziz Atatürk'ü göremezsiniz.
    0
    0
    Yanıtla
  • Sungur (6 yıl önce)
    Rektör Çelik zamanında TÖTM müd.lüğüne getirilen ve 6 ayda borcu ikiye katlayanve yol verilen zat şimdide mevcut Rektör ün güya danışmanı ve bir yüksek okulun müdür ü.yani eski tas eski hamam.Herşey daha berbat.olmaz olmaz inönü üniversite den olmaz.
    0
    0
    Yanıtla
  • Vatansever (6 yıl önce)
    İyi niyetin sonucu Cemil hoca ve bugünkü üniversitenin durumu. Yöneticilik önemli, çevresindekilere çok güvenme sonuç berbat. 1,5 yıldır yeni yönetim sahnede değişen bir şey varmı beyler. Yanlışı yanlışla kapatmaya devam. Makam sevdası koltuk sevdasına makam odası döşeme sevdası eklenmiş. Bu arada TÖTM'de sıkı kot giyen bayanlarla uğraşan başhekim yardımcısı bilimle uğraş. Birileri türbanla uğraştı bu ülkenin geldiği duruma bak. Ha bu arada rektör yardımcılarının biriside israil usulü koltuk tasarımı yapmış. Biliyorsunuzki rabbim onlara bu dünyanın güzelliğini vermiş. İşte Cemil beyden sonraki inönü üniversitesi. TÖTM'nin borcu 1,5 yılda 60 milyon artmış durumda.İşi ehiline vermezseniz durum 40 yıldır ortada hak yeme ile oluşan yönetimler ortada. Saygılarımla
    0
    0
    Yanıtla
  • Abzer (6 yıl önce)
    Hasbelkader rektörlük yaptı.üniversiteyi iyce geri götürdü.Aldığı akademik kadronun ne olduğunu herkes gördü???bu zatın yazdığı kitap neolur? kapağını açıp bakmaya değmez.
    0
    0
    Yanıtla
  • Süleyman (6 yıl önce)
    Şu anki kötü yönetimin de temelleri senin zamnında atıldı sayın Çelik. Vasıfsız ne kadar zat varsa üniversiteye yerleştirdin. O zatlar da şu an yönetici oldular. Bilimsel yeterlilikleri olanları yıldırdın, uzaklaştırdın. Her toplantıda kendini övmek için ne kadar iyi devlet adamı olduğundan bahsederken ekibin sadece kendine çalıştı , sen de göz yumdun. Bilimsel açıdan Türkiye nin ilk 8 içinde olan üniversitesini aldın ve 50 lere indirdin. Şimdi günah çıkarmak için kitap yazmışsın. Ekibin okusun.
    0
    0
    Yanıtla
  • bircans (6 yıl önce)
    BİR REKTÖR NE İŞ YAPAR? Üniversite, binlerce öğrencinin okuyup mezun olduğu bir eğitim kurumundan ibaret değildir. Düşünen, üreten, ürettiren, destekleyen, soran, sorgulayan, yanlışı söyleyen, doğruyu ortaya koyan, içinde bulunduğu kentin, bölgenin ve tüm ülkenin sorunları tartışan bir kurumdur. Üniversiteler bulundukları kentin sorunlarına çare üretmek için de vardır. Bu anlamda bireysel ve kurumsal çözümler üretir, kenti ilgilendiren önemli tartışma konularında görüş bildirirler. Evrensel konularda olduğu gibi kent ile ilgili konularda da toplantılar, paneller, konferanslar, söyleşiler, etkinlikler düzenler, yapılan her çalışma vasıtasıyla artı değer katar. Bu zatın rektörlüğü süresince İnönü Üniversitesi, kaysının, kirazın, elmanın, cevizin üretim, işleme ya da pazarlanması tartışmalarına hangi katkıyı sundu? Kâğıt üzerinde 1-2 cılız kişisel çaba örneği verilebilir ama sonuç alıcı, somut bir çalışma örneği yok. Şehrin sosyal ve kültürel yaşantısına hangi değeri ekledi? Gerçek anlamda hangi saha çalışması ile Malatya köy köy, kasaba kasaba incelendi? Kente hangi sanat anlayışını yerleştirdi? Eğitim alanında, yüksek öğretime geçiş sınavlarında yerlerde sürünen Malatya için ne önerdi? İhalelerin eğitimden öncelikli olarak kabul edildiği döneminde üniversitenin bırakın şehri, kendine bile faydası olmadı. Eksikleri yazmak zor, olanı yazmak daha kolay ama o da hiç yok! Kısaca şehri markalaştırma adına ne yaptı? (Dönemin İletişim Fak. dekanı TV de bir programda Belediye başkanına akıl veriyor. Yaptığı bir anket ile şehri marka yapacağını iddia ediyor. (Zannediyor.)Allahım bu nasıl bir hayal, nasıl bir ego. Bir de marka şehir olmak için şehrin idarecilerine üstten bakan bir tavırla akıl veriyor. Sen önce kendini, üniversiteni marka yapsaydın ya. Mevcut bölümlerin en az yarısına girmek için neredeyse sınava girmek yetiyor.) Bunlarla ilgili değil ama yaptıkları da var. Sağlanan imkânlar bakımından kıyas bile edilmeyecek T.Özal Tıp Merkezi’ni Devlet hastaneleri ile yarıştırdı. Tam tekmil sporcu ile bacakları olmayan engelliyi yarıştırıp birinci olduk diye yaygara yaptı yıllarca. Karaciğer naklinde hazır Avrupa 1. olarak aldığı hastaneyi bile kocaman bir sağlık ocağına çevirdi ve borç batağında devretti. Şu kadar öğrenci var, bu kadar para harcıyorlar, Malatya ekonomisine yıllık şu kadar katkı sağlıyorlar. vs. vs. diye yıllarca anlattı. Kusura bakma o senin marifetin değil, öğrenciler aç mı kalsalardı. Bedava mı yaşasalardı? Bu zatın döneminde Üniversite yönetimi maalesef yaşadıkları kente dair en küçük bir kaygı taşımadı. Onların tek derdi, öğretim üyelerini ayar edip sandıktan çıkmak oldu. Üniversitede neyin yapıldığı değil kimin yaptığı, neyin istendiği değil kimin istediği önemli hale geldi. Ekibini oluştururken icracı, yetenekli olanları değil biat eden, itaatkâr olanlar tercih edildi. “Ayaklar baş, başlar ayak oldu” cümlesi tam karşılığını burada buldu. Siyaset maskesinin arkasında adeta bir derebeylik oluşturuldu. Bizim Üniversite, her devrin adamı olanları üretti. Rektörler yolcu oldu, onlar hancı… Akademik ve idari olarak çok kötü yönetilmesinin (yönetilememesinin) doğal sonuçları bu zat döneminde tavan yaptı. Hülle yolu ile adaletsiz bir şekilde dağıtılan akademik ve idari unvanlar ile boynuna kul hakkı ipini de ahret günü çekilmek üzere taktı. Otel yapmış külliyen zararda. Kendi personeli bile gitmiyor. Yapılacak en son yere, sıcağın sivrisineğin ortasına kondurmuş. Hangi fizibiliteyi yaptın da onu oraya koydun. Başkası yapsa ahkâm keserdi. Efendim yerinin bilimsel açıdan araştırılması gerekirdi falan vs. Teknopark yapmış bomboş. Bırakın kenti, kendi hocası dahi gitmemiş, Sanki akşama kadar üniversitede Ar-ge çalışması var bunları nakde çevirmek için bir teknopark eksik! Bu işlere kafa yoracak olan rektör ve ekibi ki, genel sekreter bu işlerin icra makamıdır, maliyenin denetim elamanı olarak girdiği üniversiteden 7,5 yıllık görev süresinin sonunda doçent olarak çıkmıştır. Varın hangi işlerle uğraştığını siz tahmin edin. Bu görevi hakkı ile yapan birisi bırakın bilimsel çalışma yapmayı, kafasını bile senede ancak bir kez kaşıyabilir. Ama hazret günde 8 saat genel sekreterlik yapmış, geri kalan zamanlarını uyumadan bilimsel çalışmalarına ayırmıştır.(Bu arada İİBF’de derslere de girmiştir.) Bu muhterem, makamını da küçültmekten başka üniversiteye hiçbir katkı sağlamamıştır. Üniversiteyi teslim ettiği zatlar Malatya’nın çocukları ile futbol topu gibi oynayıp oradan oraya atmışlar, kendini Malatyalı zanneden bu Rektör de tribünden maç izler gibi olanları izleyip yapılan işin keyfini çıkartıyor. Bu zatın 8 yıllık rektörlüğü boyunca ortaya çıkan sonuç; Yetkili olanların bilgisiz, bilgili olanların da yetkisiz olduğu bir kurum. ŞİMDİ BUNLARI DA YAZ HATIRATINDA. . .
    0
    0
    Yanıtla
  • nüvit topaloğlu (6 yıl önce)bircans isimli kullanıcı yorumuna
    Sizler cevaplamışsınız başka söze gerek yok
    0
    0
    Yanıtla
  • Bülent (6 yıl önce)
    Bilim adamı olmuşta ne yapmış hadiii ordan . İnönü üniversitesini aldığında Türkiye’de ilk on arasındaydı şimdi 35/40 arasında ne güzel hizmet etmiş malatyamıza Türkiye’de kaç tane bilim adamı Var ki.
    0
    0
    Yanıtla