Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen, yıkılması gündemde olan Atatürk Stadyumu'nun 2001 yılında Belediye Meclisi tarafından ‘Korunacak Alan’ ilan edildiğini, bu kararın halen geçirli olduğunu belirtti. Büyükerşen, Gençlik ve Spor Bakanlığı'nın stat alanını kendilerine vermesi halinde, buraya, Bursa, Kayseri ve Konya Büyükşehir Belediyeleri gibi yeni stadyum yapmanın yanı sıra, buraya bütün Türkiye’ye parmak ısırtacak mükemmel bir örnek bir kent meydanı yapacaklarını söyleyerek "Kimse bu önerimize bahane icat ederek, engel çıkartmamalı. Çünkü, yeni stadyumun henüz özel bir projesi olmadığı gibi, ihalesinin de yapıldığı da belirsizlikler taşımaktadır" dedi.
Belediye binasında bir basın toplantısı düzenleyen Başkan Büyükerşen, Eskişehir’e yapılacak olan yeni stadyum ile ilgili açıklamalarda bulundu. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi olarak stadyumla ilgili bugüne kadar konuşmadıklarını ifade eden Büyükerşen, ‘‘Herkes konuştu, kamuoyu tartıştı. Tartışmaya da devam ediyor. Çok uzun zamandan beri, Eskişehir’e yeni bir stadyum yapma bedeli karşılığında TOKİ’nin şehir merkezindeki Atatürk Stadyumu’na yüksek beton bloklardan ibaret ticaret ve konut yapma isteğine, kent halkı, sivil toplum örgütleri, basının büyük bir kısmı, meslek kuruluşları ve ilçe belediyeleri tarafından yaygın bir tepki ile karşılandığını hepimiz biliyoruz’’ dedi.
Eski stat yerinin Büyükşehir Belediyesi tarafından daha önce ‘Korunacak Alan’ ilan edildiğinden bahseden Büyükerşen, ‘‘2001 yılında, Atatürk Stadyumu, etrafındaki bütün okullar, Hava Hastanesi, İller Bankası, DSİ Bölge Müdürlüğü’ne ait kamu yapıları yıkılıp, beton yığını yüksek yapılar yapılmasını önlemek üzere Büyükşehir Belediyesi Meclisince ‘Korunacak Alan’ ilan edilmişti. Bu karar halen geçerlidir. Ancak, önceki dönemin bir iktidar milletvekili ve partisinin yerel yöneticilerince, bu bölgenin şehirde yeni ve yüksek modern binalarının yapılması, okulların ise topluca bir kampuste toplanması önerisi dile getirilerek, böylesi kabul edilemez bir fikir projesi ortaya atılmıştı. Bu sakıncalı fikre karşı çıkan kesimlerin bir kısmı stadın yıkılıp, yenisinin aynı yere yapılması, bunun hem ulaşım hem de Eskişehirspor’un tarihi açısından önemli olduğunu, bir kısmı ise yeni stadyumun başka yere yapılması ve Atatürk Stadı’nın toplum etkinlikleri ile amatör sporcular için aynen muhafaza edilmesini istemişlerdi. Öte yandan Eskişehir halkının hemen hemen büyük çoğunluğu, söz konusu yerin tamamının Eskişehir’in eksiği olan ‘Kent Meydanı’ haline getirilmesini istemektedirler. Bu istek hala devam ediyor’’ diye konuştu.
Yeni stadın henüz bir ihalesi olmadığını iddia eden Yılmaz Büyükerşen, ‘‘Bu nedenleri ve Eskişehirlilerin arzularını değerlendirirsek, tartışmalara nokta koymak ve TOKİ’nin niyetine hayır demenin haklılığına dayanarak, bu konuda son bir öneri yapıyoruz; Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın mevcut Atatürk Stadyumu’nun alanlarını TOKİ yerine bize vermesi halinde Bursa, Kayseri, ve Konya Büyükşehir Belediyeleri gibi yeni stadyumu bizim yaptırmamızın yanı sıra, antrenman sahası ve spor salonunun olduğu mevcut yeri bütün Türkiye’ye parmak ısırtacak mükemmel bir örnek bir kent meydanı yaparız. Bunların finansmanını da Allah’ın izniyle buluruz. Kimse bu önerimize bahane icat ederek, engel çıkartmamalı. Çünkü, yeni stadyumun henüz özel bir projesi olmadığı gibi, ihalesinin de yapıldığı da belirsizlikler taşımaktadır. Bu konuda Milletvekili Kazım Kurt’un Sayın Gençlik ve Spor Bakanı’na sorusu da henüz cevaplandırılmamıştır. Eskişehirlilerin arzusuna göre değerlendireceğiz. O meydanı bize verirlerse yeni stadyumu biz yaparız. Orayı da mükemmel bir kent meydanı yaparız. TOKİ’ye de böyle bir zahmet yüklenmemiş olur’’ şeklinde konuştu.
Sazova mahallesine yapılması planlanan yeni stadın yerinin yanlış olduğunu söyleyen Büyükerşen, ‘‘Bana sorarsanız stadyumun yeni yeri de yanlıştır. Ulaşım sorunlar var. Ama biliyorsunuz biz her ne kadar planları yapmaya yetkili olan bir belediye olmamıza rağmen kendi bildiklerini okumak isterse, illa ‘inadım inat’ derlerse Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan karar alıyorlar. Bu yüzden de şehirler katlediliyor. Karapınar mahallesinde nasıl şehrin üzerine bir beton perde yığılmış vaziyette görün. Şehirlerde siluet diye bir şey vardır. Yüksek binalar tepelere yapılmaz. Düz ovalara yapılır. Tepeler de doğal güzellikleri ile bırakılır. Odunpazarı’nın kafasıyla yapılınca böyle oluyor. Durum vaziyet bu. Ben teklifi yaptım bundan ötesi onlara kalmış. Orayı şehrin ortasından hava ve oksijen açısından en önemli yer görüyoruz. Rant için beton yığınları haline geleceğini biliyorduk, bu yüzden bu kararı aldık’’ diye konuştu.
Daha önceki planlara göre Eskişehir’in Kuzey tarafında 'Spor Köyü' oluşturmak istediklerini ifade eden Yılmaz Büyükerşen, ‘‘Biz iptal edilen 1/25 binlik planlarda şehrin kuzey tarafında bir spor köyü oluşturmayı düşünüyorduk. Stadyumun ve her türlü sporun açık kapalı tesisleri olmak üzere başka şehirlerdeki futbol takımlarının da kamp için buraya gelmesine, bunun Eskişehir için bir getiri ve kazanç olacağına, ayrıca Türkiye günün birinde bir olimpiyatı üstlenirse o takdirde büyük bir kısmının burada yapılacağını, tesislere sahip olmayı düşünüyorduk. Eski valilerimizde Kadir Çalışıcı tarafından bir stadyum yapılma girişimi ele alınmıştı ve bunun yeri yine Muttalip tarafıydı. Böyle tesislerin yapılması da aslında Muttalip’in ihya edilmesi olacak, şehir sadece Ankara Bursa ekseninde değil, Kuzey yönünde de gelişme imkanı gösterecekti. Fakat itibar görmedi. Çünkü planda biz oraya yapılacak spor köyünün kuzey ve güney yönlerinde birer geniş yolla şehre bağlantısını sağlayacaktık. O bölgeye ulaşım da çok yakındı, ama maalesef Ticaret Odası Başkanı’nın önderliğini yaptığı bir gayretle o planımız iptal edildi’’ dedi.
Tren raylarının yer altına alınması ile ilgili olarak TOKİ’nin planlarını onaylamadıklarına değinen Büyükerşen, ‘‘AKP’li siyasetçilerin, yerel siyasetçilerin bilhassa, Eskişehir’de ‘illa bizim dediğimiz dedik’çi olduklarını ve bu nedenle şehir için yapılacak işlerin daima bir yanlışlar silsilesini oluşturduğu herkesin malumudur. Demiryolunun yerin altına alınması ve çevreyolu ile yeni gar binası konularında bunun örneklerini hep birlikte görüyoruz. Keza Muttalip Caddesi’ndeki Büyük Park önünde oluşturmak istediğimiz meydan için demiryolunun yerin altına girme noktasının 100 metre geriden başlatılması teklifimiz de siyasi bir inat uğruna reddedilmişti. TOKİ’nin belediyelerimize gönderdiği planda, alanın çok az bir kısmını küçük bir alan bırakarak, yüksekliği serbest beton kulelerden oluşacak ticaret ve konut binaları yaparak, rant sağlamayı ön planda tuttuğunu görüyoruz. Bunu Eskişehirimizin yararı, şehircilik ve plancılık açısından, imar planları yapmaya yetkili Büyükşehir Belediyesi olarak kabul etmemiz mümkün değildir. Bununla beraber, halkın temsilcisi olan belediyelerin plan tercihlerinin dikkate alınmayarak, işlerinin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı bürokratlarının kararıyla uygulamaya soktuğunu biliyoruz’’ diye belirtti.
