AVRUPA Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM) Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğanın AKPM Genel Kurulunda yaptığı konuşmadaki Fransız kalma esprisinin Türkiyede yanlış yerlere çekilmesine rağmen Strasbourgda tuttuğunu ve Avrupa Konseyi lugatıne bu Türk deyiminin girdiğini söyledi.
Başbakan Erdoğanın konuşması sonrasındaki soru-cevap bölümünde bazen esprili, bazen de sitemkâr yanıtlar verilmesi gerektiğini anlatan Çavuşoğlu, şunları söyledi;
"Bu Fransız kalma esprisi, Türkiyede özellikle belli bir kesim tarafından yanlış yorumlanıyor, ama Strasbourgda bu espri tuttu. Sayın başbakanımızla oradaki milletvekili arkadaşlarımız arasında interaktif bir diyalog oldu. Bu espri de tamamen Türkiyede de kullanılan bir espridir. Strasbourgda bu esprinin gayet güzel tuttuğunu söyleyebilirim. Bunu herhangi başka bir tarafa çekmeye gerek yok. Sonuç olarak sayın Başbakanımız ayrıldıktan sonra konuştuğumuz arkadaşlarımızın hepsinden de olumlu intibalar aldık. Tercüme yapıldıktan sonra herkes anladı, gülüşmeler başladı. Hatta herkes kulaklıkları çıkarıp birbirine yorum yapmaya başladı. Genel kurulda tercüman arkadaşımız da güzel tercüme etti. Zaten sayın Başbakanımız da Bizde bir deyim var diye başladı. Ondan sonra bu sözü kullandı. Genel kurulun içinde hoş bir ortam oldu, herkes gülmeye başladı. Sanırım iyi anlaşıldı, herkes anladı bunu, zaten daha sonra Biz de bunu kullanacağız, hoşumuza gitti diyenler de oldu. Espri de yerini buldu. Herhalde Avrupa Konseyinin lügatine de bir Türk deyimi böylece girmiş oldu."
"BİRBİRLERİNE YORUM YAPTILAR"
Espri ile ilgili Fransız kadın parlamenterle görüşmediğini ama diğer Fransa heyet başkanı ile görüştüğünü anlatan Çavuşoğlu, "Yardımcım aynı zamanda. Zaten konuşma sonrası sayın başbakanımıza da dinlenme odasında tanıştırdım" dedi.
Fransada çok olumsuz gelişmeler olduğunu aktaran Çavuşoğlu, şöyle dedi:
"Sayın başbakanın eleştirilerinden Fransız arkadaşların hoşlanmasını beklemek doğrucu bir yaklaşım olmaz. Bu bir birikimdir, Fransa, hiç kimse izin vermeden gitti Libyayı bombalamaya başladı, Türkiyeye karşı özellikle Sarkozy olumsuz. Türkiyeye gelmeyiniz denildiği halde gelip hem de Türkiyenin AB üyeliğine yönelik olumsuz açıklamalar yapıyor, yapmaya da devam ediyor. Ama onun dışında Fransa, Avrupa Konseyine ev sahipliği yapıyor, bizim kabul ettiğimiz karar ve tavsiye kararlarına uymayarak özellikle din özgürlüğüne karşı yasaklayıcı bir anlayış içinde uygulamalar başlattı. Sokaktaki başörtülü kadını bile rahatsız edecek düzeyde uygulamalar var. Bir anne başörtülü ise çocuğunun okuluna refakat ederken kısıtlamalar getiriyorlar. Çocuğunu alırken ve getirirken. Aynı Fransız Türkiyedeki din özgürlüğü konusunda Müslüman olmayanların özgürlüğünü sorunca tepki oldu."
"ERMENİLER ENGELLENEMEDİ"
Ermeni milletvekillerinin, Başbakana soru sormalarının engellendiğine yönelik açıklamalarını son derece yanlış bilgi olarak nitelendiren Çavuşoğlu,
"Her iki gün de birer Ermeni arkadaşımız soru sordu. Şimdi nasıl engellenmiş oluyor Ermeniler? Başka ülkelerden arkadaşlarımız soru soramadılar zaman kısıtlı olduğu için. Bu arkadaşlarımızın iddiası her zaman olduğu gibi yanlış bilgilendirme, yanlış manipülasyon. Davutoğlu ve sayın başbakanımıza Ermeni arkadaşlarımız soru sorma hakkını elde etti" diye konuştu.