SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Eymen'in Albüm Heyecanı

0
Güncellendi - 2015-12-28 00:52:10
Eymen'in Albüm Heyecanı
A- A+ PAYLAŞ

İnönü Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi son sınıf öğrencisi ve İnönü Üniversitesi Fahri Kayahan Orkestrası’nın vazgeçilmez isimlerinden Abdullah Eymen Kulcu, sahnelerdeki türkü performansını 2015 yılının ilk günlerinde müzikseverlerle buluşacak olan türkü albümü ile taçlandıracak. 

Şimdilerde haftanın üç günü Karakaya Barajı kıyısındaki Beyaz Saray’da sahne alan Abdullah Eymen Kulcu, özellikle Malatya türkülerini başarılı yorumlamasıyla türkülerin genç yüzü olarak tanınıyor. 

Dedesinin bir müzik aşığı olduğunu ifade ederek, türkülerle büyüdüğünü ve türkü albümü yapmak hayalinin çocukluk yıllarına dayandığını belirten Abdullah Eymen Kulcu, adını türkülerin gönüllere misafir edilmesini anlatan bir kavramdan alan albümünün bu açıdan kendisi için derin anlamlar taşıdığını söyledi.

“Türkülerle şekillenen kişiliğimin ve Malatya’nın tarihsel ve kültürel özgünlüğü ile beslenen ruhumun eseri” olarak nitelediği albümünün hazırlık çalışmalarının yaklaşık 1,5 yıl sürdüğünü belirten genç sanatçı, İstanbul Hayyam Stüdyoları’nda sürdürülen çalışmaların bitim aşamasına geldiğini, albümün Ocak ayının ilk haftasından itibaren müzik marketlerdeki yerini alacağını kaydetti. 

‘Türkülerle insanların kalbine dokunabilmek en büyük zenginlik’

Halen İnönü Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Müzik Bölümü öğrencisi olduğunu hatırlatan Abdullah Eymen Kulcu, “Bildiğim kadarı ile öğrencilik yıllarında albüm yapan bir sanatçı yok. Böyle bir ayrıcalığa sahip olmak da ayrıca mutlu ediyor beni” dedi. Türkülere gönül vermesinin sonucu olarak, karşısına çıkan birçok fırsatı bilinçli bir şekilde değerlendirmediğini vurgulayan Kulcu, “Şayet sanat yapmaktan vazgeçseydim ekonomik olarak belki de çok daha iyi olabilirdim. Ama bu beni asla mutlu etmezdi. Bir Malatya türküsü okuyup insanların kalbine ve ruhuna dokunmak benim için hiçbir ekonomik değerin satın alamayacağı kadar yüksek bir noktadadır” diye konuştu. 

Albüm yapmak arzusunun çocukluk hayali olmakla birlikte, türkülerin özgün yapıları ve yorumları ile birlikte deforme edilmemiş biçimde geniş kitlelere ulaştırılmasına önem vermesinin de albümün yapılmasında belirleyici bir etken olduğuna dikkat çeken Abdullah Eymen Kulcu, “Sahnelerde kısıtlı bir kitleye hitap ediyoruz. Ancak bu albüm, inanıyorum ki Türkiye’nin de sınırlarını aşarak bir kültür elçisi gibi dünyanın değişik coğrafyalarında ülkemizin türkülerinin dinlenmesini sağlayacaktır. Bu bakımdan benim için de çok güzel bir adım oldu” ifadelerini kullandı.

‘Sponsorum yok, kendi imkânlarımı zorladım’

Mevcut şartlarda bir albümün yapılmasının ekonomik açıdan son derece zor olduğunu belirten Kulcu, sanatçıların bu zorlukları genellikle sponsorluk yöntemiyle aşmaya çalıştığını, ancak kendisinin sponsoru olmadığını, imkânlarını zorlayarak albümün yapıldığını söyledi. 

Albümde, farklı yörelerin türkülerine yer verdiğini, Malatya’dan Arguvan türküsü, Azerbaycan ve Kırım’dan eserler okuduğunu kaydeden Abdullah Eymen Kulcu, bir türküyü de ünlü sanatçı Gülay ile düet formunda okuduklarını söyledi. 

Albümüne, aranjör olarak Murat Çorak, bağlamalarda Cihan Orhan, Ali Yılmaz, davulda Bülent Ay, piyanoda Rustam Mahmudov, gitarda Uğur Varol, kavalda Serkan Yıldırım’ın büyük emek verdiğini vurgulayan Abdullah Eymen Kulcu, “Bu albümle tüm insanlığa her biri aşk, sevda, hasret, memleket, toprak, insan kokan türküleri gönüllere misafir etmek istedim. Bunun için de ben bu albümle mihmandarlık yapmak istedim” dedi. 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız