Geçtiğimiz hafta başında kaybolduktan sonra Pazar günü Erkenek Tünel civarında kısmen yakılmış cesedi bulunan Mustafa Dündar adlı şahsın öldürülmesiyle ilgili soruşturmanın genişletilerek sürdürüldüğü, "alacak-verecek" anlaşmazlığından kaynaklandığı sanılan olayla ilgili gözaltına alınanların sayısının 2'ye yükseldiği öğrenildi.
Daha önce polisin yaptığı organize suç örgütü operasyonunda da gözaltına alındığı ve bir süre hapis yattığı belirtilen 50 yaşlarındaki Mustafa Dündar, geçtiğimiz hafta kaybolmuş, otomobilinin İnönü Mahallesi'nde boş olarak bulunduğu bildirilmişti.
Araştırmalar sürerken, geçtiğimiz Pazar günü Doğanşehir ilçesi Erkenek Beldesi Tünel mevkii Karanlıkdere civarında, vücudunun ve yüzünün bir kısmı yakılmış bir ceset bulunmuş, cesedin Mustafa Dündar'a ait olduğu saptanmıştı. Yapılan otopside, başında ve vücudunda kurşun yaraları saptanan, öldürüldükten sonra cesedinin yakılmak istendiği ve daha sonra Tünel mevkiinde uçuruma doğru olan dere yatağına atıldığı belirlenen Dündar'ın, cesedinin bulunmadan 2-3 gün önce öldürüldüğü yolunda emaralere de rastlandığı öğrenilmişti.
Jandarma bölgesinde bulunan ceset ve olayla ilgili olarak Jandarma Vukuat Raporu'nda herhangi bir bilgiye yer verilmezken, cinayet soruşturmasının Emniyet Müdürlüğü tarafından sürdürüldüğü, emlakçı olduğu belirtilen bir şahıstan sonra bir kişinin daha gözaltına alındığı, gözaltı sayısının daha da artabileceği haber alındı.
Gözaltına alınan Y.ve S.adlı şahısların sorguları sürerken, bir yandan olayla ilgili diğer detayların da araştırıldığı, bu arada Mustafa Dündar kaybolduktan sonra, ailesine "400 milyar lira (400 bin TL)" para ödemelerinin istendiği bir mesajın da gönderilmiş olduğunun ortaya çıktığı belirtildi.
Soruşturma sürüyor.
Öte yandan, Emlakçılar Odası'ndan yapılan yazılı bir açıklamada da, "Geçen hafta sonu şehrimizde işlenen cinayetle ilgili bir emlakçı adının geçmesi emlakcı camiasını vicdanen rahatsız etti ve üzdü; çünkü vahşice insanlık dışı işlenmiş bir cinayeti hiç bir toplumun kabul etmediği gibi bizde bu olayı kabul etmiyor ve esefle kınıyorum." denildi.