SON DAKİKA
SON DEPREMLER

Geçmişin İzleri..!

A- A+ PAYLAŞ

Suat KOZLUKLU

Ocak ayında bir yazı kaleme almıştım “Neden Zordur Yeni Başlangıçlar?” diye… O yazımın başında ise şu satırlara yer vermiştim; “.. Her ilin bir ruhu vardır. Onu gözle göremezsiniz ama bu ruh; dağa, taşa, toprağa, suya, ekine, yağmura, rüzgara siner, canlı bir organizma gibidir; bu ruh insanın gülüşüne, hüznüne, müziğine, romanına, öyküsüne, oyun oynamasına, ibadet etmesine siner. Kentin ruhunu da yalnızca bu gün yaşayanlar yaratmaz, geçmişte bu kentte yaşamış toplumların ruhları da bizim yaşamlarımızda yaşar, bizden de gelecek kuşaklara taşınır…” diye… Sanırım ‘eski’ belediye binasının yıkımı da bu yüzden önemliydi…

***

Geçmişin izleri kolay kolay silinmiyor hayatımızdan, her yaşanan bir ‘iz’ bırakıyor ve giderek bu ‘izler’ derinleşiyor… Ve öyle ki derinleşen bu ‘izler’ zamanla ‘mührü’ oluyor yaşantımızın…

 

Kimileri için hiçbir önem taşımayabilir bu bina.. Ama ya birileri için çok büyük anlam ve değer yüklüyse orası…! İşte, o zaman 'duygular', 'mantığın' önüne geçebiliyor...

O binada bir zamanlar ne hayatlar yaşandı kimbilir!  Duvarlarında kahkahaların, hıçkırıkların izi kalmıştır mutlaka.

 

Buluşma noktasıydı kimileri için, şehrin orta yerindeki Malatya tarihinin 'sessiz tanığı' bu bina... Halo dayı, Zeliha Teyze, Dursun amca… Ve daha niceleri… Hepsinden hatıralar barındırdı yıllarca...Ama bir gece ansızın o hatıralara 'kepçe' vuruldu...!

 

Hiç bu denli anlamlar yüklememiştik bu şehrin orta yerindeki sıradan binaya... Bakar geçerdik. Eski bina der, ilgilenmezdik. Birkaç meraklı göz belki daha yakından inceler, biraz daha dikkatli bakardı…

 

Evet, daha düne kadar bu denli önemsememiştik şehrin orta yerindeki ‘eski’ Belediye Binasını…

 

Oysa, neler sığdırmıştık içine neler...

 

***

Her ne kadar güzel olsa da 'yarınlar', 'geçmiş' hep aranılan olacaktır...!

 

Her gün bir parçamızı daha tüketen teknoloji çağında ‘geçmişimize’ ne denli sahip çıkabildik…?

 

Ya da 'sevgiye' en son ne zaman yürekten bir merhaba demiştik, hatırlayanınız var mı?

 

***

Kıssadan Hisse..

İbni Abbas’a sorarlar:
“Ölünce ruhlar nereye gider?”

İbni Abbas cevap verir:
“Mum söndüğünde ışığı nereye gider?”

***

Acaba yarın mıdır kıymetli olan, geçmiş midir?

 

Sağlıcakla kalın…

Ve sevgiyle kalın…

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız