SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Gönül İsterdi ki..'

A- A+ PAYLAŞ

Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hasan Hüseyin Erkoç, Malatya’nın cazibe merkezi olması ve yatırımcının tercih ettiği illerin başında gelmesi için büyük çaba sarfettiklerini söyleyerek “Son yıllarda sanayi alanındaki bütün atılımlarına karşın Malatya bizim istediğimiz yerde, hak ettiği yerde değil. Gönül isterdi ki, önceki gün TÜİK’in açıkladığı raporda sosyo-ekonomik nüfus sıralamasında 41. değil de ilk 10 veya 15. sıralarda olsun. Bunun da nedeni, geçmiş yıllardaki olumsuz bir hadise yüzünden sermaye göçü vermesi ve dışarıdan da parasız göçü almasıdır." dedi.

Malatya’nın sanayi ile Özal'lı yıllarda tanıştığını hatırlatan Erkoç, buna rağmen, sanayi hamlesinde Türkiye’nin dikkatini çeken illerin başında geldiğini belirtti.

Hasan Hüseyin Erkoç, göreve geldiklerinden bu yana TSO’nun yaptığı çalışmalar hakkında bilgi verdi.

İşin başında Malatya’nın geleceği noktasında yatırımın önemini bildikleri için ilk etapta, I. ve II. Organize Sanayi Bölgelerinin toplamından daha fazla bir alanı III. OSB olarak Malatya’ya kazandırdıklarını hatırlatan Erkoç, “12 bin dönüm arazinin tapusu I. OSB’nin kasasında. Bugün olmasa bile gelecekte bunun ne kadar önemli olduğunu hep birlikte göreceğiz. Özellikle Malatya’nın teşvikte IV. Bölgede olmasından dolayı yatırım taleplerine yer bulamıyorduk. Bunu yapmak kolay olmadı. Görünüşte çok büyük bir iş gibi durmuyor ama ileride ne kadar önemli bir iş yapıldığı anlaşılacaktır. III. OSB’de yakında yatırımcıya arsa tahsisine başlanacak” dedi.

Haklı eleştirilere neden olan II. OSB’nin arıtma tesisinin kapasitesinin arttırılması için harekete geçtiklerini belirten Erkoç, konuya hassas yaklaşan basın mensuplarına da teşekkür ederek “Sanayileşirken çevreyi temiz tutmak ve gelecek kuşaklara yaşanabilir bir kent bırakmak hepimizin sorumluluğudur. Bunun için kapasite arttırtma projesinin ihalesi tamamlandı. Yakın bir zamanda yapımına başlanacaktır” diye konuştu.

Erkoç yine kamuoyunda haklı eleştirilere konu olan TSO’ya yakışır bir binayı da bu yıl yapacaklarını hatırlattı.

Bütün bu çalışmaların görünüşte önemli gibi durmadığını ancak bunları hayata geçirmenin hiç de kolay olmadığını vurgulayan Erkoç “Şehri bir bütün olarak bir adım daha ileriye götürmek için çalışıyoruz. Bir şehrin gelişmesi için, yatırımcının dikkatini çekebilmesi için huzur ve güvenin olması gerekiyor. Huzur ve güven olmazsa yatırım da olmaz. Biz TSO olarak kamu ve diğer sivil toplum örgütleriyle birlik ve beraberlik içinde bunu sağlamaya çalışıyoruz. Bütün bunları yapmamıza rağmen Malatya istediğimiz yerde mi diye sorarsanız, ‘hayır’ derim. Ne bizim istediğimiz yerde ne de hakkettiği yerde. İşte bizim amacımız Malatya’yı Türkiye ortalamasının üzerinde bir yere çekmek. Gönül isterdi ki, TÜİK’in dün yayınladığı nüfus raporunda Malatya sosyo-ekonomik olarak 41. sırada değil de 10. veya 15. sırada olsun. Bütün çabamız, Malatya’yı cazibe merkezi haline getirmek. Göreve başladığımızdan buyana bunun gayreti içinde olduk” şeklinde konuştu.

Malatya’nın son yıllarda sanayi atılımına karşın istediği yerde olmamasının nedeniyle ilgili olarak da Erkoç şunları söyledi:

“Malatya geçmişte çok talihsiz olaylar yaşadı ve bunun karşılığında sermaye göçü verdi. Bunun karşılığında parasız göçü aldı. Yaşanılan sıkıntının temel sebebi bu olmakla birlikte, sanayi ile geç tanışmış bir il. Özallı yıllarla sanayi Malatya’ya geldi. Ama geç tanışmış olmasına rağmen son 5-6 yılda bu anlamda Türkiye’nin dikkatini çeken, kendini öne çıkaran illerin başında geliyor.”

Malatyalı yatırımcıların devletten aldığı teşviki yerinde kullandığını ve bunu istihdama dönüştürmeyi bildiğini vurgulayan Erkoç, “Bugün Türkiye’de çok tanınmış markalarda üretim yapan birçok Malatyalı firma var. Yani devletten aldığı teşvikin hakkını veriyor. Üretime, istihdama dönüştürüyor. Bu da Malatyalı yatırımcının ne kadar güven veren bir yatırımcı olduğunu ortaya koyuyor” dedi.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız