SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Güvenli Kurum Haline Gelmiştir"

A- A+ PAYLAŞ
 
AKP Malatya Milletvekili Mustafa Şahin, parti grubu adına ÖSYM bütçesi ile ilgili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde konuşma yaptı. 
 
ÖSYM'nin güvenli bir kurum haline geldiğini söyleyen Milletvekili Şahin, ÖSYM tarafından 2011 yılında 11 kurumun 40 sınavının yapıldığını belirterek, bu sınavlarda 5 Milyon 241 Bin 69 kişinin sınava alındığını belirtti. Şahin, bu sınavlarda 18 Bin 316 binada toplam 258 Bin 179 salonun kullanıldığı ve 849 bin 157 kişinin görev yaptığını da sözlerine ekledi. 
 
Milletvekili Mustafa Şahin'in TBMM'de yaptığı konuşma şöyle ; 
 
ÖSYM artık her zamankinden daha çok güvenli bir kurum haline gelmiştir. Kurumun Türkiye’ye yakışan saygın bir kurum olma yolundaki azimli çalışmaları devam etmektedir. Toplumun özlediği saygınlığa kavuşma yolunda önemli projeler gerçekleştirmektedir. AK Parti iktidarları öncesinde katsayı marifetiyle toplum mühendisliği yapılmıştır. 
 
Katsayı uygulamasıyla üniversitede okumayı, bir meslek sahibi olmayı, 4 yıllık lisansı bitirmeyi akla, zekaya, cesarete, çalışkanlığa değil geldikleri kökene, kimin nerede okuduğuna, kimin hangi okuldan mezun olduğuna bağlı olarak yapılan düzenleme geçen hafta YÖK’ün aldığı kararla katsayı adaletsizliği ortadan kaldırılıp fırsat eşitliği sağlanarak akla, zekaya ve bilgiye bağlı olarak herkesin bu toplumda gelebileceği en yüksek seviyeye ulaşması sağlanmıştır.
 
ÖSYM son bir yılda bugüne kadar hiç olmadığı kadar tartışma konusu oldu. 2010 KPSS’de ortaya çıkan kopya olayı ile hepimizin güven duyduğu ÖSYM’nin aslında öyle göründüğü gibi sağlıklı bir kurum olmadığı ortaya çıktı. Yaşanan kopya skandalından sonra görevinden istifa eden ÖSYM Başkanının yerine Ali DEMİR geldi.  Toplumumuz bugüne kadar bilmediği bazı gerçekleri bundan sonra öğrenmeye başladı. 
 
ÖSYM’deki çarpıklıklar düzeltilmiştir
 
· 36 yıllık bir kurum olan ÖSYM’nin adaylardan alınan sınav ücretleri nedeniyle son derece varlıklı olmasına rağmen yasal zemini olmayan bir kurum olduğu ortaya çıktı. 
 
· 36 yıl boyunca ÖSYM’nin güvenli bir teknik alt yapısının olmadığı, dolayısıyla hak etmeyenlerin başkalarının haklarına tecavüz ederek kamu kurumlarına ve üniversitelerine girme girişimlerinin olduğu ayan beyan görüldü ki 2010 KPSS iptal edilmek zorunda kaldı.
 
· ÖSYM’nin yapılan sınavların son derece belirleyici öneme sahip olması nedeniyle bu sınavlar üzerinden haksız kazanç temin etmek isteyenler için önemli bir cazibe merkezi haline geldiğini, Kurum içerisinde soruların hazırlandığı ve sınavların oluşturulduğu birimlerde kullanılan bilgisayarların internet ortamına açık olduğunu ve bu birimlere giriş çıkışların kontrolsüz olarak gerçekleştirildiğini, soruların yazımında ve denetiminde sadece belirli kişilerin yetkili kılındığını, sınavların hazırlandığı kapalı dönem oturumlarında yeterli denetimlerin yapılmadığını, 
 
· Mahkeme kayıtlarında cep telefonları ile soruların cevap anahtarlarının nasıl dağıtıldığını görmüş olduk. 
Gençlerimizin sınavlara güvenle girmeleri için birçok çalışma yapılmıştır. Maalesef bir uzay üssü gibi korunduğunu düşündüğümüz ÖSYM’nin hali içler acısıydı. Bu çerçevede ciddi tedbirlerin alınması gündeme gelen ÖSYM’de yapılan çalışmalara baktığımızda;
 
· Her adaya farklı soru kitapçık uygulamasını hayata geçirerek kopya çekilmesini imkansız hale getirmesi,
 
· ÖSYM’nin yaptığı tüm sınavlardaki güvenlik zafiyetlerini ortadan kaldıracak bir dizi güvenlik tedbiri alınarak kopya çekmek isteyenlere fırsat verilmemesi, 
 
· Sınav sonrasında sınava giren adayların  cevap kağıtlarını internet üzerinden yayınlayarak herkesin kendi puanını kendisinin hesaplamasını,
 
· ÖSYM herkesi eşit, adil ve hakkaniyet çerçevesinde sınav olma ve sınav sonuçlarını alma hakkını, 
 
· ÖSYM kapalı dönem uygulamasını yeniden düzenleyerek soru kitapçıklarının kapalı dönemde oluşturulmasını,  
 
· Dış dünya ile hiçbir koşulda iletişimin olmadığı bir ortamda her adaya farklı soru kitapçıklarını oluşturarak sınav evrakının güvenliğini ve gizliliğini koruma altına alındığı, 
 
· ÖSYM soru hazırlama, bilgi işlem ve optik değerlendirme birimlerinin dış dünya ile iletişimini kesmiştir. Giriş çıkışları kontrol altına alınmıştır. Çalışanların dahi cep telefonları ile oralara girmesini yasaklamıştır. Her türlü çalışma kayıt altına alınmakta ve çalışanlar ancak kendilerine ait işlere ve bilgilere ulaşabilmektedirler.
 
· ÖSYM bu şekilde tam güvenlikli ortamlarda soru havuzu oluşturduğu ve sınavların değerlendirmesini gerçekleştirdiği çok sayıda soru yazarından soru topladığı, çok sayıda bilimsel denetçi kullanılarak sınavda sorulacak soruları korumaya aldığını biliyoruz.
 
· ÖSYM hem sınav öncesinde hemen akabinde illerdeki saklama merkezlerini hem de bazı sınav salonlarında sınavların yürütülmesini kamerayla kesintisiz izlemektedir. 
 
· Ayrıca ÖSYM sınava girecek öğrencilerin cevap kağıtları üzerine adayların fotoğrafları yapıştırılmakta yani bir başkasının  yerine sınava girmesi engellenmiş oldu.
 
Yapılan tüm bu çalışmalar geleceğimiz olan gençlerimizin sınavlara güvenle girmelerini sağlamış oldu. Fakat daha önceki süreçlerde bu kurumda çalışıp aynı zamanda dershanesi olanlar, dershaneye ortak olanlar ve güvenlik zafiyetinden dolayı rant elde edenler alınan tüm bu tedbirler karşısında tepki göstermeleri şaşırtıcı olmasa gerek.Sonuç olarak hızla gelişen ve genç nüfusu yüksek olan ülkemizde ÖSYM gibi tarafsız, tartışmasız, hak ve adaleti tüm adaylar arasında tesis etme ile görevlendirilmiş bir kurumdur." 
 

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız