Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Malatya İl Başkanı Veli Ağbaba, referandum çalışmaları kapsamında gittiği Arguvan ilçesinde Hayır oyu istedi.
CHP'den Arguvan gezisine ilişkin yayınlanan bülten şöyle:
"Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Malatya İl Başkanı Veli Ağbaba, referandum çalışmaları kapsamında gittiği Arguvan'da, Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı'nın Fethullah Gülen tarikatı hakkında yazdığı kitaba değinerek, "Türkiye'nin hali, polisin hali ortada. Belli bir cemaatte, belli bir tarikatta yer almadığınız sürece bir yere varmanız mümkün değil. Hiçbir mezhebin, hiçbir etnik grubun, kimsenin üzerinde olmaması gerekiyor" diye konuştu.
Ağbaba, Arguvan ilçe merkezinde esnafları ziyaret etti, 12 Eylül referandumunda "Hayır" oyu vermeleri çağrısında bulundu. Esnaf ziyaretinin ardından Dolaylı Mahallesi'ne geçen Ağbaba, ardından Karahöyük köyünü ziyaret etti. Karahöyüklülerle oturup sohbet eden Ağbaba, referandumda neden "Hayır" dediklerini köylülerle paylaştı. Ağbaba, burada yaptığı konuşmada, AKPnin şimdiye kadar Karahöyüke ve Arguvana ne verdiğini sorarak sözlerine başladı ve şöyle devam etti:
"TÜPÜN FİYATI 3 KAT ARTTI, ARPA FİYATLARI DÜŞTÜ"
"12 Eylül'de 2 şeye oy kullanacağız. AKP, 8 yılda ne yapmıştır? Arguvan'ın hangi sorununa çözüm bulmuştur, Karahöyük'ün hangi sorununa çözüm bulmuştur, Malatya'da geçmiş 8 yılda neler yapmıştır? Bunları konuşacağız. AKP, Malatya'da tüm fabrikaları kapatmıştır. Tekel'i, Sümerbank'ı kapatmış, Şeker fabrikasını çalışamaz duruma getirmiş, çiftçiyi yok etmiştir. 2002 yılında tüp ne kadardı, bugün ne kadar? Dün akşam da bahsetmiştim, 3 kat pahalanmıştır. Burada en çok ekimi yapılan buğday, arpadır. Arpanın da durumu farklı değil. Mazotla arpanın fiyatını karşılaştırdığınızda arpanın ne kadar ucuzladığını görmüşsünüzdür. Şimdi bu gerçeklere ve bu değerlendirmelere göre oy kullanacağınızı düşünüyorum."
İkinci konunun ise AKP'nin getirmiş olduğu anaysa değişikliğiyle ilgili olduğunu vurgulayan CHP İl Başkanı Veli Ağbaba, şunları söyledi:
"DEĞİŞİKLİK PAKETİ AHLAKİ DEĞİL"
"Bu anayasa değişikliği, sıradan üç beş maddenin değiştirildiği bir anaysa değişikliği değildir. Burada bir paket olarak sunuldu, aynı paketi bir seferde oylamaya çalışıyorlar. Birbiriyle bağı olmayan maddelerin oylanması en hafif deyişle ahlaki bir davranış değildir. Niye ahlaki davranış değildir? Avrupa Birliği kriterlerinde, çağdaş demokrasilerde bizim de altına imza attığımız Venedik kriterlerinde der ki birbiriyle bağı olmayan maddeleri referandumda oyladığınızda ortaya çok sağlıklı sonuçlar çıkmaz. Bu referandumda da çok sağlıklı sonuçlar ortaya çıkmayacak. 26 maddenin birisi Anayasa Mahkemesi'nin yapısının değiştirilmesiyle ilgili, diğeri ise çocuk istismarıyla ilgili madde. Bu maddelerin arasında hiçbir bağ yoktur. Bu nedenle aynı pakette oylanamaz. Bunu başbakan ve hükümet bildiği için, paketleyip bir hap olarak yutturmaya kalkıyor. Biz de diyoruz ki bu habın iki tane acı maddesi var; Anayasa Mahkemesi'nin ve Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun değişikliğiyle ilgili madde. Diğerleri de sadece bu iki maddenin geçirilmesiyle ilgili tatlandırıcı. Bu nedenle biz bu iki maddenin değişkliğine karşıyız. Anayasa Mahkemesi'nin yapısını değiştirerek AKP, diğer hakim olduğu kurumlar gibi Anayasa Mahkemesi'ni de yönetmek istiyor. RTÜK örneği var önümüzde. AKP, RTÜK'e sadece kendine yakın insaları atadı. TRT örneği var ki TRT, burada Karahöyük'te izleniyor mu bilmiyorum, ama birçoğu artık izlemiyor. Çünkü sadece bir siyasi partinin propagandasını yapıyor. AKP'ye hiç inanmıyoruz. Halk inanmıyor. CHP inanmıyor. AKP Anayasa Mahkemesi'nin yapısını değiştirirse, kendi yandaşlarını atayacağı RTÜK gibi bir kurum haline getirecek. Yine Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun da bu hale geleceğine inanıyoruz.
"YARGI BAĞIMSIZLIĞINA DARBE"
Şimdi yargıda hiçbir reform yapmadan, yargının üstündeki yükü azaltmadan, hakimlerin ve savcıların yükünü azaltmadan yapılacak bu değişiklik yargı bağımsızlığa vurulmuş en büyük darbedir. Yargı bağımsızlığı bizim için hava kadar, su kadar önemlidir. Yargı bağımsızlığı olmadan Türkiye'de eşitlik sağlanamaz. Bunlar yargıyı kendi etkisi altına alarak kendi yandaşı hakimlerin ve savcıların atamasını yapmak istiyorlar. Yarın Arguvan'da aranızda bir sorun olduğunda artık tarafsız birer hakim ve savcı bulamayacaksınız. Siyasi güç kimin elindeyse, ona göre, o güce göre karar verilecek.
Yargı bağımsızlığını yitirdiği anda Türkiye bir çıkmaza girer. Geçen günlerde başbakan bir örnek veriyor, diyor ki 'bir müdürü 22 kez görevden aldık, 23 kez göreve atandı.' Hiçbir vicdan sahibi, hiçbir ahlak sahibi çıkıp sormuyor. Sen demek ki bu adamı 22 sefer görevden aldığına göre, hukuksuzluk yapıyorsun demiyor. Şimdi burada muhtar bir yanlış yapsa ne yapacaksınız, kime şikayet edeceksiniz? Kaymakama. Kaymakam yanlış yapsa, kime şikayet edeceksiniz? Valiye. Vali yapsa hükümete. Hükümet yapsa kime şikayet edeceksiniz? Yargıya. Bakın yargı herkesin güvencesi, yargı buradaki Karahöyük muhtarının da güvecesi, Arguvan Belediye Başkanının da güvencesi, milletvekilinin de bakanın da güvencesi. Bağımsız yargı olmadığı sürece, hiçbirimiz huzur içerisinde yaşayamayız. Bu anlayışla oy kullanmalıyız diye düşünüyorum."
"HALKIN İKTİDARINDA, HALK ANAYASASI YAPACAĞIZ"
AKP'nin yaptığı anayasa değişikliğinin dayatma olduğunu, hiç kimseye danışılmadan sunulduğunu vurgulayan Ağbaba, "Biz iktidara geldiğimiz zaman, CHP halkın iktidarını kurduğu zaman, çoğunlukçu, daha çağdaş, daha demokratik, daha özgürlükçü bir halk anayasası yapacağız. Kiminle yapacağız? Herkesle uzlaşarak yapacağız" diye konuştu.
Ağbaba, AKP'nin yaptığı anayasa değişikliğinin Alevilerin ve Türkiye'de yaşayan farklı insanların sorunlarına çözüm olmadığını belirterek, "Herkes kendini bu anayasada hissedebilmeli, anayasalar herkesin ortak uzlaşma metinleridir. Burada kendinizi bulamayınca Türkiye'de sorunlar başlar. Ayrıca bu anayasa 12 Eylül'ün antidemokratik yapısını ortadan kaldırmıyor. 12 Eylül darbesinin ardından Malatya'da birçok yerin ismi değiştirildi. Turan Emeksiz Lisesi'nin ve Turan Emeksiz caddesinin ismi değiştirildi. Eğer AKP bu işte samimiyse, ilk yapacağı iş bu isimleri iade etmek olacaktır. Eğer AKP, 12 Eylül'ün izlerini silmek istiyorsa, samimiyse ilk olarak 12 Eylül'ün getirmiş olduğu YÖK'ü kaldırmakla işe başlamalı" ifadelerini kaydetti.
"HERKES KONUŞTUKLARINDAN KORKUYOR"
Rektörlerin ve bilim insanlarının konuştuğu anda cezaevine gönderildiğini anlatan Ağbaba, "Şimdi üniversitedeki rektörler, bilim insanları konuşamıyor. Konuştuğu anda ya kellesi koparılıyor ya Ergenekoncu, darbeci oluyor. Türkiye'de bir hukuksuzluk var, bir yargısız infaz var. Türkiye tarihinde görülmemiş bir faşizm var. Herkes kendisinden korkuyor. Karahöyük'te konuşanlar korkuyor, Malatya'da konuşanlar kendi konuştuklarından korkuyor. Herkes dikkatli konuşmaya çalışıyor, herkes kendinden şüphe eder duruma geldi" dedi.
"BELLİ BİR CEMAATTEN DEĞİLSENİZ, BİR YERE VARAMAZSINIZ"
Eskişehir Emniyet Müdürü, istihbaratçı Hanefi Avcı'nın yazdığı kitaba da değinen Ağbaba, "Geçtiğimiz günlerde bir emniyet müdür kitap yayınladı. Türkiye'nin hali, polisin hali ortada. Belli bir cemaatte, belli bir tarikatta yer almadığınız sürece bir yere varmanız mümkün değil. Biz bütün bu sebeplerden dolayı, daha çağdaş, daha demokratik bir anaysa için AKP anayasasına hayır diyoruz. Türkiyenin önünün açılabilmesi için, insanların kendilerini daha özgür ifade edebilmeleri için anayasanın daha özgür olması lazım. Hiçbir mezhebin, hiçbir etnik grubun, kimsenin üzerinde olmaması gerekiyor. Altını çizerek söylüyorum hiçbir mezhebin üstünlüğü olmadan" diye konuştu.
"TEK OY DAHİ BOŞA GİTMEMELİ"
Karahöyük köyündeki ziyaretten sonra Ermişli köyüne geçen Ağbaba ve beraberindeki CHPliler, burada geçen hafta yaşamını yitiren bir gencin ailesine başsağlığı ziyaretinde bulundular. Ermişli Kültür Evinde de referandumla ilgili konuşan Ağbaba, Çayırlı köyüne geçti. Ardından Koyuncu köyünü ziyaret eden Ağbaba, kültür evinde köylülerle yaptığı sohbette, hiç kimsenin bir tek oyunu bile harcamamasını istedi.
CHP İl Başkanı Ağbaba, daha sonra ziyaret ettiği Konakbaşı köyünde muhtar Ali Güzelin referandumla ilgili düşüncelerini dinledi. Muhtar Güzel, "Bir oy, bir oydur. Herkes oy kullanacağı yere gitmelidir. Köylülerimiz, kadınlarımız Atatürkü sevdiği için, CHPyi sevdiği için, bu toprakları sevdiği için 'Hayır' oyu verecektir" dedi.
"KILIÇDAROĞLU UMUT OLDU"
Ağbaba, daha sonra Koçak köyünü ziyaret etti. Muhtar Remzi Aslan, referandumda neden "Hayır" oyu vereceklerini anlatırken, "Köylü ve çiftçi olarak hiç rahat değiliz. Sayın Kılıçdaroğlunun genel başkan olmasıyla içimize bir umut doğdu. AKPnin bu anayasayla kendini düşündüğünü ve garanti altına almak istediğini bir çocuk bile biliyor. Biz CHPden ve Kemal Kılıçdaroğlundan umutluyuz" diye konuştu. Son olarak Kuyudere köyüne uğrayan CHPliler burada da köylülerle sohbet ettikten sonra Arguvan'daki köy gezilerini bitirdiler.
ARGUVAN ZİYARETİNE KATILANLAR
CHP'nin Arguvan ilçesine ve köylerine yaptığı ziyarete İl Başkanı Ağbaba'nın yanı sıra İl Yönetim Kurulu Üyesi ve İl Genel Meclisi Üyesi Mustafa Mengüç, Arguvan Belediye Başkanı Hüseyin Taştan, Arguvan İl Genel Meclisi Üyesi Naki Düzova, CHP Arguvan İlçe Başkanı Hasan Yücel, İl Disiplin Kurulu Üyesi Hüseyin Kutlar ve CHP Gençlik Kolları temsilcileri katıldılar."
