SON DAKİKA
SON DEPREMLER

'Hazır Olmamız Gerekiyor'

A- A+ PAYLAŞ

İçişleri Bakanlığı, Malatya Valiliği ve Belediyesi ile Japon JICA Derneği tarafından düzenlenen “Türkiye Depreme Hazır mı?” konulu panel Belediye Konferans salonunda yapıldı.

İLGİ FAZLAYDI..
JICA Derneği Türkiye temsilcisi Emin Özdamar’ın yönettiği ve konuşmacı olarak İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ)öğretim üyeleri meteoroloji Mühendisi Prof.Dr. Mikdat Kadıoğlu ve İnş.Müh. Doç. Dr. Alper İlki ile Afet İşleri eski genel müdürlerinden Oktay Enginay’ın konuşmacı olarak katıldığı paneli, İçişleri Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanı Vali Osman Dıraçoğlu, Malatya Valisi Halil İbrahim Daşöz, Malatya Belediye başkanı Cemal Akın, Vali yardımcıları, bazı kaymakam, İlçe ve Belde belediye başkanları, Türk Mühendis Mimar Odaları Birliği (TMMOB) temsilcileri, İnönü Üniversitesi Yapı Dairesi elemanları ve ilgili kurumların teknik elemanları, bazı daire müdürleri ile çok sayıda lise ve üniversite öğrencisi dinledi.

Panelin açılış konuşmasını yapan JICA derneği başkanı Ruhi Esirgen derneğin çalışmalarını anlattıktan sonra özetle “Afet konusunda Japonya’nın örnek alınacak çok yönleri var, bu yönden geliştirdikleri teknikleri ve bilgileri ülkemiz ile de paylaşıyorlar. Bu doğrultuda Japonya’da 2700 civarında Türk eğitim gördü ve görmeye devam ediyor” dedi.

JICA Türkiye Ofisi yerel temsilcisi Shunichi Mizuochi; Türkiye ile Japonya arasında sürdürülen dostluğun teknik anlamda da en üst düzeye gelmesinden duyduğu memnuniyeti ifade ederek başladığı konuşmasında “Dünyanın her yerinde sıklıkla Japonya ve Türkiye’de zaman zaman yıkıcı depremler yaşanıyor. Ancak önemli olan geçmiş afetlerden ders almaktır. Bu deneyimler dikkate alınarak, önceki sitemler ve uygulamalar geliştirilebilir ve afetin yıkıcı etkilerini azaltmak amacıyla yeniden yapılandırılabilir” dedi. Mizuochi Japonca olarak yaptığı konuşmasını Türkçe olarak “Birlikten kuvvet doğar” özdeyişi ile bitirdi.

"MALATTYA BİRİNCİ DERECE DEPREM BÖLGESİ.."
Belediye başkanı Cemal Akın ise, "Malatya’mızda gerek coğrafik ve jeolojik yapısı nedeniyle birinci derecede deprem bölgesi olması, gerekse sel, toprak kayması gibi birçok afete maruz kalması yönüyle afetle iç içe yaşayan ve bu konuda eğitimli, tedbirli ve hazırlıklı olması gereken illerin başında yer almaktadır.

1893 yılında Malatya’da yaşanan deprem 469 ölüme 2 bine yakın kişinin yaralanmasına sebep olmuştur. O senelerde Malatya’nın merkez nüfusunun 25 bin olduğu düşünüldüğünde depremin yıkımının ne denli büyük olduğu anlaşılacaktır. Daha sonra yaşanan 6 ve 5.9 şiddetindeki 1964 ve 1986 depremleri her ne kadar bu denli etkili olmamışlarsa da bütün bu fiili ikazlar Malatya’nın bir deprem bölgesi olduğunu, hele son yapılan ilmi ve teknik çalışmalar, birinci derecede bir deprem bölgesi olduğu gerçeğini değiştirmemiştir.

Biz Malatya Belediyesi olarak göreve geldiğimiz günden bu yana, gerek kentin tek merkezli halden kurtarılması, gerekse yapılaşmanın zemin açısından daha sağlam ve güvenli bölgelere kaydırılmasını sağlamak amacıyla önemli projelere başladık.

Bu bağlamda Beydağı eteklerinde 60 bin dönümlük alanda başlattığımız imar çalışmalarımız devam etmekte olup, 2008 yılı başında bitirilmesi planlanmaktadır.

Malatya’mızda gerçekleştirmeye başladığımız Kentsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde, Toplu konut idaremizle birlikte, buraya yeni ve daha sağlıklı bir kent kuracak olmanın heyecanını yaşıyoruz.

Şehrimizin 1. derece deprem bölgesinde olduğunu söyledik. Bu durum bize tedbir olarak, deprem yönetmeliğine azami derecede uymayı; zemin etüdü, projelendirme, ruhsatlandırma, ara denetimleri, kullanılan beton ve donatının projesine uygunluğunu takip ve kontrolü işlemlerini; daha sıkı bir şekilde yapmayı zorunlu kılmaktadır.

Proje kontrol, zemin etütleri ve yerinde kontroller için, teknik eleman kadrosu her geçen gün güçlendirilerek; ilgili oda yöneticileri ile her türlü bilgi alışverişi yapılarak, projelere uygunluk azami seviyeye çıkarılmaya çalışılmaktadır.

Belediyemiz; ilimiz imar faaliyetlerini yönlendiren İmar İşleri Müdürlüğünün; teknik olarak eleman sayısını arttırmıştır. Ve daha yeterli olarak: zemin etütleri, proje kontrolleri, ara denetimler, nihayetinde, daha sıhhatli ruhsatlandırma işlemleri yapılmaktadır.

Şehrimizde; olası yüksek miktardaki yağışlarda derme sulaması kanalı Çilesiz Dernek arasındaki güzergâhında, yamaçtaki yüzeysel suları toplayıp tahliye ederek olası hasarları asgariye çekecek durumdadır. Şehrimizin iki yeni alt geçidi dönemimizde yapılmış olup, alt geçitlerin en düşük kotlarına yerleştirilmiş rogarlarla birikecek yüzeysel sular uzaklaştırılarak bölge hasara karşı korunmuştur.

Beydağı Semtinde bulunan ve zaman zaman tehlike arzeden Karagöz deresinin ıslah çalışmaları kapsamında yapılaşmamış bölgede dere ıslahı tamamlanmış, yapılaşmış bölgede ise kentsel dönüşüm kapsamında çalışma yapılmaktadır.

Ayrıca yaşadığımız şehrin yöneticileri olarak muhtemel bir Afet anındaki durumun önde gelen sorumluları olarak bizler afet öncesi, afet anı ve afet sonrası önlemlerini almak üzere il sivil savunma müdürlüğümüzle birlikte koordineli olarak çalışan; Sivil Savunma Müdürlüğümüz, kurulmuş olup muhtemel bir afet için gerekli önleyici ve bilgilendirici çalışmaları yapmaktadır.

Öncelikle hedefimiz: insanımızda afet bilincinin oluşturulması, deprem ve diğer afetlerle ilgili çalışma ve hazırlıklarla afetin sürekli gündemde tutulması ve her yaş grubundaki vatandaşımızın eğitilmesidir.

İyi ve sağlıklı bir ortamda yaşamak herkesin en tabii hakkı ve özlemidir. Afetlere hazırlıklı olmak, afet öncesi hasarı asgariye indirecek ortamlarda yaşamak hepimizin arzusudur. Fakat şehrin kemikleşmiş çarpıklığını bertaraf etmek kolay değil uzun süreç istemektedir. Bir düşünürün dediği gibi “Dünyanın en zor işi bir şehri yıkıp yeniden yapmaktır.” Güzel olanı ise yaşadığı çevreyi iyileştirmek, afete hazır hale getirmek için, üzerine düşen görevi ve doğru olanı yapmaktır.

Kent halkının bu konuda bilinçlenmesi ve duyarlılığı elbette ki her şeyden önce gelmektedir.

Evet belediyecilik, günlük rutin işlerin dışında, kent halkının refah ve mutluluğunun yaygınlaştırılması ve sürdürülebilir olmasının yollarını aramaktır. Bu hedef için; yapılan tüm çalışmalar, normal zamanlarda olduğu gibi afet sırasında veya sonrasında da insanları mümkün olduğunca rahat ettirmeye yöneliktir. Afet zararlarını azaltma sisteminin, şüphesiz en önemli unsuru halkın bu konuda mümkün olduğunca bilinçlendirilmesidir. Potansiyel ve gerçek tehlikelerin belirlenmesi, değerlendirilmesi ve mümkün olan her yoldan halka ulaştırılması çok önemlidir. Milletçe uğradığımız her doğal felaketin sonrasında milletimizin her türlü ayrılığı bir yana bırakıp bir bütün olarak kenetlendiğini görmekteyiz. Bu ilginin hiç olmazsa yarısının, felaket olmadan önce, önlem alınmada gösterilmesi felaketlerin yıkıcı etkilerini çok çok azaltacaktır.

Fakat o güne kadar felaket zararlarının azaltılması eğitiminin özellikle genç nesillere ısrarla verilmesini sağlamak ve bu konuda güncel bilgilerin elde edilmesi konusunda kurumsallaşmak kanımca çok çok önemlidir. Artık dünyadaki gelişmeleri izlemek için dahi, bütün kurumlarımızın özel birimler teşkil etmesi gerekmektedir.

Göreve geldiğimiz zaman Malatya’da ilk başlattığımız çalışmalardan biride yağmur suyu drenaj sistemi idi. Şu ana kadar 17 km drenaj kanalı yaptık yeni yerleşimler ve kalan noktalarda da halen çalışmalara devam etmekteyiz. Ve bu arada belirttiğim gibi Malatya’nın jeolojik haritasını da çıkarmaktayız." diye konuştu.

"ÖNEMLİ MESAJLAR VAR.."
İçişleri Bakanlığı Eğitim Dairesi Başkanı Vali Osman Dıraçoğlu ise yaptığı kısa konuşmada Panelin ülkemiz açısından yararlı olacağına inandığını belirtti.

En son olarak konuşan Vali Halil İbrahim Daşöz ise “Bu panelin verdiği 3 mesaj var bu mesajları çok iyi algılamamız gerek” diye başladığı konuşmasını özetle “Panelin başlığında bile çok önemli mesajlar var. Türkiye coğrafyasının yüzde 90’ı, nüfusunun yüzde 95’i, sanayi tesislerinin de önemli bir bölümü deprem tehdidi altında. İlimizde 1.derecede deprem kuşağında. Onun için depreme her an hazırlıklı olmalıyız. Mesajların birincisi binalarımızı sağlam yerde yani sağlam zeminlerde ve standartlara uygun olarak yapmalıyız, ikincisi Afet yönetiminin koordinasyonunun çok iyi sağlanması ve kısa sürede sağlıklı işlemesi gerek ve üçüncü olarak da halkın bu konuda bilinçlendirilmesi gerekir.” Diye konuştu.

Yapılan açılış konuşmalarından sonra panele geçildi. İki bölüm halinde ve sinevizyon eşliğinde gerçekleştirilen panelde konuşmacılar deprem öncesi, deprem sırası ve sonrasında alınacak önlemler ve yapılması gerekenler konularında açıklayıcı bilgiler verdiler.

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız