SON DAKİKA
SON DEPREMLER

"Her Kurşun İsrail Avantajına"

0
Güncellendi - 2015-12-27 18:25:23
A- A+ PAYLAŞ

Adalet ve Kalkınma Partisi il başkanı Avukat Bülent Tüfenkçi, Mısır'da son olarak yaşanan katliamın ardından yaptığı açıklamada, Mısır'ın yanı sıra Suriye'de yaşananların korkunç seviyeye ulaştığını belirterek, tepki gösterdi.

Tüfenkçi'nin konuya ilişkin açıklaması şöyle:

"Son zamanlarda özellikle Mısır ve Suriye’de yaşanan anti-demokratik ve insanlık dışı uygulamalar korkunç seviyeye ulaşmıştır. Mısır’da halk iradesini hazmedemeyen tiranlar, milli ve gerçek iradeyi alaşağı etmesi kabul edilir bir durum değildir. 

Mısır’da halk desteğini arkasına alarak iktidara gelen Müslüman Kardeşler iktidarına ve Mısır halkına yapılan açıkça ‘derbe’dir. Darbelerden çok çekmiş bir ülke olarak, ilk günden beri her zaman askerin yönetime el koymasının karşısında olduk. Çünkü bir yerde darbe varsa orada insan haklarından, demokrasiden, hukuktan bahsetmenin mümkün olmayacağını çok iyi biliyoruz. Maalesef darbenin bu çirkin ve insanlık dışı yüzünü Mısır’da açıkça görüyoruz. Orada insan hakları ayaklar altına alınmış, hukuk, adalet, demokrasi ayaklar altına alınmış. Ülkenin seçtiği, seçilmiş iktidar, askeri darbe ile alaşağı edilmiştir. Darbeye karşı duran, milli iradesine sahip çıkan milyonlar Rabiatul Adeviyye Meydanı’nda haklı mücadelesini vermektedir. 

Rabiatul Adeviyye Meydanı’nda darbeye karşı yapılan, son derece demokratik ve barışçıl gösterilere düzenlenen saldırıya vicdan ve ahlak sahibi herkesin karşı çıkması ve dur demesi gerekir. Yaşananlar karşısında sadece ölüleri saymakla yetinen BM, AB ve ABD’nin bir an önce adalet ve insanlık çerçevesinde tavrını ortaya koyması beklenmektedir. Her ülkeye karşı ayrı bir adalet, özgürlük ve hukuk anlayışıyla bölge ve dünya barışının tesis edilmesi mümkün değildir. Bununla beraber darbe yönetimini tanıyan ve maddi ve manevi destekte bulunan bazı Arap ülkelerinin de Mısır halkına sıkılan her kurşunda payı vardır. Ayrıca Mısır’da kimi medya kuruluşlarının lanse ettiğinin aksine bir çatışma yaşanmamakta alenen bir saldırı ve katliam yapıldığının da altını çizmek gerekir.  

Müslümanların rahmet, bereket, mağfiretinin olduğu, 11 ayın sultanı dediğimiz bir ayda tüm dünyanın gözü önüne açıkça bir katliam yaşanmaktadır. Bu katliama karşı tavır almayan, sesini yükseltmeyen herkes bugün Mısır’da yaşamını yitiren 200’den fazla insanın vebalini üzerinde taşıyacaktır. Katliamda emri veren ve bu emri yerine getiren tetikçiler kadar ülke içinde ve ülke dışında buna destek veren herkes ve her ülke esasında müşterek sorumludur. 

Şunu herkesin bilmesi ve idrak etmesi gerekir ki; Mısır’da, Suriye’de ve bölgede kirli bir senaryo uygulanmakta ve Ortadoğu ve İslam coğrafyası her geçen gün kan kaybetmektedir. Dökülen her kanın, atılan her kurşunun, bombanın ve güç kaybeden her devletin İsrail’e ve destekçilerine avantaj sağlayıp fırsat vermektedir. 

Türkiye ve Türk halkı, dün olduğu gibi bugünde yarında her zaman Mısır ve Mısır halkının yanında olacaktır. Hiçbir zaman çifte standart politikası izlemeyip insan hakları ve özgürlüklerin yanında olan Türkiye, tüm dünya mazlumlarını, ezilmişlerini, zulme uğrayanlarını yalnız bırakmadığı gibi Mısır halkını da yalnız bırakmayacaktır. Temennimiz Müslüman Kardeşler şiddete bulaşmadan, haklı mücadelelerini sonuna kadar savunacak ve Mısır hak ettiği huzur, istikrar ve sükûneti bulacaktır. 

İnsanlıktan, vicdandan nasibini almamış askeri darbe yönetimini ve katliamını kınıyorum. Yaşanan bu acı olaylarda yaşamını yitiren kardeşlerimize Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlı, yaralılara da acil şifalar diliyorum.  İnşallah bir an önce bu katliamlar son bulur ve sorumluları Hâk ve adalet karşısında hesabını verirler."

UYARI: Sitemizde çoğunlukla muhabir arkadaşlarımızın imzalarıyla ya da mensubu oldukları basın kuruluşları kaynak belirtilerek yayınlanan üstteki haber benzeri araştırmalar, haberler, röportajlar, maalesef “emek hırsızı” –özellikle de biri sürekli olmak üzere- sözde bazı internet yayıncıları tarafından, ya aynen ya da küçük bazı değişiklikler yapılarak, kendi özel araştırmaları ya da haberleriymiş gibi kendi yayın organlarında yayınlanabilmektedir. Haber kaynağıyla ya da araştırmasıyla, istihbaratıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sadece gerçek gazetecilerin ‘kamuoyunun bilgisine sunulmuş’ emeğinin üzerine ‘çöküp’, gazetecilik- habercilik yaptıklarını zanneden ve böylece kamuoyunu da aldatanların bulunduğuna bir kez daha dikkat çekerken, söz konusu unsurları da ‘gerçek gazetecilerin emeğini çalmamaları’ konusunda uyarıyoruz.
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmayacaktır.

Yorum yazın

İsim yazmalısınız
Doğru bir email yazmalısınız
Yorum yazmalısınız