İnönü Üniversitesi'nin davetlisi olarak öğrencilerle bir araya gelen Elazığspor Teknik Direktörü Yılmaz Vural, yardımcısı İlhan Var ve futbolcularından Serdar Gürler antrenörlük, futbol ve mesleki tecrübelerinden bahsettiler.
Hoca Ahmet Yesevi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen söyleşiye Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Davut Özbağ, öğretim üyeleri ve çok sayıda öğrenci katıldı.
1987 yılında henüz 33 yaşında iken Malatyaspor'da antrenör olarak işe başladığını ve sonra teknik direktörlük görevini üstlendiğini belirten Teknik Direktör Yılmaz Vural, "O yıllarda Malatyaspor ile sağladığımız başarıları hiç unutmadım" dedi.
Türkiye 2. liginin muhtelif takımlarında 8 yıl profesyonel futbol oynadığını, bu arada Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi Bölümünü okuduğunu ve ardından Almanya’ya gidip Köln Spor Akademisinden mezun olduğunu söyleyen Vural, “O yıllarda bu akademiden mezun olmak her Türk’e nasip olmuyordu.” ifadelerini kullandı.
Dinleyenleriyle futbol hayatında yaşadığı anı ve tecrübelerini paylaşan Vural, “Hayatta başarılı olmak istiyorsanız kendinize başarılı idolleri örnek almalısınız. Üniversite hayatınızı iyi değerlendirin ve hangi mesleği seçerseniz seçin yolunuza başarıyla devam etmek istiyorsanız, iyi bir eğitim altyapısı oluşturmanız gerekmektedir.” tavsiyelerinde bulundu.
Fenerbahçe-Galatasaray derbisinde yaşanan olaylara da değinen Vural, şunları söyledi:
“Maalesef ağzı, burnu, gözü olan ve insana benzeyen birçok canavar var içimizde. Ve bunların kabahati yok. Yönetenler olarak o kadar sertleştiriyoruz ki olayı. Neticede bizim yaptığımız bir gösteri. Futbol bir gösteridir. İnsanlar eğlenmek için buraya gelirler. Amacının dışında davranmaya başladık. “Başarılı olalım da her şey mubahtır. Ne olursa olsun.” Böyle düşünüp, insanları geriyoruz.”
Tecrübeli teknik adam, “Maçın heyecanına bile dayanamayıp, kalp krizi bile geçirdiniz? Maç içindeki heyecanınızı neye bağlıyorsunuz?” sorusuna, “Nereden biliyorsunuz numara yapmadığımı? Antalyaspor-Elazığspor maçında 3-0 galiptik. Ben hastaneye gittikten sonra 6-0 oldu. Bu bir şov. Yani bu bir gösteri. Beni seyrediyorlar, oyuncuları seyrediyorlar. İnsanlar keyif almaya gelmişler. Ben futbolun hep gülen yüzü olmaya çalıştım. Yani bunun bir müsabaka olduğu algısını anlatmaya çalıştım. Oyuncu dövmeme kadar. Bakın insanlar hala unutmuyor. Bu kadar ciddi bir iş değil” cevabını verdi.
Futbolla siyasetin iç içe olduğunu savunan Yılmaz, “TFF kendi iradesiyle başkanını seçemez. Bu nasıl özerklik? Maalesef biz hala Padişah kültüründen kurtulamıyoruz? Biz halen demokratikleşmeyi, birlikte bir şeye karar vermeyi bilmiyoruz. Bize bu özerkliği verdiler ama biz bu özerkliği kullanamıyoruz” görüşünü öne sürdü.
Antrenör Yardımcısı İlhan Var ve futbolcu Serdar Gürler ise Yılmaz Vural gibi başarılı bir teknik direktörle çalışmaktan duydukları memnuniyeti ifade ederek öğrenciler tarafından kendilerine yöneltilen soruları cevapladılar.
